29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İş çok hak yok: Kapıcılar

Şöyle bir iş düşünün; apartmanın en karanlık, en rutubetli, en küçük dairesinde hayat, 24 saat mesai, asgari ücret… Haftalık izin mi; sigorta mı; iş güvencesi mi? Geçiniz; hiçbiri yok! İşten atıldığınızda sokağa da atılacaksınız üstelik…

İş çok hak yok: Kapıcılar
DENİZ BİLİCİ

Konut-İş Genel Başkanı Alican Kayhan, yıllardır kapıcıların hakları için mücadele ettiklerini ancak sorunlarının çözülmediğini söyledi. Kayhan, sorunlarını şöyle özetledi: “Sigortamız ödenmiyor, iş güvencemiz yok, hafta tatilleri, genel tatil haklarımız yazılı olarak var ama uygulanmıyor. 24 saat çalıştırılıyoruz, asgari ücret alıyoruz. En ufak bir bahaneyle, kar kış demeden işten çıkarılabiliyoruz, üstelik evsiz kalıyoruz.”

Yazarımız Mehmet Akkaya, bu sayfada 4 bölümlük yazısında onların sorunlarını anlattı. Biz de bir kez daha gündeme getirelim, belki seslerini bir yerlere ulaştırırız diyerek 1993’te kurulan Tüm Belediye ve Konut İşçileri (Konut-İş) Sendikası’nın Genel Başkanı Alican Kayhan’la konuştuk. Çoğunlukla sigortasız, dolayısıyla iş güvencesiz, asgari ücretle, hastalık saçan evlerde hayatlarını sürdürmeye çalışan kapıcıların sorunları ve talepleri için Kayhan’a kulak verelim:

YAŞANACAK YERLER DEĞİL

“Biz sendikamızı 1993’te kurduğumuzda iş güvencesiyle ilgili teklifler sunduk. 93’te bir tüzük çıkartıldı. Hafta tatilleri düzenlendi ama maalesef uygulanmıyor, ancak mahkeme yoluyla ya da sendika zoruyla belki… 24 saat çalışıyoruz, hafta tatilleri ve genel tatiller yok. Ücret asgari. Kapıcı konutları da çok kötü durumda, insanın yaşayacağı yerler değil. Sorunlarımız çok.”

Bir dönem devletin okullarında çocuklarına ayrımcılık dahi yapıldığını anlatan Kayhan, “Kapıcı çocukları diye çocuklarımıza ayrım yapılmıştı, en arka sıralara oturtulmuşlardı. Bunlarla ilgili biz bakanlıklara başvurduk, müdürlerle görüştük, bakanlığa şikayet ettik, öğretmenleri şikayet ettik.”

80’DE BİR DARBE DE KAPICILARA

En önemli sorunlarından biri de 1980 darbesinin hükümetinin 1983’te Kat Mülkiyeti Kanununa eklediği 2814 sayılı kanunun ek 2. maddesi: Kat malikleri kurulu veya kurulun yetkilendirdiği yöneticinin sözleşmeyi “herhangi bir nedenle” feshetmesi halinde, kapıcı oturduğu evi 15 gün içinde boşaltmak zorunda. 15 günü geçerse, yönetici veya kat maliklerinden herhangi biri kaymakama başvuruyor. Kaymakamlık da başka tebligata lüzum görmeden zabıtaları göndererek kapıcıyı ailesiyle birlikte sokağa atıyor.

Kayhan,şöyle anlatıyor: “Bu madde Demokles’in kılıcı gibi tepemizde. En ufak bir bahaneyle, karda kışta, hiçbir hakkımız verilmeden sokağa atılıyoruz. Bu insanlar hem işini hem evini kaybediyorlar. Bununla ilgili defalarca yaptığımız başvurular var. Bize gelen yanıtlar da oldu ama ‘görüşülecek’ deniyor, bir gelişme olmuyor. ‘15 gün yeterli değil, en azından kış aylarında bunun önüne geçilsin’ dedik, ‘1 aya çıkartalım’ dediler. Bu da yeterli değil ama onu bile yapmadılar. Geçen yıl İçişleri Bakanlığı’na yazdık oradan da yanıt gelmedi.”

3.500 ÜYE, 3.140’I KAYITDIŞI

Çoğu sigortasız çalışan kapıcıların bazılarının sadece işe ilk girişte sigortalarının yapıldığı, sonrasında ise çıkartıldığını anlatan Kayhan şöyle devam ediyor:

“Sigortamız ödenmiyor, çoğu sigortasız. Bir giriş yapıyor, sonra çıkartıyorlar. İşkolu değişikliği yapılıyor, genel işler işkolundan düşüyor. Sigortası kesilince sendikamızdan da üyelikten düşüyor. 3 bin 500 üyemiz var ama bunun 360’ı resmiyette. 3 bin 140’ı kayıtdışı çalışıyor yani. SGK’ya bildiriyoruz, aylarca çözemiyoruz. İşverenden sigorta isteyince ‘çık, git’ deniyor.

“1994’te hafta tatili düzenlemesi yapıldı ama yeterli olmadı. Herkes birbirine attı, biz ortada kaldık. Hafta tatillerinde çalışıyoruz, onun ücreti ödenmiyor. Bunun denetlenmesi lazım. Apartman yönetimlerinin, kat maliklerinin ödemeleri yapması için caydırıcı önlemler alınması gerekiyor. Mahkeme yolu var ama o da 2-2.5 yıldan aşağı sonuçlanmıyor. Arkadaşlarımız zor durumda olduğu için verilen ücrete razı geliyor.”

BELEDİYELER DENETLEMİYOR

“İmar Kanunu’yla kapıcıların evlerin sağlığa uygun olması gerektiği düzenleniyor ama öyle değil lazım ama değil” diyen Kayhan, şöyle devam ediyor: “Kadıköy’de Beşiktaş’ta birçok yerde kapıcı konutları mağaraları andıran yerler. Ama belediyeler yıllardan beri denetlemiyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Belediyelerime talimat verdim’ dedi. Konut kapıcılarıyla ilgili önerge de verilmiş ama hiçbir gelişme yok.”

AKRABANIN İŞİNİ DEĞİL SORUNU ÇÖZÜN!

Kayhan, kayıtdışı çalışmayla ilgili yaşadıklarına ilişkin çarpıcı bir örnek de anlattı: “İstanbul Cihangir’de bir arkadaşımızı sigortasız çalıştırıyorlar. Beyoğlu SGK’ya başvurduk.Kapıcı arkadaşımız, bir CHP milletvekilinin akrabasıymış, beni arıyorlar ‘nasıl çözelim’ diye. Kayıtdışı çalışanlarla ilgili şikayette bulunuyoruz, müdürlerle görüşüyoruz, ‘Zamanında gelmiyorsunuz ya da hiç gelmiyorsunuz’ diyerek tartışıyoruz. Diyorlar ki ‘memur yok’. Ben de vekile bunu söyledim; ‘Sadece akrabanız için aramayın, genel olarak bu sorunu çözelim’ dedim; ‘Memur yoksa memur alsınlar’.

“Sigortasız çalışan arkadaşlarımız mahkemeye başvurduğunda tespit edilmesi gerekiyor, edilmeyince dava düşüyor.”

Kayhan, son olarak Ulusal Kanal ve Aydınlık’a teşekkür etti, diğer basını ise eleştirdi: “Salgından dolayı insanlar eve kapanınca bizim arkadaşlarımız hep dışarıdaydı. Ama kendisine ‘tarafsız basınız’ diyenler, kapıcı kelimesini ağızlarına almıyorlar.”

Son Dakika Haberleri