İTÜ MTAL öğrencileri festival düzenliyor! Meslek lisemize kulak verin!
Festivalin adı Beefest. İTÜ’nün simgesi olan ‘arı’dan esinlenmişler. Amaçları, üretkenliği, yaratıcılığı sergileyip meslek liselerine dair olumsuz algıyı değiştirmek. Festival, ‘İTÜ MTAL gençlerinin emeklerini ve projelerini sergileyeceği renkli bir platform’ olacak

İstanbul Teknik Üniversitesi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (İTÜ MTAL) öğrencileri, 16-19 Haziran günlerinde, Türkiye’de ilk kez yapılacak bir ‘festival’ düzenliyor. Çırağan’daki okullarında yapacakları festivalde, diğer liselerden öğrencileri, anne babaları, iş insanlarını konuk edecekler, bugüne kadar yaptıkları projelerinden örnekler sunacaklar, okullarını tanıtacaklar.
İTÜ MTAL 11. sınıf öğrencisi, Beefest Yönetim Kurulu Başkanı Miray Nur Özçelik, amaçlarının üretkenliği, yaratıcılığı sergileyip, meslek liselerine dair olumsuz algıyı değiştirmek olduğunu söyledi. Festivalin adını İTÜ’nün simgesi olan ‘arı’dan yola çıkarak ‘BeeFest’ koymuşlar. Festival, “gençlerin emeklerini ve projelerini sergileyeceği, aynı zamanda eğlence, bilim, sanat ve iş dünyasını buluşturacak renkli bir platform” olacak. Atölyeler, yarışmalar, söyleşiler, konserler ve sürpriz etkinlikler planlamışlar.
Miray Nur Özçelik, cıvıl cıvıl bir genç, umut dolu, heyecanlı. Festivali ve okulunu anlattı, “Araştırdık, Türkiye'de de herhangi bir meslek lisesi tarafından, bizim yapacağımız kapsamda düzenlenen bir festival ilk kez olacak” dedi.
Bütün meslek liselerinin adım adım İTÜ MTAL seviyelerine erişmesini, bütün öğrencilerin okullarına aynı heyecanla adım atmalarını, bütün okullarımızın yaratıcılığı, üretkenliği geliştirmeye odaklanmasını dileyelim ve sözü Miray’a bırakalım:
HEPİMİZ ÇOK HEYECANLIYIZ
- Heyecanlısınız?
Hepimiz çok heyecanlıyız... Biz İTÜ MTAL öğrencileri olarak yurt içinde, yurt dışında pek çok projede yer aldık ve şimdi bu yaptıklarımızı hem okulumuza hem medyaya, hem arkadaşlarımıza, çevremize göstereceğiz.
- Kaç projeyi tanıtacaksınız?
Tanıtıma açık çok projemiz var. Ancak biz sembol niteliğinde bir havacılık, bir karacılık, bir denizcilik alanında projeler seçtik. Bir elektrik arabası, iki üç tane drone, iki tekne sergileyeceğiz. Bir iki proje takımı daha var okulda, müsait olurlarsa onlar da katılacaklar.
- Sponsorluk çağrı metninizde, toplumsal algıyı dönüştürmekten bahsediyorsunuz. Algı olumsuz mu meslek liseleriyle ilgili?
Evet… Biz bunu yıkmaya çalışıyoruz. İTÜ MTAL’e denk birkaç okul var. Teknokent, Aselsan gibi. Baykar artık fen lisesi oldu. Biz bunlar arasında öne çıkanlardan biriyiz. Çok çaba sarf ediyoruz aslında yaptığımız etkinliklerle, projelerle. Daha bugün bir ortaokula tanıtıma gittik. Çocukların, insanların gözünde, meslek lisesi deyince ‘hiçbir şey olamayanların gittiği yer’ algısını kırmaya çalışıyoruz.
BU OKULDA OLMANIN VERDİĞİ MUTLULUK BAMBAŞKA!
- Siz mutlu musunuz meslek lisesinde olmaktan?
Tabii! Anadolu liselerinden eksiğimiz belki iki, üç ders. Ancak bunlar kapatılamayacak eksikler değil.
Ama aslında İTÜ'nün meslek lisesinde olmaktan memnunum, herhangi bir meslek lisesinde değilim. Bu okulda olmanın verdiği mutluluk bambaşka. Hem çevresini hem ülkesini geliştirmek için çabalayan, çabasını da aldığı başarılarla gösteren bir okulda okuyorum. Çok memnunum!
- Diğer meslek liseleri de benzer düzeylere getirilebilir mi?
Tabii… Diğerleriyle karşılaştırdığımda daha net adımlar atıyoruz diyebilirim. Ortaya koyduğumuz proje sayısında fark belli, biz daha çok çabalıyoruz. Okulumuzun normal bitiş saati 14.30, 15 iken, öğrenciler 17’ye, 18’e kadar kalıp çalışıyor. Şu projeye rapor yazılıyor, o projeye video çekiliyor…
- Lise size o motivasyonu veriyor.
Kesinlikle. Elle tutulur maddi bir kazancımız yok. Başardığımızı bilmek, başardığımızı görmek bizim için yetiyor.
- Geleceğinizle ilgili planınız var mı?
Ben uluslararası ilişkiler okumak istiyorum. Yurt içinde ve yurt dışında birçok sosyal sorumluluk projesine yer aldım. İnsan ilişkilerim kuvvetlidir diyebilirim. İnsanlarla vakit geçirmekten, onlara dokunmaktan keyif alıyorum. Gelecek planım bu yönde.
- Teknik bir lisedesiniz ve uluslararası ilişkiler hedefliyorsunuz.
Ben bunu bir eksi olarak değil, aksine bir avantaj olarak görüyorum. Çünkü bunu da biliyorum, onu da biliyorum. İki noktaya da yatkınım, tercih edebileceğim bir nokta daha var. Kendimi garantiye aldım diyebilirim.
YAPTIKÇA ZEVK ALDIĞIMIZI FARK EDİYORUZ
- İkisini de denemeniz, kendinizi sınamanızı, tercihi kolaylaştırıyordur?
O sahne önünde, insanlarla etkileşim kuran kısımda olmaktan zevk aldığımı fark ettim ve bu alandan devam etmeyi tercih ettim. Yoksa makine kısmında da gerçekten parlak bir öğrenciyim diyebilirim ama burada kendimi daha rahat hissediyorum.
Mayıs başından itibaren tamamen sosyal etkinlik içinde olacağız. Fuar, tanıtımlar, biz gideceğiz, misafir gelecek. Baştan öğretmenler tarafından seçilsek bile sonrasında artık kendimiz sosyal etkinliklerde yer almaya başlıyoruz. Bundan zevk aldığımızı fark ediyoruz. Okulun buna olanak sağlaması önemli.
ÖĞRETMENLERİMİZ ‘BİZDEN’
- İTÜ MTAL'e girmek zor mu?
Yüzdelik dilim olarak yüzde 6 civarında alıyor şu anda. Evet, bir başarı gerektiriyor.
- Niye başka bir okul değil de burayı tercih ettiniz?
Adında İTÜ olması insanı ayrı bir etkiliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi deyince, diğer birçok arkadaşımda olduğu gibi bende de akan sular duruldu. Pandemi zamanları bitmek üzereydi, okulun sitesine dolaşırken öğrencilerin yaptığı projeleri görünce... Okul 2019 yılında kurulmuştu, daha ikinci senesiydi, yaptıkları dronla finallere kalan bir takımımız vardı. Pandemi zamanı atölyelere girip çalışan ve finallere kalan bir ekip. Onlardan etkilenmemek mümkün değildi benim için. Çünkü gerçekten çabalayan insanların olması beni etkiledi diyebilirim.
Okulumuzu diğer liselerden ayıran en önemli noktalardan biri de öğretmenlerimiz. Daha bizden, nasıl desem, daha denetmen noktasındalar. Bizi bir projeye katmayı o teklif etmiyor, ben diyorum, hocam bu konuda bana danışmanlık eder misiniz?
- O motivasyonu size vermişler demek ki.
Evet. O alanı bize tanıyorlar diyebilirim.
BAZEN FIRSATLARI BİZ YARATIYORUZ
- Sadece bir öğretmen-öğrenci ilişkisinin ötesinde başka neler var bir meslek lisesini İTÜ-MÜTAL gibi bir seviyeye yükselten. Ne lazım? En önemli şey sizce nedir?
Bizim kurucu müdürümüzün bir sözü vardı: binadan ziyade akıllar, derdi. Sonradan fark ettik ki gerçekten durum böyle. Artık bir konu konuşulduğunda biz, bunu nasıl çözebiliriz, nasıl bir projeye dönüştürebiliriz seviyesine geldiğimizi fark etti; o kafa yapısı oluşuyor. Önümüze güzel fırsatlar da çıkıyor, bazen o fırsatları biz yaratıyoruz. Bunun sonucunu da alıyoruz.
- Siz burayı seçerken aileniz ne dedi?
Ailem ‘Sen kendini daha iyi tanıyorsun, neler yapmak istediğini daha iyi biliyorsun’ diye destek oldular, beni teşvik ettiler. Sonradan onlar, benden daha çok beğendiler okulumu.
- Çok teşekkür ederim.

Kalbimize dokunun markanız şenlensin!
İTÜ MTAL öğrencileri, 200 bin lirayı aşan masraflar için sponsor arıyorlar. Miray Nur Özçelik, “Firmalardan ilgi var mı?” sorumuzu şöyle yanıtladı:
“En çok geri dönüş yapanlar, staj yaptığımız firmalar oldu. Bizim problemimiz kendimizi iyi ifade edebilmek firmalara. Kendimizi ifade edebildiğimiz noktalardan hem maddi kaynağı alıyoruz hem de iş fırsatı oluyor. Bu festivalle yapmaya çalıştığımız; bilmediğimiz, tanışmadığımız insanlara kendimizi tanıtmak ve festivalimize destek almak. İlerleme kaydettik ancak maddi açıdan beklediğimiz ve istediğimiz düzeyde değil henüz. İhtiyacın yarısı denebilir.”
Sponsorlara yaptıkları ‘teklif’ çok cazip. Yaptıkları çağrıda şu satırlara yer veriyorlar:
FİRMANIZIN İŞBİRLİĞİMİZDEN KAZANACAKLARI
1.Gençlerin kalbine dokunma fırsatı: Markanız, yalnızca bir ürün değil; gençlerin hayallerine ve çabalarına duyulan bir güvenin simgesi olarak anılacak.
2.Yarının üreten nesliyle birebir temas: Desteklediğiniz her öğrenci, ileride bir mühendis, teknisyen, girişimci ya da sizin markanızın çalışanı olabilir. Bu bağ, uzun yıllar unutulmayacak.
3. Toplumsal algıyı dönüştüren bir projeye ortak olma: Meslek liselerine dair olumsuz algıları kırmak için çıktığımız bu yolda yanımızda yer almanız, sosyal sorumluluk adına anlamlı bir iz bırakmanızı sağlayacak.
4.Gençlerin zihninde yer etme: Festivalde isminizle yer almak, doğrudan hedef kitleniz olan gençlerin zihninde kalıcı ve sıcak bir marka algısı oluşturacaktır.
5.Gönülden gönüle pazarlama: Reklamlar unutulur, ama bir gencin emeğine verilen destek asla. Bu iş birliği, samimi ve içten bir marka hafızası yaratır.
6.İlklere destek veren marka olarak anılma: Türkiye'de bir meslek lisesi tarafından gerçekleştirilen ilk sosyal festivalin destekçileri arasında yer almak, markanıza öncü olma onurunu kazandıracaktır.