Kırıkhan esnafı, iki yıldır yıkıntılar arasında! ‘Çıkın’ diyorlar yer göstermiyorlar

6 Şubat depremlerinden en çok yara alan Hatay’ın Kırıkhan ilçesi merkezi, rezerv alan ilan edildi. Depremlerin üzerinden iki yıl geçti ama çarşı merkezinde dükkânları hasarlı olanlara hâlâ yer gösterilmedi. Esnafın bir kısmı Kırıkhan Belediyesi’nin yaptırdığı dükkânlara taşındı. Taşınamayanlar da yıkılmayan dükkânlarda, toz duman arasında, yıkıntılar arasında iş yapmaya çalışıyor. Kiralar ise yüksek. Dükkân sahipleri, devletin, belediyenin kendilerine yer göstermesini istiyor, ata-dede mesleğini sürdürmek istiyor.

Çarşı merkezindeki dükkân sahipleri ile görüştük, sorunları ve talepleri dinledik.

‘SÖZLER TUTULMUYOR’

Hamdi Şandır (Lokantacı):

“Esnaf zor durumda. Hükûmetin kira ve vergi konularında bize sahip çıkmasını istiyoruz. Borçlarımız var, ödeyemiyoruz. Merkezdeki dükkânların çoğu taşındı, onlara yer gösterdiler. Bizim durumumuz ve komşularımın durumu belli değil, buralar yıkılınca nereye gideceğiz, bilgi verilmedi.

“Cumhurbaşkanımız esnafa yardımcı olacağının sözünü vermişti. Emeklilik gün sayısı için 9 binden 7 bin 200 güne indirilmesinin sözü vardı. Bu söz tutulmadı. Sesimizi kime duyuracağız. Yanımızda çalışan işçi, 5 bin günden emekli oluyor ama biz hâlâ 9 bin günden emekli oluyoruz. Esnafın günâhı ne?”

‘ESNAF NEREYE TAŞINACAK?’

Metin Şahin (Hırdavatçı):

“İki yıl geçti, sularımız düzgün akmıyor, elektrikler düzgün verilmiyor. Bütün bunların yanında şehirde ikâmet yok. Evler merkezden uzağa yapıldı. Burada güvenlik sorunu var. Hırsızlar malımızı talan ediyor, kimse sesini çıkarmıyor. Buraya gelen bakan ve milletvekillerine söylüyoruz. Çarşı merkezinin her yerini rezerv alan ilan ettiler ama çarşı esnafının taşınacağı bir yer yapmamışlar. Esnaf kan ağlıyor. Benim iş yerim ağır hasarlı gösterildi ama bana bir iş yeri verilmedi. TOKİ geldi, bütün caddeler kapandı. Caddelerin kapanması demek insanların şehre gelmemesi demek. İnsanlar nereden alışveriş yapacak?

‘CAN SUYUNA İHTİYACIMIZ VAR’

“Bankalar kredi vermiyor, ‘taşınmazlarınız yok’ diyor ve teminat gösteremiyoruz. Depremden bu yana kimsenin mal varlığı kalamadı ki... Zaten birçok yer, rezerv alan ilan edildi. Devletin malı, binalar ağır hasarlı. Faiz dersen almış başını gitmiş. Küçük esnafın can suyuna ihtiyacı var. Depremle birlikte alt yapı da çöktüş hâlâ alt yapı yapılmadı. Bizim ayakta kalmamız mucize…”

‘YANDAŞLARA VERİLİYOR’

Resul Sözal (Lokantacı):

“Belediye, yaptığı dükkânları kendi yandaşlarına veriyor. Bizim önceliğimiz olmasına rağmen alamıyoruz. Depremden sonra dükkân verdiler ama beni atladılar, yandakini atladılar ve kendi istediklerine dükkân verdiler. Bizler vatanımızı, bayrağımızı, devletimizi ve milletimizi seven insanlarız. Bize bilgi bile vermiyorlar, bekliyoruz. Boş dükkânlar varken bize vermiyorlar. Çalıştığım dükkân yıkılacak. Vergi levha kiralarını, stopajlarımızı, SSK ve vergilerimizi düzenli ödedik. Buralar da yıkılacak, buradan da çıkacağız. Yani anlayacağınız yine sokakta kalacağız.”

Süleyman Yıldırım (Tesisatçı):

İki de bir gelip ‘çık artık burası rezerv alan ilan edildi’ diyorlar. Çıkalım ama nereye çıkalım, bize neden yer göstermiyorlar. Ben senede 1 milyon vergi veriyorum, çıktığımda bu vergiyi veremeyeceğim. Çık diyenler bize ve devlete zarar veriyor. Orta ölçekli esnafın ayakta durması lazım. Ya üç-beş ay kapatacağız, müşterilerimiz gelmeyecek ya da devlet bize geniş bir yer gösterecek ve işimize devam edeceğiz.”