Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Gezici Büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf: ‘KKTC’yi tanıyacak ülkeler var’
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Gezici Büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf, Ulusal Kanal yayınına katılarak seçim öncesi değerlendirme yaptı. Yusuf, Ada’nın Güney tarafında ve Doğu Akdeniz’deki tehditlere dikkat çekti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Gezici Büyükelçisi Hüseyin Macit Yusuf, Ulusal Kanal yayınına katılarak seçim öncesi değerlendirme yaptı. Yusuf, Ada’nın Güney tarafında ve Doğu Akdeniz’deki tehditlere dikkat çekti. Bu tehditlere karşı devlete sahip olmak gerektiğini vurgulayan Yusuf, KKTC’yi tanıma potansiyeli olan çok sayıda ülke olduğunu belirtti.
‘BU BİR REFERANDUM’
“Federasyonda inat ediyorlar ve çok manidardır. Devletinin tanınmamasını isteyen bir kitle var karşımızda. Bu propagandaya karşı milli güçler de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde birleşmiştir. Bu bir referandumdur. Cumhurbaşkanını seçmenin yanında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı geleceğine nasıl gidileceğini de karar verecektir. Ya devletinden, ana vatanından yana olacak ya da federasyon denilen hiçbir zaman gerçekleşmeyecek bir maceraya doğru yol açacak. Yine masa başında müzakere masaları başında senelerimiz gidecek. Binlerce görüşme yapılacak. On binlerce döküman verilecek birbirlerine. Ve netice alınamayacak.”
‘KIBRIS TÜRK’ÜNÜ YOK ETMEK İÇİN SİLAHLANDILAR’
“Sayın Perinçek de geçen gün çok önemli tehlikelere parmak bastı. Kıbrıs Türk halkını uyardı. Rum tarafı inanılmaz bir şekilde Kıbrıs Türk'ünü Ada’da yok etmek üzere silahlandı. İnanılmaz şer ittifakları kurdu. Bu şer ittifaklarının içerisinde İsrail var, Amerika Birleşik Devletleri var, Fransa var, kim bilir bilmediğimiz kimler var. İnanır mısınız Hindistan bile var. Dünyanın öbür yanından gelmiş. Bu şer ittifaklarıyla güçlenmeye çalışıyor ve bizi düşman olarak gören Hristodulidis, federasyon istemediğini de ortaya koyuyor. Bizimkiler celladına aşık olmuş sevdalılar gibi, hala Rumlar ile Birleşik Kıbrıs kuracaklarını söylüyorlar. Halka inanılmaz, inanılması güç yalanlar söylüyorlar.
‘AB PASAPORTLARI BİZİ KURTARMAZ’
“Burada Türkiye'den gelen, bu toprakları vatan yapmış kardeşlerimiz var. Onlara bile Avrupa Birliği vatandaşlığı alacaklarını vaat ediyor Sayın Erhürman. Bu mümkün değil. Pasaportlar vaat ediyorsun. Ama çözüm vaat edemiyorsun. Sayın Perinçek söyledi, Aydınlık'ta da manşetti. AB pasaportları bizi kurtarmaz. Adamlar ne diyor? Papazları ‘Türkleri denize dökeceğiz’ diyor. İnanılmaz bir silahlanma var. Bu pozisyonda nasıl olacak da biz Rumlarla bir federasyon yapacağız?
REHBERLERİMİZ: ATATÜRK, KÜÇÜK VE DENKTAŞ
“Dolayısıyla Kıbrıs Türk halkının pazar günü önünde çok kolay bir seçenek var. Devletine sahip çıkmalı. Bizim bu konuda rehberlerimiz var. Yüce Atatürk'ümüz var. Varoluş mücadelemizi veren Doktor Fazıl Küçük var. Devletimizin kurucusu merhum Denktaş var.
“Onların gösterdikleri yol çok nettir değil mi? Tam bağımsızlık diyorlar bize. Devlet diyorlar. Federasyona karşı gelinmesi gerektiğini söylüyorlar. Nasıl söylüyorlar? Anti emperyalist olmanız lazım diyorlar. Özgürlük, bağımsızlık, egemenlik diyorlar. Aritmetik bellidir. Liderlerinin gösterdiği yolda ve Sayın Tatar'ın beş yıl içerisinde gerçekleştiği başarılar doğrultusunda hareket etmemiz lazım.
‘ERHÜRMAN İŞGALCİ SÖZÜNE KARŞI ÇIKMADI’
“Geçen yıl Sosyalist Enternasyonel toplantısına katıldılar. Güney Kıbrıs'tan gelen AKEL'ci parti lideri Türkiye'yi işgalcilikle suçladı. Konuşma sırasında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özel de oradaydı. Adam sağ olsun salonu terk etti. Ama bizim Erhürman onaylarmışçasına yerinden kalkmadı, sessiz durdu, tepkisiz kaldı. Bir nevi Türkiye'nin adada işgalci olduğunu onayladı. Mitinglerinde mesela Türk bayraklarını göstermekten utandı bunlar. Bizim uyarılarımız üzerine mitinglerinde son dönemde o da birkaç tane bayrak gösterir oldular.
“Amerika Birleşik Devletleri'nin Güney Kıbrıs'a uyguladığı bir silah ambargosu vardı. Bu silah ambargosu kaldırıldı. Güney Kıbrıs, Amerika Birleşik Devletleri ile çok sıkı askeri ilişkilere girdi. Maalesef Amerikan askerleri adadadır. Güneydeki Baf Andreas Papandreu askeri hava üssü adeta Amerikalıların hizmetine verilmiştir. Larnaca bölgesindeki Mari Deniz Üssü de emperyalistlerin hizmetine verilmiştir.
“Bir silah deposuna dönüşmüştür ada. Federasyon olursa Türkiye'nin garantörlüğü olmayacak. Kıbrıs Türk halkı bunu bilsin. Bir taraftan Amerika Birleşik Devletleri, İsrail’den askeri donanımların alınması ve adanın barut fıçısına dönüşmesinin yanında bugün Lefkoşa'nın her tarafında Mossad ajanları, Amerikan ajanları dolanıyor ve Sayın Erhürmar'a oy devşirmeye çalışıyor. Sayın Tatar'ın başkanlıktan gitmesi için ellerinden geleni yapıyorlar ve bununla ilgili de inanılmaz paralar harcıyorlar, inanılmaz bütçeleri harcıyorlar. Yer, gök, Erhürman'ın afişleriyle doldu. Reklamlar, sosyal medya reklamları falan öyle Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin kendi bütçesiyle yapabileceği işler değil. Yedi düvele karşı şu anda Sayın Tatar mücadele veriyor.
‘BMGK’DE DOSTLARIMIZ VAR’
“Kıbrıs Türk halkı bilsin ki eğer pazar günü yeniden devletim, anavatanım ve egemenliğim denirse önümüzdeki süreçte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti muhakkak tanınacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi zorlanacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde bizim de dostlarımız vardır.
“Sağ olsun Sayın Perinçek hem Rusya'yla hem Çin'le çok önemli temaslarda bulunuyor. Zaten kardeş partidir Vatan Partisi bu ülkelerin belirli partileriyle. Bizler de o vesileyle o temasların içerisinde olduk. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınacağını çok iyi biliyoruz. İran'la çok iyi ilişkilerimiz ve tanınma bakımından önümüz açıktır. Abhazya konusunda biliyorsunuz daha evvel temaslarımız oldu. Abhazya hazırdır. Afrika'da birçok ülke vardır. Venezuela vardır. Meksika vardır. Ama en önemlisi inanın bana Güvenlik Konseyi üyelerinden Rusya ve Çin, göreceksiniz.
‘KAHVEDE AHKAM KESİYORLAR’
“Buradaki federasyoncu güruh Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınamayacağı propagandası yapıyor. Sarayönü’deki kahvelerde oturarak ahkam kesiyorlar. Bir dünyaya baksalar, bir Kıbrıs meselesini anlatsalar, mazlum devletlerin liderleriyle görüşseler, antiemperyalist ülkelerin liderleriyle görüşseler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin çok rahat tanınacağını görecekler.
“Biz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanıtmak için çeşitli ülkelerle görüşürken bize hep şunu söylüyordu o ülkenin ileri gelenleri; ‘E siz federasyon görüşüyorsunuz. Dolayısıyla biz sizi nasıl tanıyalım?’ Şimdi 14 Ekim'de Meclis’ten çıkan iki devlet kararıyla federasyonun önü tamamen kapanmıştır. Bir de üstüne üstlük 19 Ekim'de halkımız da bu doğrultuda bu meclis kararıyla paralel şekilde bir duruş yaparsa bu önümüzde hiçbir engel kalmayacak ve tanınma da sağlanacaktır.
‘RÖVANŞI YOK!’
“Tehlikeyi görmek zorundadır Kıbrıs Türk Halkı. Bu işin şakası yoktur. Yani bunu bir maça benzetirseniz rövanşı yoktur. Bizi mevcut siyasetimizin dışına çıkaracak herhangi bir kazada Kıbrıs Türk'ü bilsin ki önümüzde kaos vardır. Kıbrıs'ta tehlike vardır. Savaş kaçınılmazdır. Bunu bilsinler.”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: ‘Atatürk’ün, Fazıl Küçük’ün Rauf Denktaş’ın yolundayız’Gündem
Kritik seviyelere geldi! İstanbul barajlarında son durum ne?Yerel Haberler