16 Nisan 2024 Salı
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Merkez Bankası'na göre pahalılık azalacak

Çarşı pazardaki hemen her üründe görülen yüksek fiyat artışları vatandaşın alım gücünü düşürdü. Merkez Bankası Başkanı, Türkiye'nin gıda fiyatlarının en çok arttığı ülkeler arasında bulunduğunu ancak fiyat artışlarının gerileme kaydedeceğini bildirdi

Merkez Bankası'na göre pahalılık azalacak
A+ A-
EKONOMİ SERVİSİ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, son dönemlerde belirli ürünlerdeki fiyat artışlarının tarihsel ortalamaların oldukça üzerinde olduğunu kaydetti. Kavcıoğlu, fiyat artışlarının talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla geçici olduğunu değerlendirdiklerini belirterek, "Bu unsurlar, önümüzdeki dönemde ülkemizde de enflasyonu düşürücü yönde etki edecektir" dedi.

Turkuvaz Medya Grubu’nun ekonomi haber kanalı A Para tarafından düzenlenen “Finansın Geleceği Zirvesi”nde konuşan Başkan Kavcıoğlu, enflasyonun yükselmesinde başlıca etmenlerden birinin artan emtia fiyatları olduğunu ifade eden Kavcıoğlu, emtia fiyatlarındaki artışa paralel olarak, üretimin hızla artan talebe aynı hızda cevap verememesi nedeniyle oluşan arz kısıtlarının da fiyatların yükselmesinde etkili olduğunu bildirdi.

ARZ YÖNLÜ SIKINTILAR VAR

“Ülkemizde de geçmiş dönemlerde üretici enflasyonundaki gelişmelerin kur ve emtia fiyatları ile büyük ölçüde açıklanırken, son dönemde bu iki belirleyicinin üretici enflasyonunu açıklamakta yetersiz kalması arz yönlü ilave unsurlara işaret ediyor” diyen Kavcıoğlu, Avrupa Bölgesi için yapılan son anketlerde arz kısıtlarının imalatı sınırlayan faktörler arasında ön sıralarda olduğunu ve hammadde teminindeki kısıtların üretimi kısıtlayıcı rolünün belirgin şekilde arttığını not etti.

Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki farkın son dönemde birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede uzun dönem ortalamasının oldukça üzerine çıktığını anlatan Başkan Kavcıoğlu, küresel merkez bankalarının enerji ve salgın kaynaklı fiyat artışlarının talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla geçici olduğunu değerlendirdiğini belirterek “Bu unsurlar, önümüzdeki dönemde ülkemizde de enflasyonu düşürücü yönde etki edecektir” ifadelerini kullandı.

SALGIN ÖNCESİNE DÖNER Mİ?

Son dönemde belirli ürünlerdeki fiyat artışlarının tarihsel ortalamalarının oldukça üzerine çıktığını belirten Başkan Kavcıoğlu, şunları söyledi: “Bu durumun bir sebebi, biraz önce de değindiğim gibi salgına bağlı olarak emtia fiyatlarındaki artışlar ve arz kısıtları gibi gelişmeler olsa da, bu unsurlar tek başlarına bazı ürünlerdeki fiyat artışlarını açıklamakta yeterli olmayabiliyor. Özellikle salgından olumsuz etkilenen ve salgından sonra talebin canlı olduğu sektörlerde fiyatlarda daha yüksek artışlar görüyoruz. Ancak ortaya çıkan bu fiyatlama davranışlarının, ekonomik ve sosyal normalleşme hız kazandıkça önümüzdeki dönemde yeniden salgın öncesi haline yakınsayacağını değerlendiriyoruz.” Tüketim sepeti içerisinde gıda ağırlığının ve yurt içi gıda enflasyonunun ülkeler arasında farklılaşabildiğine dikkat çeken Kavcıoğlu, “Türkiye, ülkelerarası bir değerlendirme yapıldığında fiyatların en çok arttığı ülkeler arasında yer almaktadır. Tabloda, ağustos ayında gıda enflasyonunun son üç yılın ortalamasından oldukça yüksek gerçekleştiğini görüyoruz” dedi.

TÜKETİCİYE YÜKSEK, ÜRETİCİYE DÜŞÜK FAİZ

Hazine ve Maliye Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Şakir Ercan Gül zirvede yaptığı konuşmada, “Mevcut rakamlar gösteriyor ki şu anda Avrupa’da büyüme anlamında ikinci konumdayız. Ancak kaliteli büyüme konusunda net olarak lideriz. Bunu sürdürmek için de bisikletin pedalını sürekli çevirmemiz gerekiyor. Bunu da ancak çok iyi ve sağlıklı kredi mekanizması kurarak yapabiliriz. Kredi konusunda selektif olmalıyız, gerekirse tüketici kredilerinden fedakarlık yaparak, yani faiz yükselterek, kaynakları sanayiye, üretime aktarmalıyız” dedi.

DOLARİZASYONU AZALTMAMIZ GEREK

“Sonuçta faizi düşürmenin iki yolu var. Bütçe açığını sınırlı tutmak ve cari açığı minimize etmek. Bu iki açıkla mücadele etmeden faizi düşürürsek, sermaye kaybına neden olur” görüşünü dile getiren Dr. Gül, “Ekonomik bağımsızlık olmazsa olmazımız. Kredi ağırlıklı yapı var ve bunu değiştirmemiz gerekiyor. Mevduatın vadesinin uzatılmasına yönelik tedbirler alındı, ama biraz daha geliştirmemiz gerekiyor. Dolarizasyon önemli bir problem, paranın itibarı açısından dolarizasyon seviyesini azaltmamız gerekiyor. TL’ye güveni artıracak adımlar atmamız gerekiyor. Yönetmek için güçlü kapasiteye sahibiz, ama dolarizasyon sermaye piyasalarına ciddi engel olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı.

FİNANS DÜNYASI 'YEŞİL' DÖNÜŞÜME HAZIRLANIYOR

Zirvede konuşan Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun, bu yıl 38 şirketin halka arzından yaklaşık 16.3 milyar TL kaynak sağlandığını kaydederek, “Halka arzlarda, dünya sıralamasındaki yerimiz, ilk altı aylık verilere göre, 31’den 18’inci sıraya yükseldi. Şirketlerimizin yatırımları için ihtiyaç duydukları ‘uzun vadeli ucuz TL’ sadece sermaye piyasalarında ve borsada mevcut” dedi.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu ise ana gündemlerinin başında yeşil finansman geldiğini söyleyerek, “Küresel ölçekte atılan adımlar, yeşil standartlara uygun bir biçimde çalışmanın ek fayda sağlamaktan ziyade bir zorunluluk haline geleceğini göstermektedir” diye konuştu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Mehmet Ali Akben, bankacılık ve finans sektörünün yeşil mutabakata uyumu için bir yol haritası belirleneceğini aktardı. Akben, “Yeşil mutabakat eylem planı kapsamında yılsonuna kadar, ‘sürdürülebilirlik bankacılık strateji belgesini’ yayınlayarak bankacılık sektörünün yeşil mutabakata uyumu için yol haritasını belirlemiş olacağız” bilgisini verdi.

Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar Zirve’de yaptığı konuşmada, Türk bankacılık sektörünün bilanço büyüklüğünün 2021 Temmuz’da 6.7 trilyon TL’ye ulaştığını belirterek, “Bilançonun milli gelire oranı yüzde 114 düzeyinde, kredilerin milli gelire oranı yüzde 65 düzeyindedir” ifadelerini kullandı.

Zirvede Vakıfbank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih ve Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan da birer konuşma yaptı.

Merkez Bankası TCMB Şahap Kavcıoğlu Finansın Geleceği Zirvesi