07 Ekim 2024 Pazartesi
İstanbul 21°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Dışişleri kaynakları Suriye ile uzlaşma niyeti olmadığını açıkladı’

Prof. Dr. Hasan Ünal sosyal medyada Türk Dışişleri kaynaklarının Suriye’de uzlaşmak için öne sürdüğü dört şartı değerlendirdi. Ünal, 'Suriye ile uzlaşmak niyetinde olmadığımızı açıklamışlar.' dedi

Prof. Dr. Hasan Ünal'dan Türk Dışişleri kaynaklarının Suriye şartları değerlendirmesi: Dışişleri kaynakları Suriye ile uzlaşma niyeti olmadığını açıkladı!
A+ A-
AYDINLIK / ANKARA

Türk Dışişleri kaynaklarının Suriye’de uzlaşmak için öne sürdüğü dört şarta ilişkin Prof. Dr. Hasan Ünal, “Suriye ile uzlaşmak niyetinde olmadığımızı açıklamışlar.” değerlendirmesini yaptı. Dışişleri Bakanlığı kaynakları Türkiye Suriye ilişkilerinin 2011 öncesine dönmesi için dört koşul sıraladı:

Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve birliğini muhafaza etmek üzere terör unsurlarından arındırılması. Suriye’nin kendi halkıyla, kendi halkının meşru talep ve beklentileri temelinde 2254 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde gerçek bir ulusal uzlaşı sağlaması. Bununla bağlantılı olarak güvenli ve onurlu geri dönüşler için gerekli koşulların oluşturulması. İnsani yardımların kesintisiz şekilde sürmesinden geçmektedir.

‘Dışişleri kaynakları Suriye ile uzlaşma niyeti olmadığını açıkladı’ - Resim : 1

SEÇİMLE REJİM DEĞİŞİKLİĞİ

Prof. Dr. Hasan Ünal, şartlara ilişkin değerlendirmelerini sosyal medya hesabından paylaştı. Ünal, yeni anayasa talebine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Türk Dışişleri kaynakları Suriye ile uzlaşmak niyetinde olmadığımızı açıklamışlar. Dört şart: Ülke terörden temizlenecek, BMGK (2254) kararı uyarınca siyasi çözüm, sığınmacıların dönüşü için uygun ortam ve insani yardımların kesintisiz sürmesi. Yani yeni bir anayasa ile muhaliflerle uzlaşılacak, geçici hükümet kurulacak ve seçimler yapılacak. TR ve SR'de kontrolümüzdeki topraklardaki Suriyeliler ile Fırat'ın doğusunda PKK kontrolündekiler Esat aleyhine oy kullanacağı için seçimle rejim değişikliği yapmış olacağız.”

ANAYASA DAYATMASININ SONUÇLARI

Türkiye’nin “hala Esat'ı devirme” düşüncesinde olduğunu kaydeden Ünal, Suriye’ye anayasa dayatmasının sonuçlarında dikkat çekti:

“İşin garip tarafı izlediğimiz bu politika ile PKK/PYD'nin Fırat'ın doğusundaki kukla devlet oluşturma çabalarına da destek vermiş oluyoruz. Çünkü 2254 sayılı BMGK kararı çerçevesinde Suriye'ye yeni bir anayasa dayatmak milli-üniter yapıdaki bu ülkeyi otonom ve/veya federe unsurlar/bölgeler barındıran adı konulmuş veya konulmamış bir federasyona dönüştürmek demektir.

PKK’NIN DEVLET YAPILANMASI

“Hatta genel hatlarıyla iç savaş sona erdi. Bu saatten sonra Suriye'ye anayasa dayatmasında bulunmak ben uzlaşmak istemiyorum, seninle teröre karşı işbirliğinden yana değilim ve sığınmacıları göndermeye niyetim yok demektir. Dışarıdan anayasa dayatılan devletlerin ne hale geldiğine en çarpıcı örnek yönetilemez hale gelen Irak'tır. Ulusal çıkarlarımıza aykırı sonuçlar vereceği, Fırat'ın doğusunda bir PKK/PYD kukla devlet yapılanmasının önünü açacağı ortadayken bu politikada ısrarın anlamı nedir?”

ERDOĞAN’IN SÖYLEMLERİYLE NİYE FARKLI

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarında bahsi geçen şartları hiç dile getirmediğini anlatan Ünal,
“Öte yandan Erdoğan yaptığı açıklamada bu tür şartlardan bahsetmediği halde bürokrasinin ısrarla aynı koşulları temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp ortaya koyması ne ile izah edilebilir? Erdoğan mevkiidaşı Esat'dan Suriye Devlet Başkanı Sayın Esed diye söz etmiş. Suriye'nin iç işlerine karışmaya niyetimiz olmadığını belirtmiş ve en üst düzeyde 2011 öncesine dönebileceğimizi söylemişti. Zaten uzlaşma umutları bu şekilde yeşermişti. Erdoğan'ın söyledikleri ile Bakanlıkların açıklamaları arasında bu kadar büyük farklar olmasına ne demeli? Öte yandan Türkiye teröre karşı ortak mücadele etmek için bundan daha iyi bir ortam bulamayabilir.

RUSYA EV SAHİPLİĞİNDE

Ünal, sorunun aşılması için Rusya ev sahipliğinde liderlerin görüşmesini önerdi:

“Rusya ve İran'ın tam destek verdiği bu inisiyatif Irak ile imzaladığımız güvenlik anlaşmasıyla birlikte düşünüldüğünde PKK'nın toptan sonunu getirebilecekken bu fırsatın tepilmesi tarihi bir hata olacaktır. Ayrıca toplumda çık ciddi bir sıkıntı yaratan sığınmacıların gönderilmesi için de bu fırsat kullanılmalıdır. Bu kadar ağır bir ekonomik krizden geçerken sığınmacılar diye bir sorun olmadığı, bunun sadece birkaç provokatörün işi olduğunu zannetmek çok büyük bir yanlıştır.

"Muhtemelen bu aşamada yapılacak en doğru iş liderler diplomasisidir. Literatürde bürokratik direnç diye tanımladığımız bu sorunları aşmanın en uygun yolu Rusya'da Putin'in ev sahipliğinde liderlerin uzlaşması ve bürokrasiye uzlaşıldığı talimatı vermeleri olacaktır.”

Suriye Dışişleri Bakanlığı BM Hasan Ünal PKK