Prof. Dr. İsmail Melih Baş’tan çarpıcı tespit: Sevgililer Günü tüketimi körüklüyor
14 Şubat, aşkın değil tüketim çılgınlığının günü mü? Prof. Dr. İsmail Melih Baş, Sevgililer Günü’nün gerilla pazarlama ve algoritmaların etkisiyle dev bir ticari operasyon haline geldiğini vurguluyor. Peki, gerçekten sevdiğimiz için mi harcıyoruz, yoksa bilinçaltımız mı yönetiliyor? İşte ayrıntılar!


14 Şubat Sevgililer Günü, aşkın ve bağlılığın kutlandığı özel bir gün olmanın ötesinde, günümüzde tüketici davranışlarını manipüle eden en büyük ticari fenomenlerden biri haline geldi. İstanbul Arel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İşletme Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Melih Baş, bu özel günün pazarlama stratejileri açısından nasıl bir araç haline geldiğini değerlendirerek, "Özel Günler Pazarlaması" kavramına dikkat çekti.
GERİLLA PAZARLAMA MI, DİJİTAL MANİPÜLASYON MU?
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, Sevgililer Günü yalnızca bir tüketim günü olmaktan çıkıp büyük veri şirketleri ve algoritmaların yönlendirdiği devasa bir pazarlama makinesine dönüştü. Markalar, reklam stratejilerini dijital platformlara kaydırarak, tüketicileri farkında olmadan yönlendiren içerikler üretiyor. Prof. Dr. Baş, bu duruma özel günlerin tüketici davranışları üzerindeki etkisinin giderek arttığını belirterek işaret etti.
Bu tarz günle aracılığıyla duygusal bağlarını ifade etmek, sevdiklerine verdikleri değeri göstermek ve toplumsal normlara uyum sağlamak için insanların tüketime yönlendirildiklerini belirten Baş, bunun ekonomik bir strateji olduğunu söyledi.
SOSYAL MEDYANIN AŞKI PAZARLAMA STRATEJİSİ
Günümüzde Instagram, TikTok ve diğer sosyal medya platformları, bireylerin özel günleri daha ihtişamlı kutlaması gerektiği algısını pekiştiriyor. Reklam algoritmaları sayesinde kullanıcılar, Sevgililer Günü’ne özel kampanyalarla sürekli karşı karşıya kalıyor. Prof. Dr. Baş, bu süreci şu sözlerle özetliedi
14 Şubat Sevgililer Günü, 19. yüzyıldan bu yana kutlanmakta ve ticari boyutu hızla artmaktadır. Dünya Sevgililer Günü temalı gerilla pazarlaması saldırısının ortasındayız hem fiziksel hem de sanal ortamda. Özel kartlar, çiçekler, çikolatalar, baş başa yemekler, Sevgililer Günü’ne özel kıyafetlerin pazarlanması ve bu arada evlenme önerileri, Hristiyan kökeni nedeniyle bazı Müslüman ülkelerde bugünün kutlanması ve özel ürün satışı hoş karşılanmamakta ve hatta yasaklanabilmektedir. Dünya Sevgililer Günü’ne ait efsane enflasyonu var ortalıkta. Şöyle ki: Antik Yunan’da Zeus ile Hera’nın kutsal evlilikleri; antik Roma’da bereket tanrısı, kutlamalarında gençlerin kura ile ‘çift olmaları’; Hristiyan olduğu için 14 Şubat’ta öldürülmüş din adamı Valentine ile ilgili çıkarılmış aşk efsaneleri ve çizelge uzayıp gidiyor. Amerika’da 1800’lerde bir 14 Şubat’ta Ester Howland adlı bir kişinin sevgililer günü kartı yollaması, olayın ticarileşmesini tetiklemiştir. Satılan ürün yelpazesinde özellikle sevgi ileti ve önerileri içeren kartlar, çiçekler, çikolata, yemek ve otel konaklamaları, cinsellik vurgulu kırmızı iç çamaşırları ön plandayken, son yıllarda mücevherler, hele de pırlanta takılar bunları sollamıştır.
KAPİTALİZMİN KUSURSUZ DÖNGÜSÜ
Sevgililer Günü’nün ticarileşme süreci, yalnızca hediye sektörüyle sınırlı değil. Bankalar, kredi kartı şirketleri ve e-ticaret platformları da bu özel günü fırsata çeviriyor. Kredi kartı harcamalarının ciddi bir artış gösterdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Baş, "Kapitalizmde özel günler (aşırı) tüketim ekonomisi hep olageldi. Tüketicilerin yüzde 52’si özel günlerde armağan veriyorlar; çoğunluğun iktisadi gidişe ait kanıları da olumluya yönelik artıyor. Özel günler tüketimi kışkırtıyor. Kartla yapılan alışveriş sayısındaki artış oranı her yıl artarak yüzde 80’lere varıyor. Hasılatlardaki artış oranı da yüzde 300-1148 arasında değişiyor. Tüketicilerin yüzde 41’i 50 dolar ve altı düzeyinde, yüzde 38’i ise daha fazla harcama yapıyor. Satışlarda ilk sıraları çiçek, parfüm ve mücevherat almaktadır, bir de telefon hizmetleri. Bankaların kampanya destekleri de devrede kuşkusuz. Şirketler bu fırsattan yararlanmak ve bunu artırmak için çaba harcamaktadırlar. Kampanyalar, reklamlar, kataloglar, özel üretimler, özel izlenceler, özel indirimler (fiyatta indirim, KDV’yi almamak vb.) yapılmaktadır" dedi.
GERÇEKTEN KUTLAMA MI, YOKSA ALGORİTMALARIN DAYATTIĞI BİR ALIŞVERİŞ Mİ?
Günümüzde 14 Şubat Sevgililer Günü, çiftler için duygusal anlam taşırken, aynı zamanda büyük bir ticari etkinliğe dönüşmüş durumda. Bir yandan aşkın ve sevginin kutlandığı, diğer yandan dijital dünyada insanların bilinçaltına işlenen bir alışveriş maratonuna dönüştüğü bu özel gün, tüketicilerin bilinçli harcama yapması gerektiğini gözler önüne seriyor.
Bu noktada asıl soru şu: Sevgililer Günü, gerçekten romantizmin ve sevginin simgesi mi, yoksa dijital dünyanın en büyük toplu hipnoz operasyonlarından biri mi?