Türkiye’nin ‘karo’ ası Avrupa’da el yükseltiyor

VitrA Karo’nun yeni tesisi, dün Bilecik’in Bozüyük ilçesinde bulunan VitrA üretim kampüsünün içinde açıldı. Kampüs içinde açılan bu 4’üncü tesiste, büyük ebatlı porselen karo üretimi yapılacak. Karo seramikte Türkiye’nin ihracat şampiyonu olan VitrA Karo, yeni üretim bandıyla birlikte 25 milyon avrodan fazla ilave katma değer yaratacak. VitrA’nın Bozüyük’teki üretim kampüsünde düzenlenen törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Bilecik Valisi Kemal Kızılkaya, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Eczacıbaşı Topluluğu çalışanları ve davetliler katıldı. VitrA Karo, bu yıl yeni tesis, verimlilik ve modernizasyona yönelik toplam 25.5 milyon avroluk yatırımını tamamlamayı planlıyor. Yeni tesis, 83 yeni istihdam sağlarken VitrA Karo’nun toplam Bozüyük kampüsündeki çalışan sayısı ise bin 80’e ulaştı.

2022’DE 250 MİLYON AVRO YATIRIM

Yeni tesisiyle yıllık 3.5 milyon metrekare büyük ebatlı porselen karo üretim kapasitesine sahip olan VitrA Karo, aynı zamanda enerji verimliliğini artırıp, israfın önüne de geçerek sürdürülebilirliğe sağladığı katkıyı büyütecek. VitrA Karo, ihracat odaklı, kapsamlı Endüstri 4.0 uygulamaları ile veriye dayalı üretim yönetimini hayata geçiren yeni tesisiyle birlikte Avrupa pazarındaki büyümesini de hızlandıracak. Açılışta konuşan Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, “Topluluğumuz bugün 46 kuruluşu, 39 üretim tesisi ile 120’den fazla uluslararası pazarda faaliyet gösteriyor. 3 kıtada üretim yapan, 12 bin arkadaşımızın hayat verdiği uluslararası bir oyuncuya dönüştük. 2022 yılında 250 milyon avronun üzerinde yatırım planladık. Kısa bir süre sonra da seramik sağlık gereçleri üretimi için yine Bozüyük'te beşinci işletmemizin yatırımı tamamlanacak.” dedi.

YAPAY ZEKAYLA İSRAF ÖNLENİYOR

VitrA Karo CEO’su Hasan Pehlivan da tesisle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Bu hattımızda enerji tüketimi normal hatlara göre yüzde 15 azaldı. Ayrıca israf dediğimiz üretim atığının önüne geçiyoruz. Dijital sensörlerle sağladığımız data akışıyla yapay zeka algoritmalarını kullanarak, üretim hatası ile çıkan ürünleri en aza indiriyoruz. 2017’de yüzde 8 ortalama üretim atığını önce yüzde 4.5 seviyesine çektik. Geliştirdiğimiz çözümler sayesinde yüzde 4.5 olan ıskarta oranını yüzde 3.5’e indirmeyi başardık.” Öte yandan yeni tesisin çatısına güneş enerjisi kurmak için lisans iznini alan VitrA Karo, sonbaharda tamamlayacağı 2.5 milyon dolarlık ek bir yatırımla, kullandığı elektrik enerjisinin yüzde 7’sini yeşil enerjiye çevirecek.

‘UZAYDAN KIZIL ÖTESİNE HAVACILIKTAN FİLTRELEMEYE’

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın mesajları şöyle oldu: "Seramik sektörü ihracatta yerli kaynakları en çok kullanan, ithalata bağımlılığı en az olan sektörlerden bir tanesi. 1 milyar doların üzerindeki ihracatı, oluşturduğu 40 bin doğrudan, 330 bin dolaylı istihdamıyla Türkiye'nin önemli endüstrileri arasında yer alıyor. Seramik, uzay ve askeri uygulamalardan, havacılığa ve kızıl ötesi filtrelemeye kadar birçok alanda kullanım imkanına sahip. Bu noktada İleri Malzemeler Teknoloji Yol Haritası çalışmaları yürütüyoruz. Şu anda seramik sektörü denilince akla İtalya mı geliyor, Almanya mı geliyor? Emin olun bundan 5 sene sonra seramik sektörü denildiğinde akla Türkiye gelecek. Biz bunu başaracak kabiliyete sahibiz.”

‘24 KAT KAZANDIRAN BİR SEKTÖR’

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, törende şunları söyledi: “Madencilikte en fazla üzerinde durduğumuz hususlardan biri uç ürünlere yönelik yatırımlar. Amacımız açık ve net. Madenlerimizi sadece ham madde olarak değil, yüksek katma değerli uç ürün olarak satmak istiyoruz. Ham maddede 1, ara mamulde 8, tam mamulde 24 kata kadar kazandıran bir sektörden bahsediyoruz. Biz bunları dile getirirken bazı kesimler tarafından madenciliğin çevre karşıtı bir iş olduğuna dair yapılan propagandaları da görmüyor değiliz. Dünyada madencilik hangi kurallarla yapılıyorsa, Türkiye’de de aynı şekilde yapılıyor. Yine de bunlara rağmen çıkıp da madencilik gibi stratejik bir alanda kasıtlı bir şekilde olumsuz algı yaratmaya çalışanları da hoş karşılamayız. Yerli kaynak toprak altından çıkarılmayı beklerken ve en önemlisi benim gücüm buna yeterken neden yurt dışından ithal edeyim? Ya da soruyu şöyle sormak gerek: Neden birileri Türkiye’nin yurt dışından maden ithal etmesini istiyor?”