‘Türkiye HTŞ üzerindeki kontrolünü kaybetti’
Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek, 'HTŞ, İdlib’deyken büyük oranda Türkiye'nin kontrolündeydi. ABD ve İsrail HTŞ’yi alana sürdü. MİT Başkanı İbrahim Kalın, istediği kadar Colani'yi direksiyona oturtmuş olsun; HTŞ Türkiye’nin kontrolünden çıktı.' dedi

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Ulusal Kanal'da yayınlanan Çıkış Yolu programında Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel ve Aydınlık Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tevfik Kadan’ın sorularını yanıtladı.
Perinçek programda; Trump’ın Erdoğan güzellemesi, Fidan’ın Suriye tespitleri, MİT Başkanı Kalın’ın Colani’yi aracına alması, Suriye’de kazanan ve kaybedenlerin kim olduğu gibi merak edilen pek çok konuya değindi…
‘TRUMP’IN ÖVGÜLERİ SAMİMİ DEĞİL’
Vatan Partisi Lideri, ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözlerini değerlendirdi. Perinçek, bu sözlerin, Trump'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kontrol etme isteğiyle ilgili olduğunu belirtti:
“Trump'ın, Sayın Cumhurbaşkanımızı bu kadar övmesi gerçekçi ve samimi bir övgü olarak gözükmüyor. Trump’ın açıklamaları Tayyip Erdoğan üzerinde bir kontrol tesis etmeye yönelik. Onu elinden tutmaya, onu yönetmeye yönelik ifadeler bunlar. Bunu herkes anlamıştır. Bizzat Sayın Cumhurbaşkanımızın da bunu fazlasıyla anlayacak birikimi var. Çünkü Türkiye öncelikli olarak PKK/PYD'yi Suriye'de temizlemeyi vurguluyor. Ama son zamanlarda o vurgunun da gittikçe gerilediğini ve silinmeye başladığını görüyoruz.
"İlk önce Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ‘yok olacak’ dedi. İki gün sonra Milli Savunma Bakanımız ‘er geç yok olacak’ diyerek tarihe havale etti. Aslında ‘er geç’ genellikle Türkçemizde umutsuz vakalarda ifade edilir. Yani olması artık şüpheli, geciken olaylarda kullanılır. Şimdi ise PKK'yı yok etme iddiası hükûmetimizde gözükmüyor.”
‘DIŞİŞLERİ BAKANI AMERİKA VE İSRAİL'İN YANINA DÜŞTÜ’
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Suriye'deki dört aşamalı PKK’yı tasfiye planının da gerçekçi olmadığını belirten Perinçek, Fidan'ın ABD ve İsrail'in yanına düştüğünü söyledi. ABD ve İsrail'in Beşar Esad'ı devirmek istemediğine yönelik söylemin “gerçek dışı” olduğunun altını çizen Perinçek, şu ifadeleri kullandı:
“Dışişleri Bakanı çok açık bir şekilde Amerika ve İsrail'in yanına düştü. Perşembe günü Milli Güvenlik Kurulu toplandı. Orada mesela ‘meşru muhalefet’ geçiyor. Ama Dışişleri Bakanımızın konuşmalarına bakıyoruz. ‘Meşru muhalefet’ yok. Astana Dışişleri Bakanlığı toplantısında ‘meşru muhalefeti’ öne çıkartmaya çalıştılar. Ama bizim Dışişleri Bakanımız ‘meşru muhalefet’ değil, ‘muhalefetten’ bahsetti. O zaman kim kalıyor meşru muhalefeti bir kenara attığınız zaman, HTŞ. Oralarda da Rusya ve İran'dan farklı bir konumda olduğunu ortaya koydu. Bunu görüyoruz.”
‘DEVLET ZAAFI’
Perinçek, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın’ın Şam’da HTŞ Lideri Colani’yi aracına alarak direksiyona oturtmasını eleştirdi. Kalın’ın davranışının devlet zaafı olduğunu söyledi:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti zaaf içinde diyoruz ya; işte bu zaaf buralarda da kendisini bütün çıplaklığıyla gösteriyor. Yani Türk Devleti'nin bir üst düzey görevlisi, devletimizin terörist olarak kabul ettiği bir örgütün liderini arabasına alıp direksiyona oturtamaz. Yani Abdullah Öcalan'ı o direksiyona oturtmakla aynı. Devlet terör örgütü diyor ama terör örgütü başını direksiyona geçiriyor. Burada devlet tavrı yok. İlk önce Türkiye Cumhuriyeti Devleti, HTŞ'yi terör örgütleri listesinden çıkartır. Ondan sonra isterlerse arabalarına oturturlar.
‘HTŞ TÜRKİYE’NİN KONTORLÜNDEN ÇIKMIŞ DURUMDA’
“HTŞ, İdlib’deyken Türkiye'nin kontrolündeydi ama kısmen de Amerika ve İsrail'in kontrolündeydi. Bu harekâtla birlikte Amerika ve İsrail, HTŞ’yi alana sürdü ve Türkiye de Amerika ve İsrail ile birlikte hareket etti. Onu durdurma, önleme yönünde bir girişimi olmadı. Zaten Sayın Dışişleri Bakanı’nın ifadesinde de bunu görüyoruz.
“Şimdi bakın en önemli şeyi söyleyeceğim. Sayın İbrahim Kalın, istediği kadar Colani'yi direksiyona oturtmuş olsun; HTŞ, Türkiye Devleti'nin şu anda kontrolünden çıkmış durumda. Bunu Suriye'deki bütün kaynaklardan aldığım bilgilerle söylüyorum. Türk kamuoyu da bunu çok yakın zamanda görecek. Türkiye’nin, HTŞ üzerinde İdlib'deki otoritesi falan kalkmış durumda.”
SURİYE'DE KİM KAZANDI KİM KAYBETTİ?
“Kısa vadede yani şu bulunduğumuz anda Amerika ve İsrail kazandı. HTŞ kazandı. PKK biraz namlunun ucunda o yüzden ona kazandı diyemiyoruz. Suriye parçalanıyor, orada bir federasyon oluyor, bize de bir toprak parçası verirler gibi hevesler olabilir ama araziden aldığım bilgiler terör örgütünü korku sardığı yönünde.
“Şu anda Rusya, İran, Türkiye ve Filistin kaybetti. Türkiye şu bakımdan kaybetti. Türkiye'nin güneyinde, namlusu Türkiye'ye dönük olan Amerika-İsrail denetimi altında bir sözde Kürdistan kuruluyor. HTŞ'nin yönettiği Suriye de Türkiye için bir tehdit. Güneyimizde Esad'ın yönettiği, Türkiye için tehdit oluşturmayan, hatta potansiyel müttefik olabilecekken şimdi Amerika ve İsrail'in güdümünde olan bir Suriye var.”
PKK NASIL YOK EDİLİR?
“PKK silahla yok edilir. Şimdi Sayın Hakan Fidan diyor ki; ‘Dışarıdan gelen PKK yöneticileri Suriye'yi terk etsin. Suriyeli PYD yöneticileri de Suriye'yi terk etsin. Silahlarını hepsi teslim etsin. Kürtler hükûmette yer alsın. ’ PKK/PYD diye iki örgüt yok. Türkiye'de PKK böyle mi yok edildi? Türkiye'de Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türk Polisinin gücüyle ve büyük fedakarlıklarıyla şehit vererek, can vererek, kan vererek PKK Türkiye'de büyük ölçüde yok edildi. Türk Devleti o kadar güçlüdür ki hakikaten PKK/PYD'yi orada yok eder. Ama hükûmet Amerika ve İsrail ilişkileri yüzünden böyle bir kararı, böyle bir azmi uygulama noktasında değil.
TRUMP PKK’YI BIRAKACAK YANILGISI
“Trump geldikten sonra özellikle deniliyor ki, ABD bir değerlendirme yapacak ve Türkiye'nin PKK’dan daha önemli bir aktör olduğunu anlayacak. Hem NATO İttifakı için, hem Rusya'ya karşı, hem bölgesel planları için bir tercih yapacak ve Türkiye'yi tercih edecek. PKK'yı bırakacak. Bunlar hayâl içinde. Hangi ABD'den söz ediyorlar? Yunanistan'ın Ege kıyılarına Türkiye'ye karşı 9 tane üs kuran ABD. Amerika bütün bu süreci yıllarca önceden görmüş ve yığınağını yapmış. Şimdi o Amerika bütün bunlardan vazgeçecek. Öyle bir Amerika var mı? Trump'la Biden arasındaki farkları bu derece aşırı noktalara götürenler çok büyük yanılgı içine düşer.”