23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Zararı yunuslar değil insanlar veriyor'

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, denizlerdeki balık stoklarına en büyük zararı insanların verdiğini belirterek, yunusların suçlanmamasını, yunusların denizlerde özgürce yaşamaları gerektiğini bildirdi.

'Zararı yunuslar değil insanlar veriyor'
A+ A-
AYDINLIK / ANKARA

Baki Remzi Suiçmez Karadeniz'de son dönemlerde hamsi için 10 günlük av yasağı getirildiğini, ancak asıl sorunların her yönüyle kökten çözülmesi üzerine durulmadığını ifade etti.

BİRÇOK TÜRDE AYNI DURUM VAR

Akademik unvan sahibi bazı kişilerce işin özü ve asıl gündem çarpıtılarak, şu anki hamsi yetersizliğinin yunus katliamına gerekçe oluşturması üzerinden yeni bir gündem yaratıldığını kaydeden Suiçmez, şunları söyledi: “Her alanda ve anlamda tarım sektörünün, balıkçılık dahil köklü sorunlarını uygulanabilir somut önlemlerle tartışma ve çözmek vakti gelmiştir. Ziraat Mühendisleri Odası olarak, gündeme getirilen ‘hamsi mi, yunus mu’ ikilemine ilişkin bilimsel, teknik, yasal ve etik olarak, çözüm önerilerimizi de belirterek şunları söylüyoruz: Avlanmasına izin verilen büyüklükteki balıklar giderek azaldıkça, daha küçük ama daha çok balık avlama arzusu ön plana çıkmıştır. Balıkların büyümesine izin vermiyoruz, küçükleri avladıkça gelecek nesilleri tehlikeye düşürüyoruz. Özellikle Karadeniz'de, hamsi, istavrit, mezgit, lüfer ve diğer ekonomik olarak pazarlanan balık türlerinin hepsinde durum aynıdır.

MARTILAR NE ZAMAN SUÇLANACAK?

10 günlük hamsi av yasağının sorunun gerçek nedenlerinin görmezden gelmeye devam edildiğini gösterdiğini vurgulayan Suiçmez, “Son yıllarda stoklarda görülen bozulma ve nedenleri üzerinden bir tartışma açılması gerekirken, kamuoyunda günah keçisi olarak yunusları gösteren yaklaşımlar kabul edilemez. Milyonlarca martı, karabatak, köpek balıkları ve diğerleri ne zaman suçlanacak ve avlanmaları talep edilecektir ve nereye kadar?” dedi. Karadeniz’in en savunmasız bölgesel denizlerden biri olduğunu belirten Suiçmez, “Etik olarak; kavramsal içeriği sorgulanmaya açık ‘sürdürülebilir avcılık’tan da uzak bir anlayışla sömürdüğümüz balık stoklarına verdiğimiz zararın yanında, yunusların yediklerine göz dikerek yunusların avcılığını istemek yerine, av filosunun önceki yıllarda yapıldığı gibi skorel değil, av gücünü azaltacak şekilde tazminat karşılığı azaltılmasını talep etmek, daha etik bir davranış olacaktır” ifadelerini kullandı.

hamsi Doğa Karadeniz YUNUS