23 Nisan 2024 Salı
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İkisi de ABD adayı

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

Başbakan Erdoğan’ın Başkanlık hayalleri de Cumhurbaşkanlığı rüyası da bitti. “Kendim ettim, kendim buldum” şarkısını söylediği konuşuluyor. 12 Eylül 2010 referandumundan bin pişman olduğu ifade ediliyor.

“Cumhurbaşkanını Meclis seçsin” diye nabız yokladı ama olmadı. Seçime az kaldı. Gül’ün adaylığına razı olacak gibi. Önüne konan da bu. Çaresiz!

Bu arada bir aday daha piyasaya sürüldü. MHP’li Akşener. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun da destek vereceği söylendi. “Hayır” denmedi. Kapalı kapılar arkasında çalışmalar yapılmış.

İkisi de aynı!

Hanımefendi geçen yıl Hac’ca da gitti. Verdiği fotoğrafların seçim kampanyası için kullanılacağı ifade ediliyor.

F tipi örgütle de arası iyi. Onun yeni kankası CHP yönetimi ile de.

ABD’yi söylemeye gerek yok. “Onu bulup çıkaran zaten ABD” deniliyor.

Topluma bu iki adayın dayatılması gündemde. Ya Gül, ya Akşener!

ABD durumdan memnun. İki adayı da kendi belirlemiş. Her koşulda kendisinin kazanacağını düşünüyor. “Gül de kendisi, Akşener de!” Hesabı bu!

Hesap tutar mı?

Hesap tutar mı? Herhalde ayağa kalkmış milyonlar boş duracak değil. 19 Mayıs’daki İstiklal Caddesinin, 29 Ekim’deki Ulus’un, 10 Kasım’daki Tandoğan’ın, 13 Aralık’taki Silivri’nin, “Haziran Direnişi”nin, milyonların yürüdüğü Arslanlı Yol’un da bir adayı olacaktır.

Önümüzdeki günler yeni gelişmelere gebe! Hep birlikte göreceğiz.

Başkanlık’ta ‘Başkanlık sistemi’

Erdoğan “Başkanlık Sistemi” ile ilgili anayasa değişikliğini gerçekleştiremeyince yeni bir yola girdi. HSYK yasasıyla yargıyı kontrol altına alma yoluna gitti. İnternet ve TİB yasasıyla sansür yetkisi aldı. Kuvvet komutanlarına soruşturma yetkisini kendine bağladı. MİT yasası ile her şeye hükmetme planı yaptı. Tepki artınca donduruldu.

Erdoğan “Başkanlık Sistemi”ni başaramayınca Başbakanlığı güçlendirme yoluna gitti. Başbakanlıkta “Başkanlık Sistemini” kurmaya kalktı.

Hava döndü

Ama iş o kadar kolay gözükmüyor. 17 Aralık’ta sabahtan gece yarılarına kadar taşınan paraların kaynağı Erdoğan’ı zorluyor. Önümüzdeki günlerde siyasetin daha da şenleneceği kesin. Kim altta kim üstte kalacak tartışmalı. Artık alınacak oy değil, “iktidar” önemli.

Erdoğan’ın “iktidar” olması da artık çok zor. Dedik ya yüzde 50 oy alsa da zor. Artık her şeye “evet” diyen değil, “neden, niçin?” diyen bir halk var.

Fazla zorlamaya kalkarsa işlerin daha da kötüye gideceğinin o da farkında!

Attığı her adım ters tepiyor.

Hava döndü!

YİNE AYNI MANZARA

Yine seçim, yine aynı manzara. Öcalan ile sürdürdüğü “açılım” politikasıyla ülkeyi fiilen bölen Erdoğan bayrağı ağzından düşürmez oldu. Çanakkale’de, Balıkesir’de Kuvva-yı Milliye’den bile söz ediyor. Mustafa Kemal’i övüyor. Yeri geliyor “laiklik” bile diyor.

Kılıçdaroğlu ise yine aynı. Bir seçim kampanyası bitti, neredeyse “Laiklik, Atatürk, Altı Ok, ...” demedi. Muğla’da meydan “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye ayağa kalkmasaydı yine sesi çıkmayacaktı. İzmir’de da halk bağırmasaydı Kuvva-yı Milliye aklına gelmeyecekti.

Erdoğan bayrağa sarılarak, milliyetçiliğe sarılarak oyunu arttırmaya çalışıyor. CHP yönetimi AKP’nin oy kaybederim diye unutturmaya çalıştığı “açılım”a.

Ne oluyor kararı siz verin!