İleri Müslümanlık!

AKP sayesinde “İleri demokrasi”ye kavuştuk. Öyle bir “demokrasi”(!) ki içinde her türlü demokrasi karşıtlığı mevcut. Hele demokrasi adına çıkarılan “İç güvenlik” paketi evlere şenlik. Bütün hesap Erdoğan ve AKP’ye karşı halk muhalefetini engellemek. 

AKP’nin “İleri demokrasisi” sayesinde Erdoğan, Davutoğlu, bakanlar bir şehre gitmeden TGB’li, Vatan Partili gençler gözaltına alınıyor. Önceki gün de yine bir “İleri Demokrasi” örneği yaşandı. Vatan Partisi mitingi için Ankara’dan Adana’ya hareket edenler daha Ankara’yı çıkmadan engellenmeye çalışıldı. 

Sizin anlayacağınız AKP’nin “İleri demokrasi”sinin “demokrasi” ile ilgisi yok! 

MERCEDESLİ MÜSLÜMANLIK 

“İleri demokrasi”den sonra şimdi de “İleri Müslümanlık”la karşı karşıyayız. Dini dillerinden hiç düşürmüyorlar. Suçlarını dinle, Kur’an’la örtmeye kalkıyorlar. Onlara göre; 

-Çalmak, çırpmak günah değil! 

-İhaleleri yandaşlara vermek günah değil! 

-Devlet bütçesini parti propagandası için kullanmak günah değil! 

-Halkın ödediği vergilerle saltanat sürmek günah değil. 

-İşçinin, memurun, esnafın, çiftçinin, ... vergisinden oluşan örtülü, örtüsüz ödenekleri har vurup harman savurmak günah değil! 

-Kul hakkı yemek günah değil! 

-İkinci eşlere lüks semtlerde evler açmak serbest! 

-Yasaları çiğnemek serbest! 

-En lüks arabalara biniyorlar! 

-En lüks mağazalardan giyiniyorlar! 

-En lüks lokantalarda yiyip içiyorlar! 

-En lüks otellerde kalıyorlar! 

-... 

Peygamberin yaşamını değil, padişahların, kralların yaşamını örnek alıyorlar. Siyasi kulislerde, AKP ile ortaya çıkan “İleri Müslümanlık”a, “Mercedes’li Müslümanlık” diyenler de var. 

Nasıl “İleri demokrasi”nin “demokrasi” ile ilgisi yoksa, “İleri Müslümanlık”ın da “Müslümanlık”la alakası yok!  

Gerçek din adamları böyle diyor. 

(Bu arada Yaşar Nuri Öztürk Ulusal Kanal’da programa başladı. Çok aydınlatıcı. Kim Müslüman, kim değil anlatıyor. Kaçırmamanızı öneririm.) 

*** 

“SEÇİM YASASI” MI VAR? 

Seçim Yasası, seçim yasakları ayaklar altında. Bizzat devletin en tepesinde oturan kişi tarafından çiğneniyor. O kendini kurtarmak isterken devlete olan güven yok oluyor. 

Erdoğan çiğneyince herkes çiğnemeye başlıyor. “Uşaklar efendilerden daha zalimdir” derler. Son günlerde yaşananlar bu sözü doğruluyor. Kamu görevlileri yalakalık yapacağım diye kural mural tanımıyor. Bir belediyenin yaptığı gibi, “Tayyip Erdoğan” adı verilen kayık öğrencilere çektiriliyor.  

Seçim yasakları başladı, dinleyen yok. Belediyeler, adına “sivil toplum örgütü” denilen kuruluşlar televizyonlara, gazetelere bol bol ilanlar veriyor. İlan paraları örtülüden. Nakit olarak elden takdim edildiği bildiriliyor. 

Halkın deyimiyle, Seçim Yasası’nın ırzına geçiliyor... 

NEREYE KADAR? 

Erdoğan ve AKP’nin tavrı herkesi ürkütüyor. En çok da “Bu işin sonu nereye gidecek” sorusu soruluyor. Artık AKP’liler bile “Bu kadar da olmamalı” noktasında! 

Aynı şeyleri otobüste, dolmuşta, ev sohbetlerinde, ... de duymak mümkün. 

BU KADAR ÇOK MU SUÇ İŞLEDİLER? 

Erdoğan ve AKP’deki telaşın kaynağı araştırılıyor. Halktaki kuşku artmış. Herkes birbirine, “Bu kadar çok mu suç işlediler?” diye soruyor. 

Öyle görünüyor ki Erdoğan ve AKP yöneticileri kaş yapayım derken göz çıkarıyorlar. 7 Haziran sonuçları ne olursa olsun fazla değişen bir şey olmayacak. Artık AKP’nin Türkiye’yi yönetmesi mümkün değil!