25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 24°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İran’ın kâbusu: Gül-Gülen hükümeti

Rafet Ballı

Rafet Ballı

Gazete Yazarı

A+ A-

Önce ABD Başkanı Obama.. Bir süre top çevirdi. Yetkisini kullanmadı. "Savaş" topunu Kongre'nin sahasına gönderdi.

Kongre'nin Senato kanadı da o topu taca attı.

"İleri bir tarihe" erteledi oylamayı.

Bugün yarın yapılacağı duyurulmuştu oysa.

Rusya'nın önerisine sarıldı herkes.

Suriye'deki kimyasal silahların BM denetime verilmesine.

Manzara:

Bir: ABD kendi başına "savaş oyunu" kuramıyor artık.

İki: Kendi başına "barış oyunu" da kuramıyor.

Özet: ABD süper güç inisiyatifini kaybetti.

***

Suriye krizi için iki büyük diplomatik hamle yapıldı.

Bir: Cenevre konferansı.. Bütün tarafların katılacağı.

İki: Kimyasal silahların BM kontrolüne devredilmesi.

İkisi de Rusya'dan geldi.

Tek başına değil elbette.

Çin, İran ve bölgenin de desteğiyle.

İki anahtar kavram: Bölge kuvvetlerine dayanmak ve silahsız çözüm.

Sonuç: Diplomaside hamle üstünlüğü bölge kuvvetlerine geçti.

***

AKP'li eski bir bakan ile konuşuyorum.

Bu işleri bilen biri.

ABD niye bu kadar tereddütlü?

"İlk füzeden sonra ne olacağını kimse bilmiyor."

Yani?

"Savaşı başlatabilirsiniz. Ama bitirme iradesi size bağlı olmaz."

Sonuç:

Bir: Bölge ülkeleri savaşın yıkımından elbette çekiniyor.

İki: Fakat, bölgeye yayılacak bir savaşın sonuçlarından ABD daha çok ürküyor.

***

AKP'li eski bakan ile devam ediyoruz.

Savaşı önlemek için açık-kapalı girişimler var. Rusya ve İran tarafından. Birlikte ve tek tek.

Türkiye üzerinde özel girişimler olacakmış.

Savaştan caydırmak için.

AKP geri adım atar mı?

"Aklın yolu bu. Hatadan dönmek erdemdir.. Fakat çok zor. Fazla ileri çıktılar."

Ardından öyle bir tespit yaptı ki..

"Eğer Şam'da Sünni bir hükümet olsaydı.. İşler bu raddeye gelmezdi zaten."

Mezhepçilik mi?

"Söylemek zorundayım. Maalesef öyle.."

Yorum: Açık.

***

İran tarafına kulak veriyorum..

AKP üzerinde yeni girişimleri var mı?

İran'a çok şey söyleyebilirsiniz..

Ama diplomasi bilmediklerini değil.

Hep bir "açık kapı"ları var.

Fakat beklentileri bir hayli düşük.

"Savaşı o kadar çok istiyorlar ki.. Ancak hızlarını düşürmeyi umabiliyoruz."

Soru: Bizim İslamcılar niye diplomasiden nasipsiz?

***

Tayyip Erdoğan'ın Batı ile ilişkileri?

Tahran'da kafalar net.

"Erdoğan, Batı desteğini kaybetti."

Sonrası için söyledikleri önemli.

"Tamir etmek istiyor. Büyük bedeller ödemeye de razı. Ama olmuyor."

Olimpiyat oylamasıyla da bağ kuruyorlar.

"ABD, Erdoğan'ı Olimpiyat'ta cezalandırdı. Burnumuza ABD oyunu kokusu geliyor."

Dikkat: "Erdoğan, büyük bedeller ödemeye razı" tespitine mim koyun.

***

Erdoğan'sız AKP...

Gül-Gülen ittifakının hükümet olması söylentileri..

Sizi rahatlatır mı?

İran tarafı için bu bir "kâbus senaryosu" galiba.

Cevap: "Asla!"

Gülen'den endişeleri yüksek.

"Gülen demek, Amerika demektir."

***

Ek bilgi:

Bir:

Cemaat'in belli başlı Müslüman ülkelerin tamamında okulları var.

Bunun iki istisnası: İran ve Suudi Arabistan.

İki:

Cemaat, önceki sene yeni bir girişimde bulundu.

İran nezdinde hatırlı İslamcı bir aydını devreye soktular.

Tahran'da görüşmelerde bulundular.

İran, kapıyı yine kapalı tuttu.