26 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (2018) : 2

Melih Baş

Melih Baş

Gazete Yazarı

A+ A-

İstanbul Sanayi Odası’nın açıkladığı Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu (BBSK) Araştırmasına ait raporun tartışılmasında şirketlerin borç maliyeti yükü ön plana çıkmıştı. Biz geçen hafta başladığımız resmin bütününe bakmayı bu hafta da sürdürüyoruz. Kârlılık ve finansal kaldıracın ardından bu hafta da akışkanlık ve verimlilik kaldıracı boyutlarına bakacağız.

AKIŞKANLIKTA TUHAF BİR YAPIŞKANLIK

Akışkanlık kısaca, işletmenin işletme sermayesi yeterliliğidir. Hem brüt (dönen varlıkların tutarı, bileşimi, erimleri) hem de net anlamda (dönen varlıklar ile kısa erimli yükümlülüklerin tutar, bileşim ve erim boyutlarındaki ilişkilerinin) enuygunlaştırılması olarak açımlayabiliriz. Bu iş tedarikten satışa dek işletmedeki tüm birimleri ilgilendirir, eşgüdümünü de finans birimi yapar.
Şirketlerin kârlılık vektörleriyle akışkanlık vektörleri olağan koşullarda ters çalışırlar yani birisi düşerken diğeri yükselir. Her ikisi de düşüyorsa durum mafiş demektir, tünelin ucu iflas!
Raporda akışkanlık oranlarından salt cari oran (dönen varlıklar / kısa vadeli borçlar oranı) yayınlanmış, keşke asit-test oranı ve dahi nakit oranı da yayınlansaydı da, stoklarla ve alacaklarla ilgili durumları da görebilseydik. İstiyoruz ki, 1969’dan beri gelen çalışma daha çağcıl olsun, hatta yüzü geleceğe dönük olsun ve Zeta katsayısı gibi şeyler hesaplansın. Hatta GRI standartları göstergeleri veya entegre raporlama sonuçları yayınlansın. 20. yüzyıl göstergeleriyle (Dilber Ay’ın şarkısındaki gibi ) yaşamak zorunda mıyız?

Neyse cari orana bakalım. 2014 yılında yaklaşık 1,6 olan bu katsayı 2018’de son altı yılın en düşük düzeyine inerek yaklaşık yüzde 1,48’e düşmüş. Bu oranın başparmak (yaklaşık) kuralıyla 2’nin altına düşmemesi istenen durumdur. Bir oran daha yayınlanmış: Dönen varlıklar/Duran varlıklar oranı. Bu oran da yüzde 61,2’ye dek çıkmış. Güzel. Ama duran varlık yatırımları da, kapasite kullanım oranları da düşüyorsa o zaman işler mafiş.
Her şey ortada gibi!

VERİMLİLİK VE KATMA DEĞER

Şirketlerin katma değer finansal tablosu hazırlayıp yayımlamamaları eksiği devam ediyor hala! Neden mi? Sosyal paydaşlar (ortaklar, çalışanlar, tedarikçiler, kreditörler, devlet, halk, doğal çevre vd.) yaklaşımı düşüncesini benimseyemediklerinden. Sosyalliği sosyal sorumluluk projeleri sanıyoruz, örneğin coke-festival gibi!

İSO BBSK raporunda etkinlik ve verimlilik bölümüne bakalım. Bölümün adı da değişse keşke. Verimlilik girdi etkinliğini (ya da etkenliğini) ve çıktı etkililiğini kapsayan üst kavramdır. Verimliliği de çıktı/girdi olarak tanımlıyoruz.
Şirketlerin en genel verimlilik göstergesi olan varlık devir hızı (hasılat / toplam varlıklar) göstergesi 2016’da 0,91 iken 2018’de 1,12’ye yükselmiş. Şirket ya da İSO iç satışların enflasyonla ve dış satışların kur artışlarıyla gelen şişikliği keşke düzeltseydi! Gerçek verimliliği o zaman görürdük. Ayrıca hem özkaynak verimliliği hem de işletme sermayesi verimliliği de artmış gözüküyor ama şu şişiklik meselesi önemli!
BBSK’nun 2018 yılında toplam hasılatı (net satışlar) 987.028.843.202 TL. iken yarattıkları üretici fiyatlarıyla brüt katma değer 230.313.231.411 TL. Kısaca cironun sadece yüzde 23,33'i yani dörtte biri bile değil. Çalış çalış hep bir karış, haybeye! O da brüt! Kişi başına net satış ortalama 1.429.019 TL. iken, kişi başına yaratılan ortalama brüt katma değer ise 333.447 TL. Gerçi satışlarda da dışsatımın yüzde 46,6’sı 117 yabancı sermayeli şirkete ait! Spencer Johnson’un Peynirimi Kim Kaptı kitabını okumak mı gerek ne?

Yaratılan katma değerin 2018’de artışı da 2017’nin çok altında kalmış. Beri yandan hani finansal kapitalizm çağındayız ya, bakalım net katma değerden hangi sermaye kesimi ne almış: ‘ Ödenen faizler / net katma değer oranı’ yüzde 34,4 olmuş iken ‘milli gelir anlamında kâr / net katma değer oranı’ da yüzde 10,9’a düşmüş (2010’daki yüzde 42,5 oranından yani!).
Yok her şey kısmet ile açıklanmaz. Kader de önemli. Toplamda 2K yani Kısmet ve Kader!