18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İsrail'in Suriye oyunları

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Atalarımızdan, herkesi olduğu gibi kabul etmeyi öğrendik. Meselelere insan merkezli ve sınıfsal temelde yaklaşmayı prensip edindik. Söylem ve eylemlerimizle bu felsefeyi içselleştirdik. Farklılığı zenginlik kabul ediyoruz. "Eline, beline ve diline" ilkesini rehber alıyoruz. Çıplak Kralın yüzüne "çıplaksın" demeyi, yalan, dolan ve talan kaynağı olan Siyonizmi, Emperyalizmi ve Vahhabizmi her zaman ve mekânda mahkûm etmeyi görev edindik. Dindara değil dini-darlara, din üzerinden ticaret ve siyaset yapan zihniyetin, masum çocuklardan kafa kesen, ötekinin varlığına tahammül edemeyen, ilahı yeryüzünde sadece kendilerinin temsil ettiğini sanan ruh hastası Frankenstein misali nesiller yaratan, kıbleleri yeşil dolar olan deccal zümresine karşı mücadeleyi ödev biliyoruz. Musevilerin Yahudi olmadığını, Yahudilerin de Musevi olmadıklarını ezilip büzülmeden ifade ediyoruz.

2500 YILLIK NEFRET PEŞİNDE

Siyonist İsrail'in politikalarını mahkûm eden vicdanlı on binlerce Musevi ve duyarlı laik İsrail vatandaşlarının mücadelesine sahip çıkıyoruz. "Çocuk doğurmasınlar diye Filistinli kadınları ve anneleri öldürün" diyen, Filistinlilere fırlatılan füzelerin üzerine küfür ibareleri yazmak için askeri kışlalara çocukları götüren, İsrail'deki IŞİDçileri teşhir ediyoruz.

İsrail, özelde Lübnan ve Filistin'de genelde Arap Dünyası'nda İsrail'i en çok rahatsız eden, politikalarını teşhir eden ve çıkarlarına çomak sokan ülke Suriye'nin kan gölüne dönüşmesinden gayet keyif almaktadır. Hz. Ali'nin Yahudi Heyber mıntıkası ve kalesini ele geçirmesini sindiremeyen Siyonist Yahudilerin genelde Müslümanlardan özelde Ali sevdalılarından haz almadıkları ve Heyber'in intikamını telaffuz ettikleri aşikâr. Siyonistlerin, "Alevi" Esad, Lübnan Hizbullah'ı ve onlarla ortak hareket eden Filistinli kuvvetlere duydukları kin ve nefretin sebeplerinden birisi de, tarihte yaşadığı hezimetlerin sorumlusu olarak bunları görmeleridir. Böyle tarihi kindarlık olur mu? diyenlere Irak işgali esnasında hasıl olan bir olayı anımsatalım: Babil'in Asma Bahçeleri ve İştar Kapısının yapım emrini veren Babil Kralı Nebukadnezar(Arapça: Buhtünnasr) Bağdat ulusal müzesinden çalınarak Tel Aviv'e götürüldü. Yahudiler, bu kralın M.Ö. 6. asırda Yahudi krallıklarını yıkıp Yahudileri sürgün ettiğini iddia ederler. 2500 sene sonra ona karşı duydukları kin ve nefret henüz sönmemiş. 1400 sene önce vuku bulan Hayber kalesi vakasının halen Siyonist-Vahhabi zihinlerde taze olması şaşırtıcı gelmemelidir.

ARKEOLOJİK ARAŞTIRMALAR KANITLIYOR

Siyonist İsrail, 1967'de Suriye'den işgal ettiği ve bölgenin en zengin su kaynaklarına ve tarımına sahip Golan bölgesinden çıkmak istemiyor. Golan yurdunu yüzlerce yıldır vatan bellemiş Suriye Arapları, Türkmenleri, Kürtleri, Çerkezleri ve daha nice renkleri Suriye'nin diğer kentlerine göçe zorladı. Köy ve kasabalarını haritadan sildi. Rusya ve Doğu Avrupa ülkelerinden Golan'a yüzbinlerce Yahudi yerleşimciye on binlerce konut yaptı. Onlarca BM kararına rağmen bu kararlara saygı duymuyor. Eski İsrail savunma Bakanı tek gözlü Moşe Dayan'ın Golan bölgesinde yaptırdığı ve Almanca olarak yayımladığı kitabında ortaya çıktığı gibi bütün arkeolojik kazılarda İbranilere veya Yahudilere ait hiçbir eser bulunmamıştır. Yerleşik olmayan göçebe Bedevi toplulukların, "kalıcı uygarlıklar" kuramayacakları gerçeği bir kez daha tescillenmiş oldu.

Bir Rus Yahudisi İsrail'e göç izni alır. Çıkışta Ruslar bagajını kontrol ederken elbiseleri arasında Lenin'in büstünü bulurlar, sorarlar: Bu nedir?

LENİN BÜSTÜNÜN AKIBETİ

Yahudi: Bu nedir değil, bu kimdir diye sormanız gerekirdi... Bu Lenin'dir, Sosyalizmin temellerini atan, Rus halkına iyilikler getiren... Ben de bunu bereketli günlerin hatırası için yanıma aldım.

Cevaptan memnun olan Ruslar adamı bırakır. Tel Aviv havaalanında gümrük memurları büstü görür ve sorar: - Bu nedir?

Yahudi: Bu nedir değil, bu kimdir diye sormanız gerekirdi. Bu Lenin'dir. Bu deli cani yüzünden Rusya'yı terk etmek zorunda kaldım! Yanıma aldım ki her gün bakıp lanet okuyayım!

-Tamam, bırakırlar ve geçer...

Adam evine gider, büstü büfenin üstüne koyar, gelişi sebebiyle akrabalarına davet verir. Yeğenlerden biri sorar: -Bu kimdir?

Yahudi cevap verir: - Bu kimdir değil, bu nedir diye sorman gerekirdi. Bu gördüğünüz büst, on kilogram yirmi dört ayar altın, vergisiz, gümrüksüz, KDV'siz...

Siyonist İsrail hükümetinin Suriye'ye müdahalesi, IŞİD Kardeşler Örgütü ve terör virüsleri üzerinden vergisiz, gümrüksüz ve KDV'siz sürmektedir.