18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 16°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İşte 28 Şubat tahliyelerinin nedeni

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-

Balyoz ve Ergenekon davaları hükümleri sonrasında ne yalan söyleyeyim, 28 Şubat yargılamalarında da benzer seyirler bekliyordum; zira Balyoz ile Ergenekon'da darbe teşebbüsü iddiası vardı; oysa 28 Şubat için fiili darbe yakıştırmaları yapılıyor.

Derken önceki gün art arda tahliyeler geldi ve 28 Şubat'ın birinci derecedeki sorumluları olarak sunulanlar serbest bırakıldı.

Aynı gün ikinci bir gelişme Poyrazköz davasında görüldü ve orada da tahliye rüzgârları esti!

Peki, bu tabloyu nasıl mı okumalıyız?

1) 28 Şubat yargılamalarına bakan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Balyoz ve Ergenekon'a bakan Silivri Mahkemesi gibi politize olmadığı ve adaleti tecelli ettirdiği şeklinde!

2) Suriye ile sıcak savaş eşiği sürecinde TSK'nın moralini düzeltmek için siyasi iradenin devreye girmesi şeklinde!

3) Tayyip Erdoğan'ın, Abdullah Gül-Fethullah Gülen-Kemal Kılıçdaroğlu ittifakına karşı TSK'yı yanına alma teşebbüsü şeklinde!

Ne dersiniz, sizce hangisi?

Fikret Bila kovulmamanın yolunu buldu!

Eski solcu Fikret Bila kovulmamak için canhıraş çırpınıyor.

Yeni hedefi, sol çizgideki yönettiği gazeteyi yandaş yapmak, yani Milliyet'i AK Milliyet'e dönüştürmek!

Dünkü Milliyet'in manşetini gördünüz, "İşaret Fişeği Böyle Yakıldı" başlığı ile Tayyip'e destansı bir selamlama var!

Aynı şekilde gazetenin internet sayfasında da "ODTÜ'de Türban Protestosu" haberi manşet!

Hadise, ODTÜ'lü öğrencileri avlamak için pusu kuran siyasal İslam'a haklı bir tepkidir ki vallahi orada ben olsam çok daha ötesini yapardım.

Evet, eşikte üçüncü dünya savaşı var ama Fikret'in derdi, Tayyip'le türbana yağcılık!

Fikret, seni yakından tanıyorum. Zülfu Livaneli kadar ilkeli olamaz, yani alın koltuğunuzu diyemezsin ama hiç olmazsa yalakalıkta bir sınırın olsun, yaptığın ayıptır!

CHP'ye kızıyor, büyükelçiyi geri gönderiyor!

Vay efendim, CHP heyeti Mısır'a nasıl gidermiş!

Kıyameti koparıyor Tayyip Erdoğan!

Kendini Sultan görüyor ya, istiyor ki Atatürk'ün kurduğu parti kendine köle olsun ve siyasal İslama selam dursun!

Ama heyhaaaat, bunu söyleyen Tayyip Erdoğan geri çektiği Türkiye'nin Mısır Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı'yı Kahire'ye geri gönderdi.

Pardon ama bu nedir şimdi; hem CHP'ye niye Mısır'a gidiyor diye çatıyorsun, hem durduk yerde geri çektiğin Elçi'ye geri dön diyorsun!

Mısır'da bu aralar İhvan'ın kapatılması dışında bizim duymadığımız olumlu bir gelişme mi oldu da elçi geri gidiyor?

Böylelerine değil ülke, apartman yönetimi bile teslim edilmez ama inanç yani İslam bu gibilerin başa gelmesine ambalaj yapılabiliyor...

En riskli ülke Türkiye!

Dün bir rapor yayımlandı.

Dünyaca ünlü The Economist dergisinde.

Bu dergi önemli; zira küresel para baronlarının medyasıdır.

Şöyle deniliyor:

Türkiye, sermaye girişleri sekteye uğrarsa en kırılgan ülke olur.

Gerekçeler sıralanıyor ki en başta dış ticaret dengesizliğinin sonucu olan cari açık!

Peki, sermaye girmeme riski var mı, var yani FED'in pozisyonu ortada!

Sadece FED değil, Suriye riski ve eşikteki PKK başkaldırısı değil, sermaye girişine, çıkışa katkı yapacak!

Bunun anlamı ne midir?

Türkiye'de uzun zamandır beklenen ekonomik tusunami kapıdadır ve hiç arzulamam ama batık Yunanistan'ın bile gerisine düşeceğiz!..

O gün geldiğinde Tayyip yağcısı Acun'un gazına gelip Yunanistan'a gider ve oradan aday olur mu bekleyip göreceğiz... Malum Acun, "Usta'nın Hikâyesi" belgeselinde Yunanlı taksicinin "Buradan aday olsa seçilir"sözünü aktarmıştı ya!

Obama'ya sunulan rapor!

Kaynak Rus medyası...

Buna göre, Obama'nın Kongre'ye gitmesi demokrasi aşkından değil, CIA ile MOSSAD'ın verdiği rapordan.

CIA ile MOSSAD, ABD Başkanı'nı şöyle uyarmış:

"Suriye; Rusya ama özellikle İran için hayati önemde.

Tahran; Suriye düşerse sıranın kendinde olduğunu görüyor ve savaşı kendi toprağı yerine Suriye'de yapmayı düşünüyor.

Metodu ise saldırıya anında karşı hamledir.

İran Suriye'nin düşeceğini gördüğü an, Hizbullah'ı harekete geçirecek ve kitlesel imha silahlarıyla İsrail'i vuracak ve Türkiye de bu saldırıdan nasibini alacak."

İşte bu rapor Obama'ya fren yaptırdı...

CIA ile MOSSAD şimdi İran'ın böyle bir şeyi göze alıp alamayacağını değerlendiriyor.