25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Kim kazanır? Kimi daha iyi beslersen

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

İlk oyumu Thomas Robert “Tom” Laughlin (Laflin) için kullandım. Kızılderililerin hayatta kalabildiği Güney Dakota bölgesinde doğan Thomas, Hollywood dünyasının aykırı yıldızıydı. Küçük bütçeli “Billy Jack” filmlerinin yaratıcısıydı. Yönetmen, senarist, yazar, oyuncu, psikolog ve siyaset adamıydı. 23 yaşındayken 1954’te tanıştığı okul arkadaşı 22 yaşındaki Kızılderili kökenli Delores Taylor ile evlendi. Öldüğü Aralık 2013’e kadar, 60 sene saygı, sevgi, özveri, mücadele, varlıkta ve yoklukta aynı sette oynadılar, ürettiler, kumpaslara maruz kaldılar, doğayı sevdiler, insanı kutsadılar ve her daim diri bir aşk yaşadılar. Üç çocukları oldu. 2002 veya 2003’te tanıştığım Doğu Perinçek ve sevgili eşi Şule Perinçek’te, ancak kısa bir müddet yoldaşlık yapabildiğim Thomas ve Delores’i gördüm.  

THOMAS VE DELORES 

ABD Başkanlığı için, 1992’de Demokrat Parti aday adayı, 2004 ve 2008’de bağımsız aday oldu. Başkanlık seçimine katılan partilerin aday belirleme startı New Hampshire Vilayetinde verir. ABD Başkanlık seçimlerinin ilk eleme önseçim startı için bu vilayetin tercih edilmiş olmasının nedeni, Sömürge İngiltere Krallığına karşı ABD’nin bağımsızlık savaşında buranın öncü ve merkezi bir rol oynamış olmasıdır. Yugoslav asıllı Amerikalı eşim Ramona bu vilayetten. Çarkıfelek de beni 1987’de Almanya’dan bu vilayete getirmişti. İşte Thomas 1992’de, Demokratik Parti aday adayı ilk önseçimin yapılacağı bu vilayete seçim çalışmaları için gelmişti. Karşısında Bill Clinton ve aslında Demokrat Partinin demokrat olmayan bütün kuvvetleri ile sistemin medyası vardı. Hiçbir liderlik vasfı olmayan saksafoncu “Sliky Bill” (yağ gibi kayan- kaypak) olarak ünlenen Clinton için muazzam bir kampanya yürüttüler.  

İLAHİ ADALET 

Thomas ve Delores’in, ABD halkının en çok ihtiyacı olan herkese sağlık sigortası, Nükleer silahların yasaklanması, adil vergi, bedava eğitim hakkı, bunu nereden buldun? yasası, tekelci ekonomik hegemonyanın yasaklanması, ABD’nin dış müdahalelere son vermesi gibi temel demokratik taleplerle kampanya yürüttük. Halkta müthiş bir umut ve heyecan yarattık. Bu heyecandan korkan parti kodamanları ve sistem olaya el koydu. Thomas’ın önünü kesmek için kendi partisi kumpas kurdu. Tarafsız olması gereken ve “karizmatik liberal” diye pazarlanan Demokrat Parti Başkanı Ron Brown açıkça Clinton’u destekledi. Clinton aday oldu. Başkan olduğunda Ron Brown’ı ödüllendirdi ve Ticaret Bakanı yaptı. Ron Brown’a çok kızmıştık. Makam ve şahsi çıkar için emeğimize çomak sokan Ron Brown’ı Allah’a havale ettik. Allah mazlumun duasını değerlendirmiş olacak ki, 1996’da, Ron Brown ve 34 kişiyi taşıyan ve halen orada ne aradığı muamma olan uçağın Yugoslavya’da düşmesi sonucu uçaktaki herkes ölmüştü.  

HAKLI OLMAK YETMEZ 

Ron Brown’ın ölümü ile ilgili komplo teorileri tedavüle girdi. Ama hiç kimse Kızılderili Thomas’ın, Delores’in, Yugoslav Ramona’nın, benim ve daha nice kişinin umudunu çalan, ahını alan Ron Brown’ın Yugoslavya üzerinde bedel ödeyebileceği İlahi teoriyi akıl edinemedi. Rahmetli Kızılderili Thomas’a, “bu kadar mücadele ettik, emek sarf ettik halkın sevgi ve teveccühünü gördük ama bu sandığa yansımadı” diye şikâyet edince: “Dinle Memet. Meşhur hikâyedir. Kızılderili şef ve torunu arasında geçer. Kötülük mü? İyilik mi kazanacak? diye soran toruna bilge şef: hangisini beslersen oğul, diye yanıtlamış. Bu mücadele uzun soluklu. Halk bize saldıranların, bize kumpas kuranların kiminle aşna fişne olduklarına baksın. Kötülüğü kimin temsil ettiğini görmeye başlar. Bizim ne kadar haklı olduğumuzu anlar. Haklı olmak yetmez. Hakkı koruyacak gücüde yaratacaksın. Onlar hem haksız hem paraya ve silah gücüne sahip. Biz bir ağaç ekerken onlar on kesiyor. Ne zaman ki biz onlardan daha çok eker veya onların ağaç kesmelerini boşa çıkartırsak işte o zaman iyilik kötülüğü yenecektir” demişti. 

Türkiye’de Thomas ve Delores’in siyasi azmi ve ruhunu sunan Perinçek’e karşı piyasaya sürülen yeni bir kitap var. Adı “Aydınlık’tan Kaçanlar”. Kitabı yazan ve katkı sunanlara, Cengiz Çandar’lara, Gülay Göktürklere Abdulkadir Aksulara baktığımda Perinçeklerin ne kadar temiz olduklarını görüyorum. “Aydınlık’tan kaçanların” karanlığa mahkûm olduklarını görüyorum.  

Not: Vatan Partisi, yarın 11 Mayıs günü, Reyhanlı’da vuku bulan terör olayının yıl dönümünde miting düzenliyor. ‘Terör kampları kapatılsın, terör örgütleri sınır dışı edilsin, Suriye’ye terör ihraç edenler cezalandırılsın’ diye haykıracak. Hatay halkının katılımını bekliyor.