18 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

De Gaulle’ün Kıbrıs politikası

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

Kıbrıs üzerine pazarlıkların sürdüğü günlerden geçiyoruz. Emperyalizmin Türkleri adadan sürmek anlamına gelen KKTC’yi tanımama ve Türk Ordusu’nun adadan çıkarılması isteği artık kabak tadı vermeye başladı. Bu planlarını 1963’den bu yana döne döne önümüze koyuyorlar.
​ 2000’li yıllarda Mehmet Ali Talat ve AB rüyasıyla aldatılan Kıbrıslı “Yes be annem”cilerin yerini bugün Mustafa Akıncı’lar almış. Hükümet, iktidar partisi “Başkanlık” derdine düşmüş ve Meclis’teki muhalefet partilerinide bu gündeme mahkum etmiş. Kıbrıs kimsenin umrunda değil. Vatan Partisi Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkanı Emekli Tümamiral Soner Polat’ın gazetemizde konuyu gündeme taşıma çabası da olmasa, olup bitenlerden haberimiz olmayacak.

DE GAULLE’ÜN PAPANDREU VE İNÖNÜ İLE GÖRÜŞMESİ

İki haftadır General Charles de Gaulle ile ilgili yazdım. Bu yazılar için arşivimi gözden geçirirken, 1964 yılında de Gaulle’ün İsmet İnönü ve Yorgo Papandreu’nun Paris görüşmelerinin gizli belgesi ile ilgili bir haberi buldum. Konu Kıbrıs sorunuydu. Belge Fransa Dışişleri Bakanlığı “çok gizli arşivleri” arasında bulunuyormuş. İlk önce 1996 yılında, Kanada’da akademik çevrelere dağıtılan Hellenic Studies dergisinde Jean Katsiapis imzası ile yayımlanmış. Daha sonra Yunan To Vima gazetesinde ve La Tribune hellénique dergisinin 89 ve 90. Sayılarında yayımlanmış.
Görüşme öncesi durum: Aralık 1963’de Rumlar “Akritas” adını verdikleri planı devreye sokmuşlardı. Kıbrıs Cumhurbaşkanı Makarios anayasayı değiştirerek Türklerin temsil haklarını ellerinden almak istiyordu. Türklerin direnişiyle karşılaşan Kıbrıs Rumları, 21 Aralık 1963’te Kıbrıs Türklerine karşı ada çapında katliam başlattı. Adadan kan ve ölüm haberleri geliyordu. Türkler tüm devlet yönetiminden uzaklaştırılmış, böylece Rumlar devleti gaspetmişlmerdi. Adayı Yunanistan’a bağlayacak ENOSİS uygulanmaya başlamıştı. Bunun üzerine Türkiye iki uçağına Kıbrıs üzerinde alçak uçuş yaptırır.
​ Savaş kapıya dayanmıştır. ABD ve İngiltere Paris’i NATO’nun Kıbrıs’a müdahale etmesi konusunda ikna etmeye çalışır fakat de Gaulle buna karşı çıkar. Aynı şekilde Fransa, Mart 1964’te BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs’a “Barış Gücü” göndermesi kararına çekimser oy kullanır. BM Barış Gücü’nün süresi uzatıldığında, Fransa’nın BM Temsilcisi Roger Seydoux uluslararası basına yaptığı açıklamada isim vermeden Rumların Türklere yaptığı haksızlıklara karşı çıkar “rehin alınan ve infaz edilen davranışlar kabul edilemez” der.

PAPANDREU İLE GÖRÜŞME

Fransa Cumhurbaşkanı General de Gaulle İnönü’nden önce 29 Haziran 1964’de Papandreu ile görüşür. Papandreu de Gaulle’e, Zürih ve Lonrdra Antlaşması’nın ihtiyaca cevap vermediğini, Türklerin ayrılma talabine karşı olduklarını söyleyerek çözümün ancak adanın Yunanistan’a bağlanmasıyla (ENOSİS) mümkün olacağını ifade eder.
​ Papandreu’yu dinleyen de Gaulle şöyle cevap verir: “Bugünkü statüyü biz asla desteklemedik (Zürih ve Lonrdra Antlaşması) İngilizler Türkiye, Yunanistan ve Makarios ile beraber bir şeyler yapmaya çalıştı. Bu durum uzun süre devam edemez. Gerçek olan Kıbrıs’ta her zaman Rumların ve Türklerin varlığı.” diyerek çözüme ilişkin düşüncelerini şöyle ifade eder: “Bizim için Kıbrıs yoktur, yüzeysel bir oluşumdur. Zaten, Rumları ve Türkleri karıştırarak uzun süreli bir anlaşmaya varılmasına ben inanmıyorum. Zira Türklerin Yunanistan’ın egemenliğini kabul etmeyeceği tahmin edilebilir. Ayrılığın en mantıklı bir çözüm olacağı görülüyor” der. Papandreu, “Bu çözüm asla gerçekleşmeyecektir” diye cevap verir. Ayrıca de Gaulle, Kıbrıs’ta yaşanan krizin sorumlusunun Makarios olduğunu Papandreu’ya söyler.

İNÖNÜ İLE GÖRÜŞME

İki gün sonra 1 Temmuz 1964 tarihinde de Gaulle İnönü görüşmesi gerçekleşir. İki lider krizin sorumlusunun Makarios olduğunda anlaşırlar. İnönü, tek çözümün iki toplumun ayrılması olduğunu anlatır. De Gaulle, iki yol var der: “birincisi ayrılma yani adanın bölünmesi, ikincisi Enosis yani Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması ve Türklerin haklarının korunmasının ABD, SSCB, İngiltere ve Fransa’dan oluşacak uluslararası bir gücün kontrölüne verilmesi”. De Gaulle birinci yolun daha mantıklı ve basit bir çözüm olduğunu düşünmektedir. İnönü bu görüşmeden de Gaulle’ün bir ikilem içinde olduğunu düşünmekle birlikte, en azından ayrılma fikrine karşı çıkmadığı sonucunu çıkarır.
​ De Gaulle İnönü’den bu görüşmenin gizli kalmasını, basına olumlu bir görüşme yaptıkları doğrultusunda açıklama yapmasını ister. Kıbrıs ile ilgili düşüncelerini zamanı geldiğinde basının öğreneceğini söyler.
O dönem ABD’nin Avrupa üzerindeki hakimiyetine karşı çıkan ve NATO’dan çıkma hazırlığında olan de Gaulle’ün Kıbrıs politikası adada barışın sağlanması, BM ve NATO başta olmak üzere yabancı güçlerin müdahalesine karşı çıkma yönündeydi. De Gaulle’ün 1969 yılında cumhurbaşkanlığından ayrılmasıyla birlikte Fransa’nın Kıbrıs politikası da adım adım değişecektir.