Milletin birliği mi? Başkanlık sistemi mi?
Bayram Yurtçiçek
15 Temmuz Amerikancı FETÖ darbesi bütün milleti birleştirdi. Ay yıldızlı al bayrağımız altında bir aydan fazla süren eylemlerle bütün millet alanlara çıktı. Ülke siyaseti bahar havası yaşıyordu. “Yenikapı” ruhu, ortak ruhi şekillenmemizin adı oldu.
Herşey ne güzel gidiyor derken, 2002 seçimleri öncesi olduğu gibi Bahçeli ortaya çıktı. AKP’nin bile rafa kaldırdığı başkanlık sistemini Türkiye’nin siyaset gündemine yeniden getirdi.
Başkanlık tartışması ile birlikte millet kamplaşmaya ve ayrışmaya başladı. Bahçeli’nin durup dururken neden Başkanlık tartışmasını gündeme getirdiği, soru işaretlerine neden oldu. 2002’de de durup dururken erken seçim için düğmeye basan Bahçeli, AKP’nin iktidar, MHP’nin ise meclis dışında kalmasına yol açtı. Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesindeki rolü de hatırlardadır. Rahmetli EmcetOlcaytu Bahçeli’nin 9 sabıkasını yazıp kitaplaştırmıştı.
Bu yapılanın bir plan dâhilinde yapıldığı kuşkusu herkesin kafasında soru işareti olarak duruyor. Bahçeli’nin bu önerisine en çok, köşe bucak aranan, açığa alınan ve içeri tıkılan FETÖ terör örgütü mensupları memnun olmuştur. Fetöcülerin yanı sıra hendeklere gömülen ve dağların dar edildiği PKK terör örgütü de çok sevinmiştir Bahçeli’nin bu çıkışına.
Artık Bahçeli’ye alıştık. En kritik zamanlarda aldığı tutumlar ve önerilerle tıkanan Amerikancı siyasetlerin önünü açtığını defalarca gördük.
Peki, AKP neden bu önerinin üzerine gözü kapalı atladı. Halk arasında böylelerine sazan denilir. Bir iktidar için en önemli unsur milli birliğin ve beraberliğin sağlanmasıdır. Millet böyle tehlikeli bir ortamda birleşmiş ve kenetlenmişken bu birliği dinamitleyecek önerilere neden rağbet etmiştir AKP. Anlamak mümkün değildir?
Milletin bütün dikkati, “Fırat Kalkanı” operasyonundayken, Musul’un statüsünün nasıl olacağını düşünürken, iktidarın “Başkanlık sistemini” Türkiye’nin ana gündemi haline getirmesi, gaflet ve delalet değilse nedir?
Başbakan Binali Yıldırımın “AKP’de Fetöcü, Bylock’cu yoktur “ söylemi, Başkanlık Sistemi tartışmasının doğrudan bir sonucudur. İçinizde Fetöcü yoktur da İç İşleri Bakanını niye görevden aldınız? Başkanlık için Fetö’ye ve PKK’ya muhtaç olunmuştur.
Bu neye benziyor biliyor musunuz? Vahdettin’in padişahlığını ve Halifeliğini kurtarabilmek uğruna Sevr’i imzalamasına benzemektedir. Siz başkan olabilirsiniz, ama ülke ne hale gelir bilemiyoruz? Sadece şunu hatırlatmakta yarar var. Vahdettin ihanetin karşılığı olarak kendisine bırakılan padişahlığını da Halifeliğini de bu tutumu yüzünden kaybetti.İngiliz zırhlısıyla ülkesinden utanç içinde kaçmak zorunda kaldı. Bizden söylemesi.
