25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Erdoğan kimin karşısına dikilecek?..

Mehmet Faraç

Mehmet Faraç

Eski Yazar

A+ A-

“Türkiye 1923’de Cumhuriyet’e geçerek rejim tercihini yapmıştır. Artık böyle bir meselemiz yoktur. Şu anda ana muhalefetin başındaki zat rejim, mejim diyor ya. Rejim artık 1923’de atılan adımla yoluna devam ediyor. Cumhuriyet’ten geri adım atmaya çalışanlar karşılarında milletimizi bulur, beni bulur...”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaygılı çevrelerin yüreğine su serpmeyi amaçlayan yukarıdaki konuşmayı önceki gün Ankara’daki muhtarlar toplantısında yaptı... Ancak Erdoğan’ın bu sözleri hem derin bir kaygıyı içeriyor hem de şaşırtıcı bir çelişkiyi...

Yani yukarıdaki konuşmayı, düne kadar laikliği her açıdan hedef alan AKP’nin eski genel başkanlarından birinin yaptığını bilmesek, iktidarın “kurbağa teorisi”yle cumhuriyeti tarihin arşivine atacağına yönelik inancımız da azalıverecek!..

Peki, nedir Erdoğan’ın kaygısı?.. Yanıtı basit; Hangi anketçi ayağı havada sözde anketleri açıklarsa açıklasın, çevresindeki hangi AKP’li onu “evet” çıkacağına inandırmaya çalışırsa çalışsın, Erdoğan’ın rejimle ilgili kararlı (!) ve ısrarlı son sözleri referandumun AKP için çantada keklik olmadığını göstermeye yetiyor...

Özellikle ülkeyi sarsan ağır sosyo-ekonomik vahamet de açığa veriyor ki, Erdoğan da AKP de referandumdan çok kaygılı...

Yani iktidar partisi istediği kadar beyaz eşyada vergileri düşürsün, “ranTOKİ” istediği kadar emeklilere ucuz konut vereceğini ilan etsin, Maliye Bakanlığı istediği kadar vergi affını uzattıkça uzatsın AKP’liler içinde bocaladıkları Anayasa değişikliği karmaşasından zaferle çıkacaklarından pek de emin değiller...

Hatta iktidar partisi, 18 yaşındakilere “oy” verme vaadiyle imam hatiplilerden seçmen yaratma çabasına sığınsa da, devlet olanaklarını seçim meydanlarında kullanmak için hazırlansa da, Anadolu’da halkın gündemi ekonomik kriz, sosyal çöküntü, iflaslar, yaşamı durduran döviz kaosu, terör korkusu ve özellikle de “padişahlık mı geliyor” diyenlerin Cumhuriyet’in geleceğiyle ilgili büyüyen endişeleri...

Çünkü imam-hatip furyası, kamudan sonra ilkokula kadar inen türbanın molla-medrese sistemini dayatması, tarikat yurtlarında bitmeyen rezaletler, cemaatlerin FETÖ skandalına rağmen devlete sızmaya devam etmesi, gericiliği hortlatan yasalar, özellikle de laikliği, Cumhuriyet’i ve Atatürk’ü açıktan hedef alan AKP’liler, bürokratlar, onlardan beslenen gazeteci kılıklı kripto hilafetçiler Cumhuriyet’ten yana kitleleri ürkütmeye yetiyor...

MEYDAN OKUYANLAR!..

Yazının başında vurguladığımız Erdoğan’ın “çelişki”si de burada öne çıkıyor zaten...

Evet; ne dedi önceki gün Erdoğan, “Rejim 1923’de atılan adımla yoluna devam ediyor. Cumhuriyet’ten geri adım atmaya çalışanlar karşılarında milletimizi bulur, beni bulur...”

Şimdi geçmişe ve günümüzdeki laiklik düşmanı AKP’lilerin vahim çıkışlarına bakınca, toplum nasıl inansın ki Erdoğan’ın Cumhuriyet’i koruyacağına ilişkin sözlerine?..

Söyler misiniz, Erdoğan’ın bizzat TBMM Başkanlığı’na seçtirdiği ve “abi” dediği İsmail Kahraman, “Yeni Anayasa’da laiklik olmayacak” demedi mi, Atatürk ve Cumhuriyet’i açıktan hedef almadı mı?..

Karşısına mı dikildi Erdoğan bu zatın?.. Kolundan tutup partiden mi attırdı, Atatürk’ün koltuğundan mı indirdi laiklik ve Cumhuriyet düşmanı bu şahsı?..

Söyler misiniz; Kahraman Cumhuriyet’in direği olan laikliği pervasızca hedef alırken, Erdoğan TBMM Başkanlığı koltuğunu işgal eden bu zatın karşısına neden dikilmedi ki?..

Peki, Meclis’teki anayasa değişikliği görüşmeleri sırasında, “Anayasa’nın değiştirilemez maddesini kabul etmek mümkün değildir. Gerekli nisabı, nisapla Anayasa’nın tüm maddeleri değiştirilebilir, hatta Meclis yeni bir anayasa yapabilir” diyen AKP Bursa Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi İsmail Aydın’ın karşısına ne zaman dikildi Erdoğan?..

Başkanlık sistemini öngören anayasa değişikliği teklifiyle ilgili yorum yaparken, “100 yıldan fazladır bu topraklarda vurulan prangaları kurtarmaya Rabbil Âlemin bizi nasiplendirdi. Eminim ki referandum günü sandık başına gidecek olanlar özgürlükle ilgili gelecek olan mutluluğu her adımlarında yaşamış olacaklardır” diyerek açıktan cumhuriyeti ve laikliği hedef alan AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun hezeyanları hakkında ne tepki verdi acaba cumhurbaşkanı?..

SIRADA LAİKLİK VAR...

Peki; “Anayasa’dan sonra sıra hilafete gelecek, Erdoğan başkanlık sistemine geçerse halife olacak, cumhurbaşkanlığı külliyesinde odalarda hilafet temsilcilikleri açılacak” diyen militan AKP’li Abdurrahman Dilipak gibiler karşılarında Erdoğan’ı bulacaklar mı ki?..

Önceki gün, İlim Yayma Cemiyeti’nin Sinop’taki toplantısında, “1930’dan sonrası yılları yok sayıyoruz” diyerek AKP’li yurttaşların da tepkisini çeken AKP kalemşoru Cem Küçük, iktidarın referandum sonrasındaki planını da deşifre etmiş olmadı mı?..

Anlaşılıyor ki Erdoğan, toplumunda rejimle ilgili kaygıların artması nedeniyle iyice paniklemeye başladı ve “başkanlık” propagandasını “Cumhuriyet” üzerinden yürütmeye karar verdi...

Cumhurbaşkanı; yalnızca CHP’lilerin, MHP tabanının, HDP’lilerin, Vatan Partililerin, Saadet Partililerin, diğer siyasi partiler ve kitle örgütlerinin değil, dindar ancak Cumhuriyet yanlısı AKP tabanının da, “rejim mi değişecek, hilafet mi gelecek” şeklindeki endişelerini görüyor olmalı...

Ancak Erdoğan istediği kadar “Cumhuriyet’ten geri adım atmaya çalışanlar karşılarında beni bulur” diyerek kitleleri sakinleştirmeye çalışsın... Ne yazık ki cumhurbaşkanı; Atatürk, Cumhuriyet ve laiklik düşmanları ile kripto hilafetçilerin AKP’nin gizli gündemini deşifre etmesinin karşına bile dikilemiyor...

O halde sözün özü şudur; referandum geçerse hedefte laiklik var... Geçmişte laiklikten verilen tavizler de gelecekte rejimle ilgili son darbenin habercisidir...

Velhasıl siyasette takiyeyi mubah sayanların geçmişteki icraatları, sinsi “kurbağa teorisi”nin üstünü kesinlikle örtemiyor!..