25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 25°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

Vatan Partisi’nin 11. Amiral Soner Polat Kurultayı’nın dikkat çeken uluslararası konuklarından birisi Batı Sahra olarak bilinen Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti’ndendi. Batı Sahra Cumhurbaşkanı İbrahim Gali de Kurultayı bir mesajla selamladı. Peki, neresidir Batı Sahra ve bağımsızlık mücadelesi neden önemli?

Batı Sahra; Afrika Kıtası’nın kuzey batısında, Atlas Okyanusu ile Sahra Çölü arasında kuzeyinde Fas, güneyinde Moritanya, batısında Atlas Okyanusu, doğusunda ise Cezayir yer alıyor. 266.000 km2 yüz ölçümüne ve 603.253 nüfusa sahip Batı Sahra’nın 2049 km sınırının 41 km'si Cezayir, 1564 km'si Moritanya ve 444 km'si Fas ile çevrili. Atlas Okyanusu ile 1110 km'lik sahil şeridi bulunması bu ülkeyi jeopolitik açıdan daha da önemli kılıyor.

Etnik açıdan Batı Sahra’da yaşayanlar Sahrâvî olarak adlandırılıyor. Sahrâvî toplumu kendisini Müslüman ve Arap kimliğiyle tanımlamaktadır.

İki yüz yıl Portekizlerin sömürgesi olan Batı Sahra, Avrupa sömürgecilik tarihinde İngiliz, Fransız ve İspanyol sömürgecileri arasında ilk çatışma alanlarından birisi olmuştur. Batılı sömürgecilerin kendi aralarında giriştikleri rekabetin galibi İspanyollar olmuştur. 1884 yılında düzenlenen Berlin Konferansı sonrasında da İspanya, bölge üzerindeki sömürgeci hâkimiyetini hukuki bir yapıya dönüştürmüştür. Fas ise Fransa sömürgesi altına girmiştir.

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti - Resim : 1

İSPANYOL SÖMÜRGECİLİĞİNE KARŞI MÜCADELE

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra tüm Afrika’da olduğu gibi, Batı Sahra ve Fas’ta bağımsızlık mücadelesi yükselmeye başlamıştır. İspanyol ve Fransız sömürgeciler bu mücadeleleri kanla bastırmışlardır. Bu bastırma harekâtları Fas ve Batı Sahra bağımsızlık ve özgürlük hareketini birleştirmiştir. 16 Kasım 1965’te BM, 2072 sayılı kararıyla İspanyol hükümetine İspanyol Sahrası için 14 Kasım 1960’ta kabul ettiği 1514 sayılı “Sömürge Ülkeleri ve Halklarına Bağımsızlık Verilmesi Bildirgesi”ne uyma çağrısı yapmıştır. Kararda İspanyol hükümetinden bölgede kendi kaderini tayin (self-determinasyon) hakkının acilen uygulanması ve bunun da BM eliyle yapılması istenmekteydi. BM’nin bu çağrıları Batı Sahra’daki milliyetçi hareketleri yüreklendirmiş ve bölgenin bağımsızlığı için 1967’de Muhammed Bassiri’nin liderliğinde Tahrir Hareketi kuruldu. Üç yıl sonra İspanyollar Tahrir Hareketi’nin lideri Muhammet Sidi İbrahim Bassiri’yi idam ettiler.

POLİSARİO CEPHESİ VE SAHRA ARAP DEMOKRATİK CUMHURİYETİ

1972 yılında ülkenin doğusundaki Bukra şehrinde bulunan zengin fosfat yatakları özellikle bölgede hak iddia eden Fas, Moritanya ve İspanya’nın iştahını kabartmış, sürece Cezayir ve Libya da dahil olmuştu. 1973 yılında kurulan Polisario Cephesi (Kızıl Irmak ve Altın Vadinin Kurtuluşu için Halk Cephesi) de İspanya’ya karşı bağımsızlık mücadelesi başlattı.

İspanya, Batı Sahra’yı 1975 tarihli Madrid Antlaşması ile bölgenin idarî sorumluluğunu Fas ve Moritanya’ya devretti. Bölge Fas’la Moritanya arasında paylaşıldı. İspanya çekildikten sonra ABD, Fas’ın Batı Sahra’yı işgalini destekleyerek istihbarat ve silah sağladı. Uluslararası alanda ilk tepki Cezayir’den geldi. Antlaşmanın bölge istikrarını bozacağını ifade eden Cezayir, Polisario’ya desteğini artıracağını ilan etti.

1976’da, Franco'nun ölümüyle yeni bir döneme giren İspanya Batı Sahra’dan çekildiğini ve konunun kendileri için tamamen kapandığını BM’ye bildirdi. İspanya’nın Batı Sahra’dan çekilmesinin ardından Polisario Cephesi 27 Şubat 1976’da Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti’nin (SADC) kuruluşunu ilan etti. Moritanya SADC ile anlaşmaya vararak 1979’da bölgeden çekildi. Fas Moritanya’nın çekildiği güney bölgesini de işgal etti.

Fas ile yapılan çatışmalar devam ederken SADC Hükümeti, 16 Temmuz 1980’de yeni bir siyasi atak yaparak Afrika İşbirliği Örgütü (AİÖ)’ne tam üyelik için başvurdu. Fas’ın karşı çıkmasına rağmen SADC Hükümeti tanındı ve AİÖ’ye egemen devlet statüsüyle katılımı onaylandı. İki yıl sonra 1984’te Fas, üyeliğini askıya aldığını açıkladı.

2016 yılında gelindiğinde Batı Sahra’yı tanıyan ülkelerin sayısı 85’i bulmuştu. Bu ülkelerin 30’dan fazlası Afrika kıtasında yer alıyordu. Suriye ve Yemen dışında hiçbir Arap ülkesi ya da BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesinden herhangi biri Batı Sahra’yı tanımaya yanaşmamıştı. İlerleyen süreçte Fas Krallığı’nın diplomatik hamleleri sonucunda 37 ülke Batı Sahra’yı tanıma kararını geri aldı ve tanıyan ülke sayısı 48’e düştü.

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti - Resim : 2

BM’NİN İKİYÜZLÜ TAVRI

1963 yılından bu yana BM tarafından “kendisini idare edemeyen topraklar (non-self governing territories)” olarak kabul edilen Batı Sahra, Afrika Kıtası’nın tek sömürge ülkesi. BM iki yüzlü politikası yüzünden çözüme bir katkı sunmamıştır. 1991’de kabul edilen ateşkes ile oluşturulan BM’nin Batı Sahra'daki Referandum Misyonu da (MINURSO) bir sonuç vermedi ve nihayet BM gözetiminde gerçekleşen Fas ile Polisario Cephesi arasındaki görüşmeler 2019'dan beri askıya alındı ve Kasım 2020’de ateşkes sona erdi. Polisario Cephesi Genel Sekreteri İbrahim Gali, "Fas ile ateşkes anlaşması resmen iptal edildi. Bunun sonucunda halkımızın meşru haklarını savunmak için savaş eylemleri yeninden devrededir." açıklamasında bulundu.

ABD FAS’I DESTEKLEDİ

Fas’ın stratejik müttefiki olan ABD, Madrid Antlaşması’nı destekleyerek Batı Sahra meselesinde Fas’ı memnun edecek bir çözümden yana olmuştur. ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, bağımsız bir Sahra devletiyle ilgili “ABD, Atlas Okyanusu’nun doğu yakasında yeni bir Angola’ya izin vermeyecek.” demiştir. Saharawi.net internet sitesine göre CIA, yakın zamanda gizliliği kaldırılan yüz binlerce gizli belgede, Fas Kraliyet Ordusu'nun 1970'lerin sonlarında ve 1980'lerin başında Sahra Halk Kurtuluş Ordusu'nun (SPLA) elinde ciddi bir yenilginin eşiğinde olduğunu ortaya çıkardı ve Batılıları ve Arap ülkelerini Fas'taki monarşik rejimi kurtarmak için acilen müdahale etmeleri gerektiğini söylediği ortaya çıktı. Düzinelerce başka belgede, Fransa, İspanya ve Suudi Arabistan'ın Batı Sahra'daki Fas işgal rejimini desteklemede etkili bir rol oynadığını, aksi takdirde Fas ordusunun 1980'lerde aşağılanacağını ve yenileceği ifade ediliyordu.

ABD yönetimi, bugün de Fas’ın Batı Sahra için öngördüğü kendisine bağlı özerklik planını destekliyor. 2020’de ABD Başkanı Donald Trump Fas ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesi haberini duyurarak aynı zamanda Fas'ın Batı Sahra bölgesine olan hakimiyetini de resmen tanıdıklarını belirtmişti. Aynı şekilde Fransa da Fas’ın özerklik planına destek vermektedir. Polisario Cephesi ise Fas’a bağlı bir özerkliği reddediyor ve bağımsızlığı savunuyor.

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti - Resim : 3

CEZAYİR POLİSARİO CEPHESİ’Nİ DESTEKLİYOR

Bölgede SADC’ın en aktif destekçisi Cezayir ve Güney Afrika. Fas’ın 1975’te Batı Sahra’yı ilhakını tehdit olarak değerlendiren Cezayir, bu bölgenin bağımsızlığı için mücadele eden Polisario Cephesi’ni desteklemeye başlamıştır. Böylece Fas’ın artan gücünü dengelemek isteyen Cezayir, ilk iş olarak Batı Sahralı mültecileri kabul etmiş ve Polisario Cephesi’nin Cezayir topraklarında örgütlenip Fas’a karşı faaliyet yürütmesini sağlamıştır. 2016’da SADC Devlet Başkanı seçilen İbrahim Gali ilk resmî ziyaretini Cezayir’e gerçekleştirmiştir. Batı Asya’da Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti, Suriye Arap Cumhuriyeti ve İran İslam Cumhuriyeti SADC’ı tanıyan devletlerdir.

TÜRKİYE’NİN BATI SAHRA POLİTİKASI

Türkiye, Batı Sahra Arap Cumhuriyetini devlet olarak kabul etmemekte fakat Fas lehine de tutum almamaktadır. Çekimser kalıp, sorunun uluslararası arenada çözülmesi gerektiğini ifade eden bir tutum içerisindedir. Nisan 2022’de Fas’ın Türkiye Büyükelçisi Ömer Faruk Doğan, Marochebdo.presse internet sitesine yaptığı açıklamada Batı Sahra için Türkiye’nin Cezayir ve Fas arasında arabuluculuk yapabileceği açıklaması Cezayir’de büyük bir tepkiyle karşılandı. Lecourrier-dalgerie haber sitesi Büyükelçinin "Batı Sahra'daki çatışmanın, Fas ile Cezayir arasındaki kavgadan yararlanılması için suni olarak yaratıldığını” iddia ettiğini belirterek, Cezayir’in hiçbir zaman sorunun tarafı olmadığını, sorunun taraflarının Fas ve Polisario Cephesi olduğunu belirtiyor. Slimane B’nin kaleme aldığı yazıda Büyükelçinin Türkiye’nin tutumuna aykırı bir davranış içinde olduğu ifade ediliyor. Çünkü, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy’un Kasım 2020’de yaptığı açıklamada "Türkiye, Batı Sahra sorununa Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde adil ve kalıcı bir siyasi çözüm bulunulması çabalarını desteklemektedir." dediği hatırlatılıyor.

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti - Resim : 4
İbrahim Gali

BATI SAHRA SORUNU BAĞIMSIZLIK SORUNUDUR

Polisario Cephesinin, Fas’ı destekleyen başta ABD, İsrail ve Fransa olmak üzere Batı emperyalizmine karşı mücadelesi kararlılıkla devam etmektedir. Sahra Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Polisario Cephesi Genel Sekreteri İbrahim Gali yaptığı açıklamada "Polisario Cephesi, yalnızca, emperyalist güçlerin dayattığı hegemonya ve emirlerden uzak, açık ve sağlam temeller üzerinde uluslararası meşruiyetin uygulanmasını istemektedir". Sahra Cumhurbaşkanı, Batı Sahra'nın statüsünün birbirini izleyen Birleşmiş Milletler kararlarında açıkça görüldüğü gibi, "Sahra sorunu, çözümü zorunlu olarak Sahra halkının, sömürgeleştirilmiş tüm halklar ve ülkeler gibi, devredilemez kendi kaderini tayin hakkı ve bağımsızlık haklarını kullanmalarına izin vermek için bir referandum düzenlenmesini içeren bir dekolonizasyon sorunudur." dedi.

BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNE VATAN PARTİSİ SAHİP ÇIKIYOR

Afrika’nın sömürgecilikten kurtulmayı bekleyen son devleti: Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti - Resim : 5
Salama Brahim El Bachir

Vatan Partisi’nin 11. Amiral Soner Polat Genel Kurultayı, uluslararası konukları ve dayanışma mesajlarıyla öne çıktı. Ankara Arena’nın yabancı misafirleri arasında Polisario Cephesi’nin en üst yürütme organı Siyasi Büro (Politbüro) Üyesi Salama Brahim El Bachir de vardı. Kendisi aynı zamanda Batı Sahra’nın en büyük sendika konfederasyonu olan Sahra Genel İşçi Sendikaları Birliği’nin Genel Sekreterliğini yürütüyor.

‘PARTİNİZİN DURUŞUNU TAKDİR EDİYORUZ’

El Bachir, Batı Sahra Cumhurbaşkanı ve Polisario Cephesi Genel Sekreteri İbrahim Gali’nin Vatan Partisi Kurultayı’nı selamlayan mektubunu yanında getirdi. Cumhurbaşkanı Gali, “Partinizin, adil davaların ve ulusal kurtuluş mücadelesinin savunulmasında ortaya koyduğu ilkesel ve sağlam duruşuna yabancı değiliz. Bunun bilincindeyiz ve takdir ediyoruz. Kurultayınızın çok başarılı olacağına ve ülkeniz, bölge ve uluslararası arenada Partinizin sahip olduğu önemi ve mekânı pekiştireceğine dair olan güvenimiz tamdır.” ifadelerini kullandı.

BATI SAHRA ZİYARETİ UFUKTA

Batı Sahra heyeti, Genel Başkan Doğu Perinçek’le yaptıkları görüşmede işbirliğini derinleştirme çağrısı yaptı ve Vatan Partisi heyetini 27 Şubat’ta yapılacak Kuruluş Günü kutlamasına davet etti. Kurultay konuşmalarında Batı Sahra’nın bağımsızlık mücadelesine desteğini birkaç kez dile getiren Perinçek ise daveti büyük bir memnuniyetle kabul ettiklerini ve Vatan Partisi heyetinin Batı Sahra’da olacağını belirtti.

 ÜÇ ÜLKE ÜÇ BAĞIMSIZLIK

Vatan Partisi, Ankara’da yaptığı kurultay vesilesiyle Akdeniz’in güney kıyılarından Karadeniz’e uzanan coğrafyada barışı ve refahı sağlayacak çözüm odaklarını da bir araya getirdi. Türkiye, Rusya ve Cezayir temsilcileri kurultay salonundaydı. Ayrıca bu üç ülkenin bağımsızlığını tanıtmak için çaba gösterdiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Abhazya Cumhuriyeti ve Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti temsilcileri de bir aradaydı. Abhazya Cumhuriyeti, Türkiye Büyükelçisi İbrahim Avidzba’yla diğer büyükelçiler arasında yer aldı.

Vatan Partisi, bu birlikteliği değerlendirerek, bölgenin yükselen üç devletinin, karşılıklı olarak Kıbrıs, Abhazya ve Batı Sahra’yı tanıması için yapılacak çalışmaların temelini attı. Rusya’dan Rodina Partisi ve Batı Sahra Polisario Cephesi, bu öneriyi olumlu bulduklarını ve yetkili kurullarıyla değerlendireceklerini ifade ettiler.

Vatan Partisi’nin Karadeniz-Akdeniz Dostluk ve Barış Planı çerçevesi böylece Cezayir ve Batı Sahra’yı da kapsayacak şekilde genişlemiş oldu.

KAYNAKÇA

Mürsel Bayram, Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti’nin Diplomatik Ontolojisi, Ankara Sosyal Bilimler Üni., Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü

Cantürk Caner ve Betül Şengül, Kuzey Afrika’da Bir Bağımsızlık Mücadelesi Analizi: Polisario Cephesi ve Sahra Arap Demokratik Cumhuriyeti, Dumlupınar Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü

https://www.spsrasd.info/news

https://www.algeriepatriotique.com/