Yandex
15 Kasım 2025 Cumartesi
İstanbul 15°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Avrupa’nın CFR’si: ABD çekiliyor başımızın çaresine bakalım!

Fikret Akfırat

Fikret Akfırat

Gazete Yazarı

A+ A-

Trump döneminde trans-Atlantik ilişkilerin geleceği Avrupa devletleri için en öncelikli konuların başında geliyor. Bir yandan Ukrayna’da savaşın gidişatı diğer taraftan Batı Asya’daki krizler başta olmak üzere dünya genelinde, ABD ile Avrupa arasında Soğuk Savaş ve sonrasındaki dönemin ilişki biçiminden farklı bir düzenin nasıl kurulacağı konusunda geniş tartışmalar yapılıyor. Bu konudaki analizlerden birisi Avrupa dış ve güvenlik siyasetleri üzerine çalışmalar yürüten Avrupa Dış İlişkiler Konseyi’nin (European Council on Foreign Relations: ECFR) web sitesinde yayımlandı. ECFR’nin kıdemli ABD-Avrupa ilişkileri analisti Majda Ruge’nin kaleme aldığı “J.D. Vance’in dış siyaseti: Sınırlama ile kültür savaşının kesiştiği nokta” başlıklı yazıda dikkat çekici değerlendirmeler yer alıyor. ECFR uzmanı, ABD Başkan Yardımcısı’nı oğul Bush’un Başkan Yardımcısı ve neo-conların piri Dick Cheney’den sonraki en etkili başkan yardımcılarından biri olarak tanımlıyor. Şöyle diyor yazar: “Vance, ABD’nin Avrupa ve dünya ile nasıl ilişki kuracağına ilişkin Cumhuriyetçi Partinin yaklaşımında bazı açılardan devrim niteliğinde bir dış siyaset profili çiziyor.”

BAŞKAN YARDIMCISININ DIŞ POLİTİKA DOKTRİNİ

J. D. Vance’i “Dick Cheney’in tam zıddı” diye tanımlayan ECFR uzmanı, ABD Başkan Yardımcısı’nın dış siyaset önceliklerine ilişkin şunları hatırlatıyor:

“Başkan Yardımcısı, ABD’nin askeri güç kullanımına temkinli bir yaklaşımdan yana olduğunu kamuoyu önünde defalarca dile getirdi. Nisan ayında da sızdırılan bir Signal sohbetinde Yemen’de Husilere yönelik ABD saldırılarına karşı çıktığı ortaya çıkmıştı. Ayrıca, Amerika’nın denizaşırı taahhütlerine şüpheyle yaklaşıyor ve Amerika’nın müttefiklerinin güvenlik konusunda bedavacılık yaptığını düşünüyor. Senatör olarak ABD’nin Ortadoğu’daki askeri müdahalelerine karşı çıktı. Bu arada, Trump’ın ikinci başkanlığının başlarında İran ile yeni bir nükleer anlaşmayı desteklemiş ve haziran ayında ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarına karşı çıkmıştı.”

ECFR uzmanı Ruge, Ortadoğu konusunda Vance’in yaklaşımı ile Avrupa’nın siyasetleri arasında bir koşutluk olduğunu, fakat Ukrayna konusunda aynı durumun geçerli olmadığını vurguluyor. Vance’in asıl amacının, “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü pahasına da olsa Rusya ile bir ‘yeniden yapılanma’ sağlamak” olduğunu belirten yazar, Cumhuriyetçi Parti’nin “sınırlamacı” siyaseti savunan kanadındaki üyelerin de aynı görüşte olduğunu kaydediyor.

‘KISA VADELİ PRAGMATİZM UZUN VADELİ KALICILIK’

Yukarıdaki ara başlıktaki niteleme yazara ait. ECFR uzmanı, Vance’in savunduğu siyasetler, Trump’un uygulamalarıyla örtüşmediğinde kısa vadeli olarak faydacı bir yaklaşımla uyum sağladığını fakat uzun vadede kendi siyasetlerini hakim hale getirmeyi başardığını belirtiyor. Vance’in, önümüzdeki dönemde dış siyasette etkisinin artacağını savunan yazar, bunu üç nedene bağlıyor: Birincisi, Vance’in görüşlerinin Beyaz Saray, Pentagon ve Dışişleri Bakanlığı’nın bazı kesimlerini de içeren geniş bir ağ tarafından desteklenmesi. İkinci neden olarak, her zaman tutarlı olmasa da Trump’ın kendisinin de askeri müdahaleleri sınırlama yanlısı olması. Üçüncü neden de, J. D. Vance’in 2028 yılındaki Başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti’deki en güçlü aday olarak öne çıkması.

ECFR uzmanı Majda Ruge, Vance’in bağışçıları üzerinden, askeri sanayi ile değil daha çok bilişim endüstrisinin merkezi olan Silikon Vadisi ile bağı olduğunu vurguluyor. Yazara göre, Avrupa’nın her şeyden önce “ABD’ye olan askeri bağımlılığını azaltarak” J. D. Vance’in başkanlığına göre hazırlık yapması gerekiyor.

Avrupa ECFR ABD