19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Çağdaş ahilik eğitimi

Begümşen Ergenekon

Begümşen Ergenekon

Gazete Yazarı

A+ A-

19 Mayıs 1919’un 103’üncü ve önümüzdeki yıl kutlayacağımız Cumhuriyetimizin 100.  Yılında Ataürk’ün çağdaşlaşma ülküsüne uygun olarak esnaflık ilkelerinin günümüz koşullarına uygun olarak yenilenmesi ve ruhsat almak için zorunluluğu araştırma sonuçlarına göre şarttır. Çünkü günümüzde örgün eğitimle verilen Meslek Yüksek Okulu ve Çıraklık eğitimlerinin müfredatında kurumsallaşmış bir “Meslek Ahlak İlkeleri” dersinin olmayışı nedeniyle üretimden tüketime kadar doğru esnaf ve sanatkârların davranışlarının öğrenilmesi evrensel olmayan yerel adetlere bırakılmaktadır. Çünkü göçler ailelerin, akrabalıkların ve komşulukların; özetle toplumsal dokunun bozulmasına yol açtığı için adetlerin nesilden nesile aktarılmasını zorlaştırmış, dahası engelleyerek kopartmıştır. Dolayısıyla görgü ve bilgi karmakarışık, kısmen yabancı ortamlardan, internet ve sosyal medya gibi doğruluğu ve yetkinliği şüpheli sanal kaynaklardan elde edilmektedir. Bu durum, ahilik geleneği ve iş disiplini konusunda herhangi bir öğrenimden geçmeyen deneyimsiz çıraklık düzeyindeki kişilerin esnaflığa başlaması sırasında bocalamalarına, hizmette kusur etmelerine yol açar. Oysa yurt çapında her meslek dalının gereksinimlerine uygun olarak hazırlanmış Meslek Ahlakı ve İlkeleri Dersleri, söz konusu eğitimin ayrılmaz bir parçası olmalıdır. Bu konuya değinen Aslanderen ve Yeşil (2016:383-400) “Maalesef, ülkemizde bu değerlerin kurumsallaştırılarak yaşatılamayışı problematik bir durumdur. Ahilik kültürünün esnaf ve sanatkârların mesleki yaşamlarına ne kadar yansıtıldığına ilişkin uygulamalı araştırmalara yeterince rastlanılmamaktadır” diyerek yol gösterir ve bu araştırmaların çoğalmasını önerir. Somut verilere atıfta bulunarak “(a) Ahiliği (Mercan ve Oyur, 2012:818)  günümüze yansımalarının bilinçli bir şekilde olmadığına, (b) günümüzdeki esnaf örgütlerinin de eğitime yeterince ilgi duymadıklarına; (c) çırakların işyeri ve mesleki eğitim merkezleri dışında eğitim ortamının bulunmadığına (Özkaya, 2012:255) ve yaptıkları araştırmada ise (d) Ahiliğin ortaya koyduğu  gönlü açık,  kapısı açık, eli açık, gözü kapalı, dili ve beli bağlı olma gibi “değerlerin unutulmaya yüz tuttuğunu” (Karatay 2012:559) vurgularlar. 

Bu bağlamda 20 Eylül 2021’de Ahi Evran Yılı Etkinlikleri kapsamında Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde Ahi Evran Sınıfı Açılış Dersi; Saat 13.00’te Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalış tarafından verilmiştir.

ESNAF VE SANATKÂRLARIN EĞİTİMİNE DAİR KANUNLAR

Ahiliğin amaçladığı ve bir hayat felsefesi olan “insanların en hayırlısı insanlara faydalı olan ve hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalışan olgun insan” artık yitirilmiştir (Ceylan, 2011). Bir başka deyişle cömert, helal kazanç ve herkesçe aranan ilim sahibi, “beğenilen, muteber insan” olma öğretisi artık terk edilmiştir. Oysa bir Ahinin gönlü açık, kapısı açık, eli açık, gözü kapalı, dili ve beli bağlı olmalıdır. Toplumsal yaşamın önemli bir kısmını oluşturan ve mesleki yaşamda karşılaşılan sıkıntıların önemli bir kısmı, meslek erbabındaki değerler kaybından kaynaklanır. Diğer taraftan Ahilik sisteminin birçok ülke tarafından incelenip kendi mesleki sistemlerine uyarlandığı ve Ahilikten kaynaklanan sistemler geliştirdiği söylenebilir. Hasan Pulur’un 21.08.1992 tarihinde olaylar ve insanlar köşesinde yazdığı gibi Almanların meslek eğitimine örnek olarak yüz yıl önce Osmanlı’daki Ahilik Sistemini emsal göstermesi bu yargıyı destekler niteliktedir. 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkâr Meslek Kuruluşu Kanunu'nun, Oda yönetim kurulunun görev ve yetkileri arasında üyelerinin “çalışma konularına giren işlerde gelişmelerini sağlamak ve ihtiyaçlarını karşılamak bakımından, gerekli tedbirleri almak, kurslar düzenlemek ve bu konuda ihtiyaç duyulan tesisleri kurmak üzere genel kurula teklifte bulunmak, bu bilgileri Bakanlık e-esnaf ve sanatkâr veri tabanında güncelleyerek takip etmek (madde 11 bend h) bulunur. Yine aynı kanunun 5. Kısmı olduğu gibi bu eğitimin kapsamı, pratik meslek eğitimi ve denetimine  ayrılmıştır: Madde 71- Bu Kanunun meslekî eğitime ilişkin hükümleri ile 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanununun esnaf ve sanatkâr kesimindeki pratik meslek eğitimini düzenleyen hükümleri Bakanlık, Millî Eğitim Bakanlığı ve Konfederasyonun işbirliği ile bütünlük içinde yürütülür. Esnaf ve sanatkârların meslekî eğitimleri, esnaf ve sanatkârlar meslek kuruluşları ile Millî Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından ortaklaşa planlanır, yürütülür, değerlendirilir ve denetlenir. Madde 72: Eğitimin  Organizasyonu, Madde 73: Meslek Eğitimi Fonu, Madde 74: Meslek Eğitiminin Finansmanı hakkındadır.  Çıraklık eğitimi dışındaki eğitimler genellikle Konfederasyon tarafından yapılır ve daha çok teşkilatın işleyişi ile ilgili değişikliklerin ilgili personele, genel sekreterlere, sicil müdürlerine vb. aktarılması veya mevzuattan kaynaklanan zorunlu eğitimler (Kişisel verilerin Korunması Kanunu, iş sağlığı güvenliği mevzuatı gibi) şeklindedir.  Tabii TESK'in yayın organı “Vitrin” Dergisi de yayınlanan makaleleriyle aydınlatıcı bir eğitim aracı olarak kullanılmaktadır.

ÖNERİLER

“Ahi Evran” (9.4.22), “Meslek Ahlakı Eğitimi” (23.4.22) ve “Kırşehir’de Ahilik” (7.5.22) başlıklı köşe yazılarımın (Bkz. Begümşen Ergenekon, www.aydinlik.com) sonunda yapılması gereken önerilerim şöyledir: 1. Ahilik etkinlikleri sadece bazı kentlerde değil bütün il ve ilçe merkezlerinde yapılmalı ve özellikle kadın esnaflar kolayca görev alabilmelidir. 2. Sertifikalı Ahilik/Mesleki Değerler Kursları açılmalıdır. 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkâr Meslek kuruluşu Kanunu’nun 11. Maddesinin “o” bendi bu konuda yönetim kurulunu görevlendirir. Dolayısıyla Güz ve Bahar dönemlerinde yurt sathındaki Halk Eğitim Merkezlerinde, Esnaf ve Sanatkâr Odalarında, Üniversitelere bağlı Meslek Yüksek Okullarında yapılmalı ve Yüksek Meslek Okullarındaki müfredata da Mesleki Değerler ve davranışı bir ders olarak konulmalıdır. 3. İş yeri açarken Ahilik/Mesleki Değerler Eğitimi Sertifikası, esnaf ve sanatkârların iş yeri ruhsatı alabilmekleri için sahip olmaları zorunlu belgeler arasında olmalı ve görünür bir yere asılmalıdır.

3 Eylül 2022’de görüşmek üzere Gökkuşağı köşe yazılarıma, başka çalışmalarım nedeniyle ara vereceğim sayın okuyucularım. Sağlık ve esenlikle kalınız.
Yazarın Önceki Yazıları Tüm Yazıları