İsyan tutanakları! Büyük Şeytan Taşlaması!

(Diyor ki Allah’ın Aslanı Ali:

Zalim, zulmüne zulüm katıyorsa,

O şeytanın sonu yakındır…

Diyor ki yine, Zülfikar sahibi:

Mazlum ısrarla direniyorsa,

ona zafer günü çok yakındır.)

Arzdan gelen alarmlar, sirenler,

Kimin için çalıyor borular, borazanlar?

Akdeniz kıyılarını dövüp duran,

Bu dalgalar kimi uyandırıyor uykudan?

Topraktan fışkıran vatan şehitleridir,

Dirilip doğrulup savaşa koşuyorlar?

Size soruyorum, ey öncülerin erleri,

İşitsin dünyanın ölüleri, hem dirileri,

İyilik melekleri, kötülük melekleri:

Ezeceğiz hak suretine girmiş katilleri.

Hey kitaplılar, hay kitapsızlar,

Oy insaflılar, vay insafsızlar…

Büyük şeytanı taşlamaya gidiyoruz:

Kalkın, yüreklerinizi uyandırın.

Alalım ellerimize vatan kayalarını,

Fırlatalım suratına zulüm ilahlarının.

Taşlayalım şu zalim kanlı şeytanı,

Yerle bir edelim nükleer putlarını.

Âdem ile İdris’in, uluca Nuh’un,

Ey İbrahim’in oğulları, kızları

Her zulmü, her zaferi yaşamış,

İki dünya resulleri, iyilik elçileri…

Aklın, duygunun, cesaretin erleridir,

Sınırlarda, surlarda nöbetçilerimiz.

Sizin izinizde, sözünüzde diriliriz.

Sizin izninizle yürüdük, geldik,

Bilimin, ilmin sarp kalesine dikildik:

Ulu ant içtik, denizi yaya geçtik,

Katın Cenneti koruyan kılıcı hesaba,

Teslim etmeyeceğiz İsmail’i,

Vermeyeceğiz asla, küresel kasaba.

Hey kitaplılar, hay kitapsızlar,

Oy insaflılar, vay insafsızlar…

Büyük şeytanı taşlamaya gidiyoruz:

Kalkın, yüreklerinizi uyandırın:

Alalım ellerimize vatan kayalarını,

Fırlatalım suratına zulüm ilahlarının.

Taşlayalım şu zalim kanlı şeytanı,

Yerle bir edelim nükleer putlarını.

Ehlibeyt soyları, Asya boyları,

Nemrut’un düzenini yere çalacak:

Kuran’ı papele tebdil eden alçaklar,

Kurulu düzene dayanan dayılar,

Emeğimize, bebeğimize, aşkımıza,

Namusumuza, vatanımıza kadar,

Yılan gibi sokulan dijital canavarlar:

Firavunları ölü denize gömeceğiz.

Hey kitaplılar, hay kitapsızlar,

Oy insaflılar, vay insafsızlar…

Büyük şeytanı taşlamaya gidiyoruz:

Kalkın, yüreklerinizi uyandırın:

Haydin alalım elimize yurt kayalarını,

Fırlatalım suratına zulüm ilahlarının.

Taşlayalım şu zalim kanlı şeytanı,

Yerle bir edelim nükleer putlarını.

Yusuf’u sermaye yapan tacirler,

Musa’yı borsada pazarda satanlar,

Onlar evrenin cellat başlarıdır.

Tahammül yetti, gün karardı kaldı,

Eyüp’ün sabrı kalmadı, bitti tükendi.

Davut’un sapanı kubbeyi deldi:

Hesap günü geldi çattı, yekinin hey…

On lanet Yezit günahı yetmedi de

On bin yeni günah daha eklendi.

Hey kitaplılar, hay kitapsızlar,

Oy insaflılar, vay insafsızlar…

Büyük şeytanı taşlamaya gidiyoruz:

Kalkın, yüreklerinizi uyandırın:

Haydin alalım elimize yurt kayalarını,

Taşlayalım şu zalim kanlı şeytanı,

Fırlatalım başlarına zulüm ilahlarının.

Yerle bir edelim nükleer putlarını.

Oynamaz yerinden İran Fars kayasıdır,

Türkiye insanlığın Türk galaksisi…

Dayanmış sırt sırta Tahran Ankara:

Onlar göğün gönül mızraklarıdır

Yunus Emre, Firdevsi, Hafızı Velisi…

Ya Musa, Davut, İsa, Ya Muhammed..

Haydi geçin en öne, hep birlikte,

Yıkılacak, illa yıkılacak haram kalesi:

Alın kılıçlarınızı ellerinize…

Hey kitaplılar, hay kitapsızlar,

Oy insaflılar, vay insafsızlar…

Büyük şeytanı taşlamaya gidiyoruz:

Kalkın, yüreklerinizi uyandırın:

Haydin alalım elimize yurt kayalarını,

Taşlayalım şu zalim kanlı şeytanı,

Fırlatalım başlarına zulüm ilahlarının.

Yerle bir edelim nükleer putlarını.