19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Macron’un Afrika’da Rusya rahatsızlığı

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçen hafta Afrika’ya 3 günlük bir ziyarette bulundu.

Macron, önce Kamerun sonra da Benin ve Gine Bissau'yu ziyaret etti. Aynı tarihlerde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Afrika turundaydı. Rusya Dışişleri Bakanı 28 Temmuz'a kadar Mısır, Kongo, Uganda ve Etiyopya'yı ziyaret etti.


Macron’un ziyareti, Afrika’da kaybettiği prestijini ve etkisini yenileme ve yeni bir ilişki geliştirme olarak değerlendirildi. Elysee Sarayı, bu ziyareti "Cumhurbaşkanı'nın Fransa'nın Afrika kıtasıyla ilişkisini yenileme sürecine olan bağlılığını" yeniden teyit etmeyi amaçladığı açıklamasında bulundu.


RUSYA’NIN ARTAN ETKİSİ


Macron Afrika ziyaretinde gittiği üç ülkede de Rusya’yı hedef aldı. Mali, sömürgeci Fransa’nın siyasi ve askeri etkisini kırmış ve ülkesinden söküp atmıştı. Fransız emperyalizminden kurtulan Mali her alanda Rusya ile işbirliğine yöneldi.
Afrika ülkelerinin çoğu Rusya’nın Ukrayna operasyonuna karşı olumlu bir tavır aldı. Fransa, Rusya’nın Afrika’da artan etkisinden rahatsızdı.


2000’li yıllarda dünyadaki saflaşma değişmeye başladı. Batı uygarlığının sonuna gelinmişti. Tüm dünyada olduğu gibi, Afrika’da, ABD ve Fransa tahakkümü çöküyor ve bunun yerini Asya’dan yükselen yeni bir uygarlık alıyordu. Çin ekonomik olarak, Rusya da askeri olarak ABD ve Fransa’yı geride bırakmaya başladı.
Artan nüfusu, büyüyen ekonomisi ve petrol, doğal gaz, altın, uranyum, elmas, bakır ve daha birçok doğal kaynaklara sahip olan Afrika ülkeleri, Batı’nın sömürgeci ve emperyalist ülkelerinin yağma ve saldırılarından kurtulma sürecine girdi.


MACRON SÖMÜRGECİ SÖYLEMİNE DEVAM EDİYOR


Fransa Cumhurbaşkanı, Kamerun Devlet Başkanı Paul Biya ile yaptığı basın toplantısında Afrika ülkelerinin Ukrayna ile ilgili Rusya’ya karşı aldıkları tavrı değerlendirirken “Özellikle Afrika kıtasında ikiyüzlülüğü çok sık görüyorum… Bir savaşı nasıl değerlendireceklerini bilmiyorlar." diyerek aşağılamaya kalktı.
Fransa’da adı yolsuzluklarla anılan Macron, basın toplantısında Afrikalılara yolsuzluklarla ilgili ders vermeye kalkarak "Afrika kıtası için bir bela olan yolsuzluk sorunlarının düzenlenmesine yardım etmeliyiz." diye konuştu.


Fransa’nın köklü demiryolu ve tren üreticilerinden Alstom, Hollande döneminde ekonomi bakanı olan Macron tarafından Amerikan General Electric ve Alman Siemens’e peşkeş çekilmişti. Alstom, 2017’de cumhurbaşkanlığı seçiminde Macron’a milyonlarca avro destek sağlamıştı. Aynı dönemde, Amerikan McKinsey’ye Fransa’da vergi kıyağı yapmış ve Uber şirketinin Fransa pazarına girmesini sağlamıştı. Bu her iki şirket de Macron’un seçim kampanyasını finanse etmişlerdi. Fransa’da bu üç olayla ilgili davaların devam ettiğini de söyleyelim. Yolsuzluklar konusunda Afrikalılara ders vermeye kalkan Macron’un yolsuzluk sicili kabarık. Afrika’da var olan yolsuzluklar ayrı bir tartışma konusudur. Bizim sorguladığımız Macron’un Afrikalıya yukardan bakan sömürgeci alışkanlıktır.


LAVROV: ‘KRİZİN
SORUMLUSU BATI’


Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov Mısır, Kongo, Uganda ve Etiyopya'yı ziyaretlerinde Macron ve Batılı liderlerin “enerji ve gıda krizinin sorumlusu Rusya’dır” açıklamalarına yanıt verdi. Bugün yaşanan krizin nedeninin Batı olduğunu ifade eden Lavrov, Uganda’da yaptığı açıklamada “Amerika Birleşik Devletleri'ne…tamamen boyun eğen bir Batı'nın, uluslararası hukuka saygı duymadan kendi çıkarlarını ne zaman ve nasıl geliştireceğine karar verme hakkına sahip olduğuna inandığı bir dünya isteyip istemediğimize karar vermek bize kalmıştır.” dedi.


Lavrov, “Batı sisteminin piyasa ekonomisi, adil rekabet, özel mülkiyetin dokunulmazlığı, masumiyet karinesi... gibi ilkelerin, söz konusu Rusya'yı cezalandırmak olduğu zaman bir kenara atıldığını... Ve hiç şüphem yok ki, eğer gerekirse, onları bir şekilde rahatsız eden başka bir ülkeye de aynı şeyi yapmaktan çekinmeyeceklerini” belirtti.


Dünyada enerji ve gıda krizinin varlığını kabul eden Lavrov, "Evet, Ukrayna'daki durumun gıda piyasaları üzerinde ek bir olumsuz etkisi var. Ancak Rusya'nın Ukrayna'daki özel operasyonu yüzünden değil, yaptırımları açıklayan ve pazarlardaki gıda mevcudiyetini istikrarsızlaştıran Batı'nın kesinlikle yetersiz tepkisi nedeniyle" ortaya çıktığını söyledi.