Yandex
15 Kasım 2025 Cumartesi
İstanbul 16°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Rusya ve Taliban İlişkileri: Rusya’nın Yumuşak Güç Kullanımı

Doç. Dr. Girayalp Karakuş

Doç. Dr. Girayalp Karakuş

Site Yazarı

A+ A-

Taliban 30 yıldır Afganistan siyasetinde önemli aktörlerden birisi olmuştur. Cihadist örgütlerin ABD’ye saldırısından sonra ABD’nin başlattığı cadı avına Taliban’da dâhil olmuş ve iktidardan indirilmişti. 15 Ağustos 2021 tarihinde Taliban’ın ülke yönetiminde söz sahibi olmasıyla birlikte uluslararası ve bölgesel aktörler Taliban’a karşı nasıl bir politika izleyeceği bu aktörlerin önemli diplomatik sorunsalı olmuştur. 

RUSYA’NIN BEKLE-GÖR POLİTİKASI

Rusya, Taliban’ın tarih sahnesine tekrar çıkmasıyla birlikte ilk başta bekle-gör politikası izlemiştir. Taliban’ın kalıcı olduğu anlaşılınca Rusya, ABD’nin Afganistan’da başat aktör olmaması için Taliban ile iyi ilişkiler kurmaya çalışmıştı. 1990’lı yıllarda Rusya, terör ve güvenlik sorunlarından dolayı Taliban ile mekik diplomasisi yapmış ve başarılı da olmuştu. Rusya, Taliban’ın uyuşturucu kaçakçılığı ve terör örgütleri ile arasına mesafe koyması koşuluyla günümüzde Taliban’ı desteklemektedir. Günümüzde Rusya, Orta Asya’yı güvenliği gerekçesiyle ülkelerinin arka kapısı olarak görmektedir. Rus yetkililer, Orta Asya’da ortaya çıkacak kaotik ortamın Rusya Federasyonu’nu da etkileyebileceği saikiyle hareket etmektedir dolayısıyla Afganistan’ı karıştıracak cihadist örgütlerin Orta Asya’ya sızması Rusya için güvenlik tehdidi olarak görülmektedir. İkincisi ABD’nin Afganistan’a yerleşmesi ve üsler kurması Rusya için önemli tehdit. Bu yüzden Rusya Taliban’ın dünyaya entegre olabilmesi için uluslararası platformlarda elinden geleni yapmaktadır. Gerek Rusya gerekse diğer uluslararası aktörler Taliban’ın kurmak istediği sistemi önemsememektedir. Büyük güçler sorunlara reel-politik (ulusal çıkar) açıdan yaklaşmaktadır. IŞİD’in Afganistan’da gücünü konsolide etmesi Rusya’nın çıkarlarına aykırıdır çünkü Rusya devletinde ciddi Müslüman popülasyonu vardır. IŞİD’in Afganistan’da güçlenmesi Rusya’nın Orta Asya’daki çıkarlarını da tehdit edecektir. Rusya terörden arındırılmış bir Afganistan’ı kabul etme eğiliminde olduğu söylenebilir. Rusya Afganistan’ın uluslararası aktörler arasında tanınması için öncülük yaptığı toplantılara Talibanlı yetkilileri de çağırmaktadır. Rusya’nın Afganistan’ı tanıması için en çok çalışan kişi ise Rusya’nın Afganistan Özel Temsilcisi Zamir Kabulov olmuştur. Ancak Rus devlet adamı Sergei Lavrov Taliban devletinin tanınması konusunda acele edilmemesi taraftarıydı. 

BATILILAR YANILDI

Rusya Devlet Başkanı Putin öncelikle Aralık 2024’te Taliban’ı terör listesinden çıkarmış ve nihayetinde Temmuz 2025’te de Rusya, Afganistan’ı resmi olarak tanıyan ilk devlet olmuştur. Ancak bu tanıma karşılığında Talibanlı yetkililer Afganistan’da herhangi bir devletin üs kurmayacağına dair Rus yetkililere söz verdiler. Batılı ülkeler ise Taliban devletinin özellikle insan hakları konusunda zayıf olduğu gerekçesini göstererek Afganistan’ı resmen tanımamakta ısrarlılar. Bu durumda Rusya etkin olduğu BDT ve Şangay İşbirliği Teşkilatı’nda Afganistan’ın tanınması için diplomatik girişimlerde bulunmaktadır. Rusya, Batı’nın Afganistan politikasını başarısız bulmaktadır ve uzun bir süre daha Batılıların Taliban’a tavrının değişmeyeceğini varsayarak Çin ile birlikte Afganistan’ın Moskova-Pekin merkezli bir politika yürütmesini sağlamaya çalışmaktadır. 2022 yılında Rusya’nın Kabil Büyükelçiliği önünde intihar saldırısı meydana gelmiş ve iki Rus diplomatı öldürülmüştü. Bu üzücü olaydan sonra bir süre Rusya-Afganistan ilişkileri olumsuz etkilense de Rusya Afganistan’la ilişkisini kesmemiştir. Bütün bu gelişmeler ışığında Rusya, Afganistan’ı uluslararası topluma kazandırarak prestij de elde etmeye çalışmakta olduğu söylenebilir. Çin ise Afganistan’ı Kuşak Yol Projesine dâhil ederek ticari fırsatları değerlendirme peşinde. Vanda Felbab-Brown gibi Batılı gazeteciler her ne kadar Rusya’nın Afganistan üzerindeki etkisinin sınırlı olduğunu ileri sürse de Rusya’nın Temmuz ayında Afganistan’ı resmen tanıması ile Rusya-Taliban ilişkilerinde eksik inceleme yaptıklarının kanıtı olmuştur. 2024 verilerine göre; iki ülke arasındaki ticaret hacmi 170 milyon dolar, son iki yılda iki ülke arasındaki ticaret hacmi %500 artmıştır. Rus yetkililer ise güncel verilerde iki ülke arasındaki ticaret hacminin 1 milyar dolar olduğunu belirtmektedir. (1) Bu durum iki ülke arasındaki işbirliğinin siyasetten ekonomiye yansıdığını göstermesi bakımından önemlidir.

MOSKOVA FORMATI

7.10.2025 tarihinde Moskova’da bir otelde düzenlenen Moskova Formatı’na Afganistanlı yetkililer de katılmış ve bu toplantıda Rus-Afgan yetkililerin önemli açıklamaları olmuştur. Toplantıda yer alan Lavrov, Afganistan’da uyuşturucu kaçakçılığı ve terör konusunda Afgan yetkililerle hemfikir olduklarını, Batı’nın Afganistan’a düşmanca davrandığını ve Afganistan’da herhangi bir ülkenin üssünün olamayacağını belirtmiştir. Afganistan’ı temsil eden Dışişleri Bakanı Vekili Emirhan Muttaki ise Afganistan’ı ilgilendiren meselelerin Afganlar olmadan çözülmesinin mümkün olmadığını ifade etmiştir. Sonuç olarak Rus ve Afgan yetkilileri ilgilendiren konu kendi ülkelerinin çıkarıdır. Olay ve olguların gidişatına göre; Ruslar Afganistan’da 1979’da sert güçle başaramadığını günümüzde diplomasi yoluyla yumuşak güç kullanarak gerçekleştirdiği söylenebilir.  

KAYNAKÇA

“Rusya ile Afganistan arasındaki ticaret hacminde büyük genişleme yaşandı”, Yeniçağ, 16.05.2024.