20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tarımda planlama

Cengiz Çakır

Cengiz Çakır

Gazete Yazarı

A+ A-

Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olarak gündeme ilişkin soruları yanıtlamış ve değerlendirmelerde bulunmuştur.  Yanlış anlamalardan kaçınmak için Bakanlığın resmi tanıtım sitesindeki konu ile ilgili habere (Bkz.1) dayanarak görüş belirtmek istiyorum.

Sayın Bakan özet olarak şöyle diyor:

“Stratejik ürünlerle stratejik olmayan ürünleri birbirinden ayırt etmeliyiz. Bu, 'muz, domates, salatalık yetiştirilmesin' demek değil. Bunlardan hangileri bizim için vazgeçilmez denildiğinde un bizim için ilk akla gelendir, hakeza yağdır. Şeker, az tüketilir, çok tüketilir ama bunlar bitkisel üretim tarafında olmazsa olmazlarımız. Hayvansal üretim tarafında da et, süt, yumurta diyoruz. Bizim mutlaka stratejik ürünlere ilgi göstermemiz gerek. Un, yağ, şeker gibi stratejik ürünlerle ilgili güzel bir planlama yapacağız. İhtiyacımız olan ürünlerde kendi kendimize yeterliliğimizi sürdüreceğiz.”

Bu arada tahıllara mısır ve pirinci de katmalıyız. Fasulye, nohut ve mercimek gibi yemeklik baklagillerle, patates, soğan ve tütünün de listeye eklenmesi gerektiği kanısındayım.

Kirişci, tarım arazileri ve üreticiye yönelik bir aplikasyon yapacaklarını dile getirerek, “Bir uygulamayla tarlaya ne ekileceğine biz karar vereceğiz ve üreticiyi yönlendireceğiz. Üretici kiralayacaksa da satın alacaksa da oradaki üretim kabiliyetinin ne olduğunu bilerek yapacak. Bunu aynı zamanda sözleşmeli tarımda da kullanacağız.” ifadelerini kullanmıştır.

Bu satırların yazarı uzmanlık alanı “Tarım İşletmeciliği” olan emekli bir öğretim üyesidir.

1. Tarım kesiminin kendi başına planlanması mümkün değildir. Tarım kesimi diğer ekonomik kesimlerle etkileşim halindedir. Planlamanın siyasi irade tarafından saptanacak strateji çerçevesinde bütün kesimleri kapsaması gerekir. Tarım kesimi diğerleriyle uyumlu olması gereken önemli bir bileşendir.

2. Büyük ölçekli (makro) planlama ile işletme düzeyindeki küçük ölçekli (mikro) planlama ayrı ele alınmalıdır. Bakanlık ancak ülke, bölge ve havza bazında makro planlama yapabilir.

3. “Tarlaya ne ekileceğine biz karar vereceğiz” ifadesi yanlış anlamaya yol açar. Teknik olarak da mümkün değildir. Türkiye’de kayıtlı olan 32,5 milyon tarımsal arazi parselinde ne yetiştirileceği nasıl planlanabilir ki?

4. Mevcut ekonomik ve hukuksal çerçeve içinde tarım işletmesinin sınırları içinde söz sahibi çiftçidir. Sonuçlarına katlanacak olan da çiftçi ailesi veya şirkettir. Yasa ve yönetmeliklerle bazı ürünlerin üretimi kısıtlanabilir. Çiftçilere ne yetiştireceğini dayatmaya imkân yoktur. Uygun bir üretim deseni önerilebilir, o doğrultuda destek verilebilir ama zorlama olmaz.

5. Planlama sağlıklı verilere dayanmak zorundadır. Son tarım sayımının üzerinden 20 yıldan fazla zaman geçti. Kaynak mevcudu ve nitelikleri bilinmeden nasıl planlama yapılacak?

6. Planlamada ihtiyaç duyulacak verileri derleyip güncelleyecek bir sistem tasarlanmış olup kısmen de kullanılmaktadır. Tarımsal Bilgi Sistemi (TARBİL) hakkında kısaca bilgi verelim.

Geleneksel tarım kökten değiştiği için planlama zorunlu hale gelmiştir. Tapu dairesi gibi bir yerde resmi işlem yapıldığında veri sisteme otomatik olarak aktarılabilir. Sahada görevlendirilmiş 10 bin personel ellerinde tabletlerle 30 bin köyü izleyerek veri aktaracaklardır. 1200 Robotik gözlem istasyonu, 40 bin yersel duyarga, 2500 fenolojik gözlem yeri, 3000’den fazla yıllık uydu görüntüsü, 2,9 milyon çiftçi, 28 milyon tarım parseli hakkında güncel bilgi derlenmesi planlanmıştır. Kısacası hayatta ne varsa TARBİL’de vardır. Veri güvenliği dahil her şeyi düşünülmüş hayran olunacak bir projedir.

Ulusal Tarım Gıda Birliği Derneği (UTGB) tarafından düzenlenen toplantılarda konu ayrıntıları ile tartışılmıştır. Projenin tasarımcılarından Tarım Reformu Eski Genel Müdürü Sayın Doç. Dr. Gürsel Küsek (Bkz.2) ve İTÜ’den Sayın Prof. Dr. Berk Üstündağ (Bkz.3) projenin gelişim sürecini ve potansiyelini anlatmışlardır.

Verileri oluştuğu yerden alıp kullanılabilir hale getiren bu sistem sayesinde planlama son derece kolaylaşacaktır. Sistem, tarımın ekonomi ilkelerine uygun şekilde yönetimini sağlayacaktır. Değerli bir bilim adamı olan Sayın Bakan Kirişçi yarım bırakılmış olan TARBİL projesini hayata geçirirse yurdumuza en büyük hizmeti yapmış olur.

(1) https://www.tarimorman.gov.tr/Haber/5331/Bakan-Kirisci-Kis-Aylarina-Girerken-Meyve-Sebze-Fiyatlarindaki-Artisi-Onlemek-Adina-Sera-Uretim-Alanlarimizi-Artirmak-Istiyoruz 

(2) https://www.youtube.com/watch?v=vnjCFVMYd4w 

(3) https://www.youtube.com/watch?v=SJFoo3377hM