Yandex
12 Şubat 2025 Çarşamba
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Trump’ın bir hülyası var Bizim var mı?

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

ABD Başkanlık Seçimi’nden üç gün önce 2 Kasım 2024’te “Trump gizli 17’li mi?” yazımızı yayımlamıştık. Seçimden sekiz gün sonra da “Trump içe kapanırsa ABD ölür!” yazımızı neşretmiştik. Her iki yazıyı tekrar okumanızı tavsiye ederiz. Trump, ABD tarihinde seçim kazanmış, sonra kaybetmiş ardından yeniden seçilmiş ikinci, asker veya siyaset kökenli olmayan tek başkandır. Yemin ettiği gün 200’den fazla Başkanlık Kararnamesi imzalayan tek örnektir. Bu kararını seçimi kazandığı gün vermişti. Hangi Başkanlık Kararnamelerini imzalayacağını, içeride ve dışarda hangi adımları atacağını saklamamıştı. “Âlemin en kudretli devletinin başındayım. Bu kudretli devleti benden önceki başkanlar ve Kongre berbat etti. Dünyanın en zeki, en dinamik, en tamahkar, en donanımlı beyinlerine sahip ülkemizi, pazarlarımızı, medyamızı, üreticimizi, sanayicimizi güçsüz ve muhtaç ettiler. Bunu değiştireceğim. İstediğimizi seve seve veya zorla alacağız.” dedi.

ANLAŞMALARDAN ÇEKİLDİ

“İlginç ve farklı olmak harika bir duygu.” diyen Trump, “Dünyanın ve içinde yaşayan halkların sağlığından bana ne! Her devlet kendi sağlığıyla ilgilensin. Beni, ülkemin sağlığı alakadar eder.” zihniyetinden hareketle, Dünya Sağlık Örgütünden çekildi. Dünya iklim değişikliğine sebep olan kötü koşulları düzeltmek ve ortadan kaldırmak için 2015’te imzalanan ve 2016’da yürürlüğe giren Paris İklim Antlaşması’ndan çekildi. Biden’a kaybettiği 2020 seçimlerine ‘hile karıştı’ diyerek Kongre’yi silahlarla basan taraftarlarına af veya hafifletici cezalar içeren kararnameyi imzaladı. “Taraftarlarım korumam altındadır. Bana karşıt tarafta olanların üzerinden asfalt silindiri gibi geçer düzlerim. ABD’yi kurtarmak ve güçlü yapmak ve dünyanın en kudretli, en müreffeh ve alem üzerinde mutlak hegemonyasını tesis etmek için tanrı bana bir vazife verdi. Bu görevi yerine getireceğim. Bana karşı olanlar düşünsün.” diyerek sadece aleme posta koymadı.

“ABD sadece bir erkek ve bir kadından oluşmaktadır.” ifadesiyle LGBT ve benzeri topluluk ve örgütleri, kutsal kitaplar ve malum semavi dinler dışında mevcut olan “i*neler, şeytanlar kiliseleri” gibi mekânlara da savaş açtı. Kovid-19 ve benzeri biyolojik laboratuvarlarda üretilen virüsleri imal eden, piyasaya süren ve panzehri diyerek yüzlerce milyar dolar kâr eden şirketleri de hedefe koydu. Kovid-19 aşısı olmayan ve bu sebeple görevlerini kaybeden askerlerin, devlet personelinin tekrar göreve iade edileceğinin sözünü verdi. Kendini hedef alan medyayı, kendisine kumpas kuran, şantaj yapan, evine girip mahremiyetine tecavüz eden, sahte şahitler ve raporlarla kendisine savaş açan bazı şirketlerin sahiplerinden, FBI, CIA, Pentagon, Yargı gibi kuruluşlarda köklü bir değişime gideceğini, intikam alacağını vaat etti.

‘ABD’NİN VİLAYETLERİ’

Grönland, Kanada ve henüz açıklamadığı birçok Amerika kıtasındaki yeri işgal, sömürge, vilayet, ilhak veya benzeri formüllerle ABD’nin parçası yapacağını söyledi. Amerika kıtasının göbeğine açılan Meksika Körfezi tarih olacak. İsmi Amerika Körfezi olacak. Atlantik Okyanusu’nu Pasifik Okyanusu’na bağlayan Panama Kanalı ABD’nin mülkü ve kontrolü altında olacak. Trump’ın törenine katılan Netanyahu’nun yoldaşı, kafadan kontak Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei, Arjantin’i ABD vilayeti olarak altın tepside sunabilir. Trump, özellikle Venezuela’ya göz dikmiş. Çin, Avrupa, Türkiye, İran gibi ülkelerle yakın ilişkiler içinde olan Amerika kıtası ülkelerin tümüne müdahale edecek.

‘ÖNCE AMERİKA’

Zira “Önce Amerika” söylemi bir Trump buluşu değildir. Amerika kıtasını ABD’nin mutlak ve rakipsiz ön ve arka bahçesi yapmak uğruna bu doktrini Avrupa devletlerine karşı ilk defa sahaya süren Başkan Monroe idi.

İlginç gelebilir ama ikinci başkan “izolasyonist, barışsever ve milletlerin kaderini tayin hakkı” gibi safsatalarla süslenen, Birinci Dünya Savaşı’nın kazananı Başkan Wilson’dur. Trump, ABD’nin içinde bulunduğu derin krizleri, sorunları çözmek için önce evini tanzim etmesi, ardından ön ve arka bahçesini yabancı otlardan arındırması, sonra da krizlerle, savaşlarla boğuşan dünyanın geri kalan kısmına çok daha güçlü müdahale etmesi ve imparatorluğunu tahkim etmesi için 21. yüzyılda 19. ve 20. yüzyılın bayat ama işlevi büyük çözüm formüllerini benimsedi.

ALTIN VE ABD İLİŞKİSİ

ABD’nin kuruluş tarihi ile altın arasında güçlü bir ilişki var. 1783’te 13 vilayet olarak dünya sahnesine çıkan ABD’nin 1898’e gelindiğinde Türkiye’nin 12 katı büyüklüğünde yeni topraklar işgal ederek 50 vilayete ulaşmasının en önemli sebeplerinden birisi de yeni altın sahaları bulma tamahıydı. Şüphesiz ki altın, çağlar boyu önemli, kıymetli, güç sembolü, ticari meta, para ve nadide bir maden olarak tüm alemin cazibesine mazhar olmuştur. Trump’ın önce berberlik yapan Alman asıllı dedesi de bu sıfatlara haiz olmak uğruna altın macerasına katılanlar arasındaydı. Atlantik Okyanusu’ndan Pasifik Okyanusu’na uzanan tehlikeli, çetrefilli ve ölümcül göçün sloganı “Altına Hücum” idi.

Bu hikayenin etkisiyle Trump, “ABD altın çağını yaşayacak!” iddiasında bulundu. Bu çağı yaratabilmek ve yaşayabilmek için altın, elmas, uranyum, enerji kaynakları, elektrikli araçlar, robot teknolojisi, uzay teknolojisi, yapay zeka alanında tekelci bir hegemonya için uğraşacaktır. Roma İmparatorluğu’nun ABD versiyonunu tatbik etmek niyetindedir. Baş tacı ettiği Elon Musk’ın Roma selamı vermesi tesadüfi değildi. Bu selamı Nazi selamı olarak görenler oldu. Bu özel selamın geçmişini Batı zihniyetli veya “Şeyh Google Efendinin” sunduğu açıklamalarla anlatmaya çalışanlar oldu. Doğrusunu merak edenler 10 Temmuz 2024’te kaleme aldığımız “Heil Hitler selamı intihaldir” yazımızı okuyabilirler.

Göçmenler, bizim zengin ve ekran ünlülerini üzen, 157 sene sonra “ABD’de doğum yapan Amerikalı olmayan yabancı ebeveynlerin çocuklarına ABD vatandaşlığı verilmeyecek.” kararından, göçmenler, gümrükler, vergiler ve onlarca kararnameye burada yer vermeyeceğiz. Medyadan ayrıntılı okuyabilirsiniz.

SARI ÖKÜZ FEDA OLSUN

Garip olan, dünyaya açıkça meydan okuyan, tehdit eden, pervasız ve hadsiz konuşan Trump’a karşı alemin 2001’de New York’ta İkiz Kulelere yapılan terör saldırısının ardından Bush Doktrini ile dünyaya meydan okuyan ABD’ye o dönemde takınılan ikircimli, korkak, aman beni sokmayan yılan bin çağ yaşasın mantığı ile bekle ve gör tavrı, bugün Trump içinde arz edilmektedir. Sadece dilsiz ahraz kalmıyorlar, celladının bıçağını yalayan koyun misali, Trump’a başarılar dileyen devlet reisleri el pençe durmuşlar. “İstediğin Sarı Öküz olsun, sana tüm öküzler feda olsun!” zihniyetiyle kendi popolarını, zenginliklerini ve koltuklarını koruyabileceğini sananlara çok kıymetli bir tavsiyede bulunalım:

Firavuna “Nasıl Firavun oldun?” diye sormuşlar, “Bana haddimi bildiren olmadı.” demiş. Moğol Komutan Hülagu’ya “Bağdat’ı, Halep’i, Selçukluyu, Şam’ı nasıl bu kadar kolay işgal edebildin? Bu zaferlerin ardından Filistin’de Ayn Calut'ta nasıl yenilebildin?” sorusuna, “Hükümdarlar şehirlerini ve milletlerini sefil, aciz ve muhtaç bırakmıştı. Hükümdarları bencildi. Kolay alt ettim.” yanıtını verdi. Filistin’de akılları başlarına geldi. Mısır, Suriye ve Anadolu hükümdarları aralarındaki hilafı terk etti. Servetlerini ordularına harcadı. Tek yürek, tek bilek oldular ve yenilmez Moğol ordusunu Ayn Calut’ta perişan ettiler. Bu ibretlik hikayeler bugünkü durumumuza örnek teşkil ediyor mu? Trump’ın bir hülyası var. Bizim var mı?

Not: Bir sonraki yazımızda Trump’ın Colani ve Suriye için aldığı kararlar ile bunun Türkiye ve bölgeye etkilerini değerlendireceğiz.

ABD Trump