29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Yine hüsran

Cenap Yener

Cenap Yener

Gazete Yazarı

GALATASARAY sahasında üç maç üst üste kazanınca, taraftarı ve spor kamuoyu Galatasaray’ın düzeldiği gibi bir hisse kapıldı ama Fenerbahçe karşısında izlediğimiz Galatasaray’da hiçbir değişiklik olmadığı görüldü. Aslında pazar akşamı oynanan derbide Fenerbahçe de ahım şahım oynamadı,  sahada derbinin ismine yakışır bir kalite yoktu.

HER MEVKİDE SORUN VAR

Sarı-kırmızılıların yediği gollere baktığımız zaman her zamanki hataların devam ettiği ve Torrent’in de hiçbir önlem alamadığı görüldü. Muslera dahi formsuz. Orta sahada aynı tip oyuncular olan Berkan ve Taylan’dan Galatasaray’a hiçbir fayda gelmediğini defalarca yazdım. İki futbolcu yan yana oynamasından dolayı eleştiri oklarının hedefi haline geliyor, doğal olarak. Galatasaray’ın orta sahaları yediği ilk golde ceza sahasının dışında oyunu seyrediyordu, halbuki bulunmaları gereken yer golü atan Zajc’ın olması gereken bölgeydi. Hücumda Kerem artık kendine oynar hale geldi. Böyle olunca, Galatasaray, zaten forvetlere orta sahadan da az top geldiği için bu futbol anlayışıyla hiç gol pozisyonu üretemiyor.

Gomis, zaten çok beklenti içerisinde olduğum bir oyuncu değil çünkü yaşlandı ve eski çabukluğunu da her geçen gün biraz daha kaybediyor. Ve ne yazık ki, Galatasaray gençleştirildi derken, biri Babel biri Gomis olmak üzere iki tane 36 yaşındaki adamdan maçı kurtarmasını bekliyoruz.

KARTAL İLE TORRENT ARASINDAKİ FARK

Daha iyi bir kadroya sahip olan Fenerbahçe, bu kadar kırılgan bir takım karşısında kazanmasını bildi haliyle. İrfan Can ile Mert Hakan ise bilhassa Marcao’nun üstüne oynayarak onu oyun dışına çıkarmaya çalıştılar, bu görüntü hoş bir görüntü değildi. Sonuç olarak İsmail Kartal ile Torrent aynı zamanda göreve geldi, birinin takımı 2’nci sıraya çıktı diğeri ise 14’üncülüğe geriledi. Fark ortada.

Galatasaray’ın bu görüntüsü genel kurula da yansıyor. Bir seçim kaosu başladı. Devlet herhalde tarihte ilk defa bir spor kulübünün  genel kurulunu mahkemeye götürüyor. Galatasaray’ı bu hale getirenler utansın diyeceğim ama hiçbiri de utanmıyor. Galatasaray’da halen seçimlere karışan bir dinozor grubu var ve kulüp bu grup tarafından devamlı şekilde yanlışa sürükleniyor. Çok bildiklerini zannediyorlar ama hiçbir şey bilmediklerini, sporla da alakaları olmadığını biliyoruz. Yeni çıkan spor yasasından dolayı da insanlarda aday olma konusunda çekingenlik ortaya çıktı. Çünkü riskleri fazla. Yaptırımları var. Şu anda başkanlığa iki aday var. Eşref Hamamcıoğlu ve Metin Öztürk. Ben iddia ediyorum ki, sadece bu arkadaşlar için değil, dinozorların yönlendirdiği hangi isim gelirse gelsin Galatasaray 6 ayda bir seçim yapar. Parası ve Galatasaray’ı idare edecek aklı olmayanlar kulübü bir basamak gibi kullanmaya çalışıyor. Yazıklar olsun böyle düşünenlere.