Yozgatlı çiftçiyi sosyal demokrasi kurtarabilir mi?
CHP yönetimi, Ekonomi ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i, görevinin ilk günlerinde ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan rahat çalışmasına izin vermez, yeri aslında Ak Parti değil bizim yanımızdır’ yönündeki yorumlarıyla, kollayan bir tutum içerisindeydi.
Son dönemde ise CHP liderliği Mehmet Şimşek’i özel bir hedef olarak belirledi. Bu elbette Şimşek’in ötesinde Türk ekonomisinin hedef alınması kararıydı.
Şu nitelemeler Özgür Özel’e ait: İnsan olarak güvenilir hiçbir yönü yok… Kimse onu adamdan saymasın… İtibarı yerin dibindedir… (25 Mart 2025) ‘Mehmet Şimşek tetikçidir… silahşör… utanmaz… ( 29 Mart 2025)
Dikkat edilirse CHP yönetimi Mehmet Şimşek’i ekonomi programı sebebiyle değil Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturmalardaki konumu sebebiyle eleştiriyor.
DARON ACEMOĞLU’NA SARILAN PARTİ YOZGAT’IN DERDİNE DERMAN OLAMAZ
Ekonomik zorluklar milletimizin şu anda en önemli gündemi. Ak Parti neoliberal siyasetlere yeniden yönelerek tarihi bir hata yaptı. Bu satırlar yazıldığı sırada Ekonomi Bakanı Şimşek, IMF ve Dünya Bankası’nın kapısında, kendi ifadesiyle ‘günde 14 ila 17 ikili görüşme’ yapmak için New York’taydı.
Peki CHP’nin ekonomi programı, Ak Parti’nin izlediği çizgiden farklı mı, New York’un dayattığı programa alternatif mi?
CHP liderliği ekonomi siyasetlerini, ayrıntılı bir şekilde, son olarak 3 Aralık 2022 tarihinde ilan etmişti. Jeremi Rifkin ve Daron Acemoğlu gibi isimlerin baş aktör olarak takdim edildiği toplantıda Batıcı, IMF’ci ve PKK’yı güçlendiren eski açılım döneminin diğer ateşli savunucuları da boy göstermişti.
Sosyal demokrasi Birinci Dünya Savaşı’nda Avrupa işçi sınıfı partilerinin emperyalist sınıflarla uzlaşmasıyla doğdu. Avrupa işçi sınıfının refah, sosyal adalet, eşitlik gibi kendi ihtiyaçları temelinde dillendirdikleri talepleri Türkiye’de de bir süre sonra yankı buldu. 1970’lerden itibaren, Atatürk Devrimi’nin aşınmasıyla birlikte bu çizgi etki alanı yarattı. Tam bağımsızlık, kamuculuk, mazlum uluslarla omuz omuza vererek emperyalizme karşı mücadele etme vurguları geri plana itildi. NATO’culuk, AB’cilik, Batıcılık temel kimlik beyanı haline geldi.
BİREYSEL KAR SİSTEMİ SÖZCÜLERİNİN YOZGAT KÖYLÜSÜ KARŞISINDAKİ KONUMU
Sosyal demokrasi Batı emperyalizmine cepheden karşı çıkmaz, Batıcıdır. Anti emperyalist mücadeleyle şekillenen birleştirici milliyetçiliği benimsemez, küreselleşmecidir. Emperyalist – kapitalist tekellerin sistemini hedef almaz, halkçı devrimciliğin fiilen karşısındadır. Özgür Özel en son BBC ve CNN’de yaptığı konuşmalarla bu çizginin hizmetinde olduğunu beyan etmişti. Bireysel kar sisteminin silahlı örgütü NATO’ya bağlılık bildirenlerin Yozgat köylüsünün çıkarlarını savunma imkanı yoktur.
Bu yüzden Vatan Partisi’nin Üretim Devrimi programının başında, konunun can alıcı yönüne işaret ediliyor ve ‘küresel sermayenin sopalı dayatmaları kararlı bir şekilde reddedilecek, üretici baş tacı yapılacak!’ yazıyor.
(Genç arkadaşlar Emperyalizm ve Sosyal Demokrasi üzerine teoridergisi.com adresinden çok sayıda makaleye ulaşabilir.)