19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Krizden büyük çözümle çıkacağız

Doğu Perinçek

Doğu Perinçek

Gazete Yazarı

A+ A-

Türkiye, son 40 yılın en derin, en sarsıcı krizine girmiştir.

Bu kriz, bizim krizimiz değil, başka deyişle Cumhuriyetin krizi değildir.

Bu kriz, Cumhuriyeti yıkan mafya-tarikat rejiminin krizidir.

Sıcak para diktası çatırdıyor

Sıcak para diktası çatırdıyor. Turgut Özalların, Tansu Çillerlerin, Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Fethullah Gülenlerin tahtları sallanıyor.

"Yıkılacaklar" demiştik, fala bakmadık. Matematik veriler, çıkmaza girdiklerini söylüyordu. İşte yıkılacakları günlere geldik.

Mafya-tarikat kamyonu duvara çarpmak üzere

2014 yılında kapıya dayanan borç: 165 milyar dolar.

2014 yılının beklenen dış ödemeler açığı: 60 milyar dolar.

İkisinin toplamı: 225 milyar dolar!

Dikkat, bir yıllık yakıcı borçtur bu rakam!

Çıkmazın sonuna gelmiş bulunuyoruz.

Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül'ün kamyonu son hızla duvara çarpmak üzeredir.

Sağa sola saparak, frene basarak kurtuluş şansları yoktur.

Kriz, yalnız sıcak para krizi değildir. Gladyo-Mafya-Tarikat rejimi, siyasal yapısıyla, çürüyen toplumuyla, cemaat ağlarıyla, yarattığı bölünme ve dağılmayla krizdedir.

Arslanlı Yol'un büyük kapısı

Türkiye 20. yüzyılın ilk yarısındaki 1908 ve 1920 devrimleriyle bağımsız bir devlet, aydınlanmış bir toplum ve milli bir ekonomi kurdu. Kemalist Devrimi yıkanlar, Türkiye'yi devletsizleştirdi, milletsizleştirdi, vatansızlaştırdı, ordusuzlaştırdı ve boğazına kadar borca batırdı, yoksullaştırdı.

İşte bu sürecin bittiği yerdeyiz.

Şimdi Türkiye'nin önünde büyük bir kapı açılıyor. Arslanlı Yol'da bu büyük kapıya ilerliyoruz.

Kör çıkmazdaki büyük çözüm

Çağımızın yaratıcı aydınlarından Bertolt Brecht'in bu durumlar için söylediği tarihsel özet gündemdedir:

"Büyük çıkış yolları kör çıkmazlarda bulunur."

Sevinçlerle göreceğiz, Türkiye bu derin krizden büyük çözümle çıkacaktır. O çözümün adı devrimdir. Soyadıyla birlikte söylersek: Kemalist Devrimi tamamlamaktır.

Krizin yanıtı tarihsel olarak belirlenmiştir: Bağımsız, halkçı, aydınlanmış Türkiye'yi kuracağız.

Göğü tutan direk

İşçi Partisi'nin Milli Hükümet Programı'nı bu derin krize yanıt olarak hazırladık.

2005-2006 yıllarında bu programa emek veren, partimizin kıdemlilerini saygıyla anıyorum. İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi, Eski Hazine Müsteşarı ve Türkiye'nin Birleşmiş Milletler'deki Ekonomi Temsilcisi Ali Kocatürk ve Türkiyemizin usta maliyecilerinden Arslan Başer Kafaoğlu bugün aramızda değiller ama birikimleriyle, emekçi halka bağlılıklarıyla bizimle birlikteler. Milli Hükümet Programına emek veren bütün arkadaşlarıma, başta Eski Gelirler Genel Müdür Yardımcısı, şimdi Datça Belediye Başkan adayımız Şefik Çakmak olmak üzere teşekkür ediyorum. Ne yoğun çalışmaydı, ne sıcak tartışmalardı onlar.

İşte o program, bugün Türkiye halkının direğidir. Göğü tutan direktir. Mafya-Tarikat rejimi, iktidar sahiplerinin kafasına çökecektir. Ama halkın direği vardır; çözüm vardır ve o çözüm artık Türkiye'nin yakın gündemindedir.

Milli Direnme Ekonomisi

Krize hazır olan tek parti, İşçi Partisi'dir. Milli Direnme Ekonomisi'nin program ve siyasetlerini belirledik. Kadrolarımız görev için mevzidedir. Ayrıca Türkiye'nin kadroları, İşçi Partisi'nin kadrolarıdır.

Bugün Türkiye'yi aydınlığa çıkaracak çözüme ekonomi cephesinden başlıyoruz. Öncelikle Maliye alanındaki çözümler:

- Paranın giriş çıkışı denetim altına alınacaktır. Dolar saltanatına son verilecektir. Komşularımızla ve Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya gibi büyük ekonomilerle milli paralarla ticaret rejimine geçilecektir.

- İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) yeniden düzenlenecek, küresel para operasyonlarıyla dışa kaynak aktarılmasına son verilecektir. Sermaye Piyasası Kurulu'nun yetki ve sorumlulukları, milli ekonominin ihtiyaçlarına göre yeniden belirlenecektir.

- Merkez Bankası güçlendirilecek, bankacılıkta yabancı sermaye denetimine izin verilmeyecek, bankacılık sektörü millileştirilecektir.

- Dış borçlar için yeni takvim yapılacaktır.

- İç borçlar ertelenecektir. Dar ve orta gelirlilerin çıkarları korunacaktır.

- Nereden Buldun Kanunu kararlı olarak uygulanacaktır.

- Türkiye'de yeterince üretilebilecek mallar dışarıdan alınmayacaktır. Yerli üretici korunacaktır.

- Özelleştirmeler durdurulacak, KİT'ler verimli işletilecektir.

- Komşularımızla Batı Asya Birliği kurulacaktır ve her alanda işbirliği yapılacaktır.

- Avrasya'da işbirliği ve ittifak gerçekleştirilecektir. ABD ve AB ile karşılıklı çıkar temelinde, eşit ilişkiler kurulacaktır.

Temenni değil önümüzdeki program

Bu acil çözümler, bir temenni değildir; Türkiye'nin önündeki programdır.

Türkiye'nin ayakta kalması için, halkın geçimini sağlamak için, uygulayacağı program budur!

Diğer seçenekler, dağılma, parçalanma, ekonomik perişanlık ve esarettir.

Çözüm var, çünkü

İşçi Partisi, Milli Hükümetin kuruluşuna önderlik ederek, Türkiye'yi bütünlük, özgürlük ve kardeşlik içinde aydınlığa çıkaracaktır.

Milli Hükümet Programı'nı işlemeye devam edeceğiz.

Çözüm var!

Çünkü İşçi Partisi var!