20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Macron’a seçim tokadı

Ali Rıza Taşdelen

Ali Rıza Taşdelen

Gazete Yazarı

A+ A-

Fransa genelinde yüzde 11 oy alan Macron’un partisi Cumhuriyetçiler, Ulusal Birlik, Sosyalistler ve Yeşillerden sonra ancak 5. sırada kaldı.

2015 Bölge Seçimleri'nde yüzde 30 ile birinci olan Marine Le Pen’in partisi Ulusal Birlik, pazar günü yapılan seçimlerde ancak yüzde 19,3 ile ikinci sıraya yerleşti.

Önümüzdeki yıl yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri için bir test olarak değerlendirilen Bölge Seçimleri Macron’un işinin kolay olmayacağını gösterdi. Bu sonuçlar Marine Le Pen’in de zorlanacağını gösterdi.

FRANSA TARİHİNİN EN DÜŞÜK KATILIMLI SEÇİMİ

Pazar günü birinci turu yapılan Bölge Seçimleri'nin birincisinde Muhafazakar Cumhuriyetçiler (Sarkozy’nin partisi) yüzde 28 oy aldı.Yüzde 16 ile Sosyalistler üçüncü, yüzde 13 ile Yeşiller dördüncü oldu.

Bu seçimlerde en dikkat çeken noktanın, katılım oranının Fransa tarihinin en düşük seviyesinde kalması. Fransızların yüzde 68’si sandığa gitmedi. Seçmenlerin sadece yüzde 32’sinin sandığa gitmesi Fransa gibi 'demokratik' bir ülkede sistemin iflasın eşiğine geldiğini gösteriyor.

Kovid-19 küresel salgınından önce sosyal olaylarla sarsılan Fransa’da işçilerin ve emeklilerin 2 yıl boyunca sokaklarda olduğunu hatırlarsak (Sarı Yelekliler), bu seçimlerde sandığa gitmeyenlerin yüzde 76’sının işçiler ve yüzde 56’sının emekliler olması bir sürpriz değil (Ifop Opinion araştırma şirketi).

SİYASİ PARTİLER YENİ BİR DÖNEME GİRİYOR

Bu seçimler Kovid-19 sonrası siyasi dengelerin allak bullak olacağını gösteriyor. Var olan ekonomik ve sosyal krizin yanında özellikle siyasi partilerin yeniden harmanlanacağı bir döneme giriyoruz.

Macron’un seçilmesinin nedeni, Muhafazakar, Cumhuriyetçiler ve Sosyal Demokrat Sosyalist Parti'nin program açısından aynılaşması, ülke ve halkın sorunlarına çözüm sunmamasından kaynaklanmıştır. Macron 2017 yılında Cumhurbaşkanlığı'na aday olduğunda bir partisi bile yoktu. Macron’un İlerleyen Cumhuriyet Partisi (LREM) son dört yıllık bir süreçte Fransa genelindeki örgütlenmesi zayıftı ama Macron’un bu seçimlerdeki yenilgisinin esas nedeni bu değil. Ağır ekonomik kriz altında ezilen çalışan kesimlerin sorunlarına çözüm getirmek değil, neoliberal politikalarda direnmesi olmuştur.

Hafta sonu pazar günü ikinci turu yapılacak seçimlerin hazırlıkları ve partiler arasındaki ittifak pazarlıkları sürerken, Macron’un 5 bakanının bölge başkanlığı seçimlerinde elenmeleri hükümette önemli değişikliklere gidileceğinin sinyallerini vermeye başladı.

Marine Le Pen, oy kaybını seçimlere katılımın düşük olmasına bağladı ve Fransızlara ikinci turda sandığa giderek vatandaşlık görevlerini yerine getirmelerini istedi.

Bu seçim Cumhurbaşkanlığı seçimleri açısından Cumhuriyetçileri umutlandırdı ama bu partide veya geniş anlamda muhafazakar sağ parti ve gruplarında üzerine anlaştıkları güçlü bir aday yok.