29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Moses is Moses Business is Business

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu Malta Dışişleri Bakanı George Vella ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Suriye rejimi ile işbirliği yapmalarının mümkün olmadığını ve bu yöndeki iddiaların doğru olmadığını söylemiş. Varsayalım ki, son dönemlerde Türk ve Suriyeli yetkililerin Cezayir arabuluculuğunda bir araya geldikleri haberleri bir hayal ürünü olsun.
Varsayalım ki, Türkiye’den Şam’a özel temsilcilerin getirdiği mesajlar bir arzudan ibaret olsun. Varsayalım ki, üst düzey Vatan Partisi heyetlerinin birçok ziyareti sadece vatan ve millet sorumluluğu ile hareket eden öncülerin Türkiye kurumlarından bağımsız faaliyetleri olarak telakki edilsin.
Varsayalım ki, AKP, “mazlum ve kimsesizlerin” sultası olsun. Ve üstlendiği ulvi değerler hasebiyle ekonomik menfaatler pahasına bu ilkelerden taviz vermediğine bir lahza için inanalım. Suriye meselesinde bugüne kadar gösterdiği inatçı dirayeti ve yegâne kaygısının yalnızca, “Suriye rejimi tarafından katledilen mazlum bir halkın yanında tavır almak” ile ilgili olduğunu bir lahza için kabul edelim.
IŞİD ve terör örgütlerinin varlığından Suriye rejiminin sorumlu olduğunu, rejimin bu yapılanmaları sevk ve idare ettiğini, tarihi eserleri Suriye ordusunun yağmaladığını, fabrikaları, şirketleri, buğday silolarını, pamuk depolarını ve Suriye’nin zenginliklerini Suriye rejimine musallat olan zümrenin talan ettiğini, tank, füze ve varil bombalarla Suriye rejiminin halkını katlettiğini, tek günahları demokrasi ve hürriyet istemek olan halkı ablukalarla açlığa mahkûm ettiğini, göçe zorladığını, camileri havaya uçurduğunu, kutsal kitapları yaktığını ve ayakları altına aldığını kabul edelim.
Özetle Suriye sahasında şahit olduğumuz vahşetin sorumlusu iddia ettikleri gibi Esad rejimi olsun. Kendileri ak-pak Müslüman’ı korumak ve yaşatmak için kâfir Alevi Suriye rejimine ve sistemden nemalanan yolunu kaybetmiş Sünni-Hristiyan-Dürzi işbirlikçilerine karşı kutsal bir direniş ve savaş verdiklerini varsayalım.

KONU İSRAİL OLUNCA İLKENİZ YOK
Şimdi pek muhterem Çavuşoğlu ve sultasına soralım: Suriye için göstermiş olduğunuzu iddia ettiğiniz bu örnek davranışınızın, münafık olup olmadığınızın mihenk taşı(ölçücü) İsrail. Ve İsrail konusunda ilkesiz ve münafıksınız. İsrail’den bildiren Erdoğan’ın sınıf arkadaşı, Netanyahu’nun kankası Rafael Sadi, İsrail-Türkiye görüşmelerinde “hepimiz kandırılıyoruz” unvanıyla neşrettiği yazısında, “2010 yılında 2 milyar dolar olan İsrail Türkiye dış ticaret hacmi 2015 yılında 6 milyar dolara yaklaştı önümüzdeki yıllarda hedeflenen rakam 10 milyar dolar. Hani aramız bozuktu diyenlere hatırlatırım. Moses is Moses Business is Business (Musa Musa’dır İş İştir)” demiş.
Hülasası pek muhterem Çavuşoğlu İsrail Kahini, siz bakmayın Türkiye’nin İsrail’e efelendiğine söz konusu rant ve ticaret olduğunda Netanyahu da Erdoğan da hepimizi kandırmaya mahir ustalardır demek ister.
Suriye Kâhini de, Çavuşoğlu’nun mensubu olduğu sulta, Suriye devleti ve halkından er veya geç özür dileyecek, tazminat ödeyecek ve işbirliği yapacak, Moses is Moses Business is Business mantığı ile kandıranları ne Katar’ın dinarı, ne İsrail’in gazı kurtaramayacak demektedir.