20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Moskova sürecinde Çavuşoğlu

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu meslektaşı Kazakistan Dışişleri Bakanı İrlan İdrissov ile 29 Aralık günü Ankara’da biraraya geldi. Basın toplantısı esnasında bir bayan gazetecinin, “Moskova’da yapılacak Suriye toplantısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye bu toplantıya davet edildi mi?” sorusuna, “Suriye Ulusal Koalisyonu Suriye halkının meşru temsilcisidir. Suriye’de Siyasi dönüşümü sağlarken Rusya ve İran dahil hiçbir ülke dışlanmamalı. Herkesin siyasi dönüşümde desteği olmalıdır. Bu nedenle muhalefetle Rusya’nın görüşmesi de doğaldır” açıklamasını yaptı. Ardından kendisine ezberletilmiş veya zorla telkin edilmiş gibi birden hatırladığı tekerlemeyi telaffuz etti: “Esad meşruiyetini yitirmiştir”.

TEKRAR SORUYORUZ!

Sayın Çavuşoğlu’na gazetecinin sorusuna cevap vermediği ve üç cümlelik açıklaması çelişkilerle dolu olduğu için tekrar soruyoruz;

*Suriye kasırgasının en önemli faali ve krizin tam ortasında bulunan Türkiye, Ocak ayının son haftasında Moskova’da yapılacak Suriye toplantısına davet edildi mi? Bu celsede yerini alacak mı? Suriye Ulusal Konseyi sizi temsilen mi masada olacak?

*Suriye Ulusal Konseyi eski başkanı Muaz el-Hatip ve Antep’te inşa ettiğiniz Suriye Hükümeti üyelerinin Tahran ve Moskova’da yaptıkları görüşmelerden bihaber misiniz? Moskova, Suriye toplantısının BM ve ABD’nin “severek” veya “zoraki” desteği ile yapıldığını bilmiyor musunuz? Biliyor ve bu gelişmelerin idrakindeyseniz,  Rusya ve İran dışlanmamalı ne demek? Moskova’yı Rusya’nın değil de, ABD’nin başkenti mi sandınız?

*”Muhalefetle Rusya’nın görüşmesi doğaldır” ne demek? Moskova’da Rusya ve muhalefet mi biraraya gelecek, yoksa Suriye devleti temsilcileri ile Suriye devletinin masaya oturmayı kabul ettiği Suriye muhalefet unsurları mı görüşecek?

*Mısır’dan sonra Kuveyt devletinin de Şam Büyükelçiliğini açmak için nazarınızda “meşru olmayan” Esad’ın hükümeti ile görüşmeler içinde olduğunu biliyor musunuz?

*Meşru kabul ettiğiniz ve 40 senedir aşna-fişne olduğunuz Suriye “Müslüman” Kardeşler Örgütünün dün yayınladığı resmi beyan ile Moskova Suriye toplantısını boykot edeceklerini ve Suriye devletine karşı bütün muhalif kuvvetlerin (IŞİD ve El-Nusra ayrımı yapmadan) “tek bir çatı içinde” yer almaları gerektiğini talep ettiklerini duydunuz mu?

* “Moskova toplantısı, Esad’ın iktidarda daha güçlü kalması ve istihbarat yönetiminin pekişmesi için tezgâhlanmıştır. Suriye devriminin ateşini söndürmek ve yok etmek için tezgâhlanmıştır. Esad, Rusya ve İran’a karşı silahlı mücadele devam etmeli” diyen müttefikiniz bu örgütün beyanlarından bilginiz var mı? Bu beyan Başbakanınız Davutoğlu ve sizin iradeniz ve bilginiz dâhilinde mi yazılmıştır? Cevabınız ‘hayır’ ise, sormaya devam ediyoruz:

TÜRKİYE MOSKOVA’DA OLACAK MI?

*Aşna-Fişne olduğunuz, tek meşru kabul ettiğiniz, Antep’te hükümet kurduğunuz ve en önemlisi uğruna Suriye, Mısır, Suudi ve Katar hanedanlıkları ile kavgalı olduğunuz bu örgütünün sizin “Rusya ve İran dışlanmamalı” açıklamalarınızı hiçe sayan bu beyanlarına bir cevabınız olacak mı?

*Esad meşru ve muhatabınız değilse ve Suriye Ulusal Konseyi, Suriye halkının meşru temsilci ise: Meşru olmayan Esad iktidarının İstanbul Başkonsolosluğu neden halen faaliyettedir? Türkiye’ye remi giriş yapan Suriyelilerden neden Esad hükümetinin tanzim ettiği pasaport ve belgeleri meşru kabul ediyorsunuz? Mersin-Taşucu limanından Esad hükümetinin idaresinde olan Tartus ve Lazkiye limanlarına deniz seferlerini neden yapıyorsunuz? Bu seferlerin Suriye hükümeti tarafından bundan üç hafta önce durdurulması kararına karşı neden hiçbir yaptırım gücünüz olmamaktadır? Bilal Erdoğan’ın gemiciğinin Esad hükümetinin yönetiminde olan Tartus limanına mal taşımasına neden sessiz kalıyorsunuz?

“El-Esed” gayri meşru ise, kankanız Suriye Ulusal Konseyi Moskova’da herhalde meşru “Esad” ile masada olacak. Stratejik derinlik uzmanı Davutoğlu hükümetinin geldiği nokta, “Rejim” kalsın ama “Esad” gitsin durumuna düşmektir. Bir müddet sonra, “biz Esed’i meşru görmüyorduk ama Esad ile görüşülmesi gayet doğaldır” derlerse hiç şaşırmayın. Sahi Türkiye Moskova’da olacak mı?