Nuh’un gemisi

Piyasada yüzen gezen siyasal tahlillere ve öngörülere bakıyoruz: Hava bulutsuz, esinti yok, yaprak kımıldamıyor, deniz dalgasız, ayın ışığı denizin üzerinde uyuyor. Kürekler aheste çekiliyor ve mehtap uyanmıyor. “Canan” denince ilk akla gelen “cananla birlikte uyumak” oluyor. Doğada her şey uyuyor. Aşk da uykuda.

GÖNÜLLER SAKİN SULARDA YATIYOR

Bu sakin ortamda dün ne olduysa yarın da o olacak. Hareketsizlik garantili. Aynı nehirde iki kez, üç kez, beş kez yıkanabilirsiniz. Nehir akmıyor, olduğu yerde duruyor. Nehir hep aynı nehir olacak ve siz de hep aynı sizsiniz. Toplum da aynı toplum. Seçmen aynı seçmen, sandık aynı sandık. Dün ne çıktıysa sandıktan, yarın yine o çıkacak. Emniyet kemerlerinizi çözün, her şey haddinden fazla emniyetli.

Partiler kuruluyor. Sırada yenileri var. Hepsi sakin sularda seyretme beklentisi içinde. Gezinti gemileriyle denize açılıyorlar. Kaptanlar, fırtınada cankurtaran filikalarına herkesten önce binecek yetenekte.

YERALTINDAN GELEN UĞULTULAR

Oysa veriler, çalkantılı bir döneme girdiğimize işaret ediyor.

Borçlanma ekonomisi bitmiştir. Üretim ekonomisine geçilecektir. İstikrar şampiyonu olan AKP dahi, “Yapısal Dönüşüm Programı” ilan etmektedir. İlan edilen şey, istikrarsızlıktır. Laylaylom dönemi arkada kalmaktadır.

Mardin’den Kırklareli’ye, Gazipaşa’dan Trabzon’a, Kayseri’den Ayvalık ve Havran’a kadar üretici yataklarında, tarlada ve bostanda, sanayide ve çarşılarda yerin altından fırtına öncesini çağrıştıran uğultular duyuluyor.

Güney sınırlarımızın ötesinde bombalar patlıyor, ateşler yanıyor. Komşularımızdan barut kokusu geliyor. ABD makamları, artık PKK’ya silah verdiklerini resmî açıklamalarla ilan ediyorlar.

Önümüzdeki dönemin siyasal iklimi ılıman değildir. Ilıman hesaplar tutmayacaktır. İçine girmekte olduğumuz çalkantılarda kömür torbalarının, makarna paketlerinin hiç kimseyi kurtaramayacağı görülecektir. Sakin sular için inşa edilmiş tekneler limana ulaşamayacaktır.

SERT İKLİMDE SİYASET

Siyaset artık sert iklimde yapılacaktır. Manken liderler ve manken partiler dönemi arkada kalmıştır. Hiç kimse fırtınalara süslenerek karşı koyamaz. İmparatoru atından alaşağı etmek isteyen, bin hançer darbesinden korkmayacaktır.

İşçi Partisi, diğer partilerden ayrılıyor. Gelenekleriyle, kadrolarıyla, disipliniyle, tecrübe birikimi ve gençliğiyle fırtınalara göğüs germeye hazırdır.

Türkiyemizi yaklaşan çalkantılardan büyük çözüme çıkarmaya karar vermiş bulunuyoruz. Bu kararı paylaşan her öncü için Nuh’un gemisinde bir yer, bir görev bulunuyor.