25 Nisan 2024 Perşembe
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Öcalan görüntüleri, itirazlar, sorular...

Mehmet Bedri Gültekin

Mehmet Bedri Gültekin

Eski Yazar

A+ A-

İşçi Partisi, 1999 yılında Abdullah Öcalan’la İmralı’da yapılan görüşmenin görüntülerini açıklıyor. Değişik kesimlerden itirazlar, saldırılar var.

Öcalan ile PKK-BDP Cephesi: “Görüntüler montajdır. Abdullah Öcalan’ın şahsında Kürt Açılımı ve Barış sabote ediliyor.”

AKP: “İşçi Partisi Öcalan üzerinden gerçekte Tayip Erdoğan’a saldırıyor. Amaç Kürt Açılımını başarısızlığa uğratmaktır.”

CHP ve etrafındakiler: “Gündem değiştiriliyor.” Cumhuriyet, Sözcü ve Yurt gazeteleri, İP’nin basın toplantılarını esas olarak suskunlukla karşıladılar. Görüntülerin ortaya çıkmasından memnun değiller.

MHP: “Kürt Açılımı”na büyük darbe vuran gelişmeleri sessizlikle izliyor. Yeni Çağ gazetesi görüntülere tek satırla olsun yer vermedi.

Ne yapılmaktadır?

İşçi Partisi Genel Başkanvekili Sayın Hasan Basri Özbey’in de belirttiği üzere, şu veya bu şahsın hedef alınması değildir yapılan iş.

Görüntüler ortadadır. Halkımız, gördüğünü en doğru şekilde değerlendirecek sağduyuya ve bilince sahiptir.

Yapılan iş, özel olarak Kürdümüzün, genel olarak ise bütün Türkiye’nin içine çekildiğiyla göz önüne sermektir. Daha önemlisi milletin birliğini, ülkenin bütünlüğünü, yurtta ve cihanda barışı sağlamaktır.

Kürt sorununun çözümü adına yıllardan beri yapılanların, en sorumlu ağızdan “araçsal konumda” faaliyet göstermekten ibaret olduğu açıklanmaktadır.

Bütün yurttaşlarımız gibi Kürdümüzün de Öcalan’ın bu iftiralarını öğrenme hakkı vardır.

BDP’nin itirazı

PKK-BDP cephesinden gelen itirazlar, çaresizliğin dışavurumundan başka bir şey değildir.

Görüntüler baştan sona ve ham haliyle de İşçi Partisi’nin elinde bulunmaktadır. İP yetkilileri BDP yöneticilerine, istedikleri zaman görüntülerin tamamını verebileceklerini bir mektupla bildirmişlerdir.

CHP’nin rahatsızlığı

Kılıçdaroğlu’nun CHP’si, AKP’nin “Kürt Açılımı”na karşı değildir. Dahası, “Açılım”da AKP’den daha cesur olunması gerektiğini defalarca ifade etmişlerdir.

“Dersim” üzerinden Cumhuriyet’i vurmada Kılıçdaroğlu, Tayyip Erdoğan’dan geri kalmamaktadır.

CHP, aynı AKP ve PKK gibi emperyalist projelerin uygulanmasını olanaksız kılacak bu büyük eylemin başarısını istemiyor. Çünkü Ricciardone’nin sofrasından yönetiliyor.

Halk özgürleşiyor

İşçi Partisi büyük bir gerçeği açıklıyor. Halkımızı aydınlatıyor, özgürleştiriyor. Beynindeki ve kollarındaki zincirleri parçalayarak, kendi kaderine hükmetmesinin yolunu açıyor.

Bizim gibi ülkelerde etnik sorunu silaha başvurarak çözmek isteyen, kaçınılmaz olarak sırtını dayayacağı bir kuvvet arar. Çağımızda bu kuvvet emperyalizmdir.

19. yüzyılın sonlarından bu yana emperyalizm, ezilen dünyada etnik ve dinsel ayrımları derinleştirerek hâkimiyetini kurma peşinde olmuştur.

Öte yandan, etnik veya dinsel küçük hâkimiyet alanları yaratmak peşinde olanlar ise, kendi başlarına baş edemeyecekleri milli devletler karşısında, emperyalizmin “böl ve yönet” politikasında doğal müttefiklerini bulmuşlardır.

Öcalan’ın sorgu görüntüler, bu tarihi örtüşmeyi çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.

Görüntülerin yayınlanması işte bu “işbirliğini” hedef alıyor.

Star gazetesinden Orhan Miroğlu, kendi üslubuyla ve büyük bir üzüntüyle bu gerçeği tespit etti (7 Şubat 2014).

Devrimci Parti’nin gündemi

İşçi Partisi’nin açıklamalarına, “Zamanı mı şimdi?” itirazını yöneltenler de bulunuyor.

Böyle düşünen arkadaşlara “tam zamanı” diyoruz. Devrimci Parti, sistemin dayattığı gündemin peşine takılmaz. Ülkenin en önemli sorunlarının çözümünü hedefleyen kendi gündemini hayata geçirmeye çalışır.

AİHM’de sözde soykırım konusunda elde edilen başarı, kendi gündemini belirleme örneğidir.

Kürt sorununda milli inisiyatif

AKP ve BDP, yerel seçimler öncesinde “Kürt Açılımı”nı sürdürmek konusunda ittifak halindedirler.

“İttifak”ın gerçekte çözdüğü bir sorun yok. Tam tersine alttan alta daha büyük patlamaların koşulları elbirliğiyle olgunlaştırılıyor.

PKK sözcüleri her fırsatta yerel seçimlerden sonra büyük kalkışmaların olacağı tehdidini savuruyorlar.

Güneydoğu’da her geçen gün, ayrı egemenlik alanının tahkimi yolunda atılan adımlar, bu tehditlere ciddiyet kazandırıyor.

Başta Kürtlerimizin olmak üzere, Türkiyemizin başına bir çorap örülmektedir.

İşçi Partisi, İmralı görüntülerini yayınlayarak işte bu oyunu bozuyor.

Gerçeği öğrenerek özgürleşen Kürt, bu tuzağı boşa çıkarmanın en önemli teminatlarından biri olacaktır.