Omuzlarında artık gökteki yıldızlar var

Türk Ordusu, Ergenekon ve Balyoz kumpaslarından büyük kazanımla çıktı. Yalnız hapislere atılanlar değil, görevde olanlar da halkla birleşti. Türk subayı, kendi zihnindeki Atlantik zincirini kırmıştır. Türk Ordusu Mustafa Kemalleşiyor. Bu, Türkiye'nin ufkunu açan çok önemli bir olaydır.

Silivri, Hasdal, Hadımköy'deki tutsaklar adına Emekli Tuğamiral Osman Kayalar'ın okuduğu Ortak Bildiri, Maltepe Kışlası önünde Hv. Kur. Alb. İsmet Çınkı'nın arkadaşları adına yaptığı açıklama, Mamak kapısında Alb. Mustafa Önsel'in sözleri ve Hadımköy, Hasdal, Sincan, Şirinyer kapılarındaki açıklamalar, Türk subayının İstiklâl Savaşı değerlerine kavuştuğunu yansıtıyor. O değerler, kuşkusuz bilinçlerin derinlerinde saklıydı; ama şimdi hayata yön veriyor. Türk Subayı, halkıyla birleşiyor, devrimcileşiyor ve özgürleşiyor.

ATLANTİK DUVARLARI YIKILDI

Silivri duvarlarının yıkılışı, Türkiye'nin önündeki duvarların yıkılışıdır. Halk ile Ordu arasına kurulan NATO duvarları yıkılmıştır. Sistem, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni hizaya getirmek için giriştiği tertipten kendisini silahsızlandırarak çıkmıştır.

Bu saptamaları abartılı bulanlar olabilir. Ancak önümüzdeki yıllar, Türkiye halkı ile Türk Ordusunun kaynaşma yılları olacaktır. Türk Devriminin iki yüzyıllık Millet+Ordu Birliği denklemi yeniden kurulmaktadır. Bu gelişme de gösteriyor ki, Türkiye büyük çözüme ilerlemektedir. Halk ile Ordunun buluşması, büyük kararların eşiğinde bulunduğumuza işaret ediyor.

SUBAYIN HALKIYLA KUCAKLAŞMASI

Dün Adliye koridorlarında bekleyen avukat arkadaşlarımızdan müjdeli haber gelince, hemen görev bölüşümü yaptık. İstanbul, Ankara, İzmir nöbet yerlerine koştu. İstanbul'da Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe kapılarını paylaştık.

Maltepe'de bilinçleri ve yürekleri gibi pırıl pırıl üniformalarıyla, başları dik, kararlı adımlarla çıkan komutanlar büyük coşkuyla karşılandı. Özlenen gün gelmişti. Halk ile Ordunun kucaklaşmasıydı yaşanan. Ve bir duygu seli herkesin yüreğinden koptu.

Hv. Kur. Alb. İsmet Çınkı, Dz. Kur. Albaylar Erdinç Altıner, Fahri Yavuz Uras, Ender Kahya ve Cem Okyay, Maltepe Kışlasının kapısında Türk milletini selamladılar ve söz verdiler: Bayrağı indirtmeyeceğiz ve vatanı böldürtmeyeceğiz!

HALKIN SUBAYA DUYDUĞU SEVGİ VE GÜVENİN NÖBETÇİLERİ

Aynı kararlılık, aynı onurlu ve gururlu duruş, Silivri, Hasdal, Hadımköy, Sincan, Mamak ve Şirinyer kapılarında yaşandı.

Maltepe'den Silivri'ye yetişmek için uçarak gitmek istiyoruz, yollarda sürekli cezaevleri kapılarındaki arkadaşlarla konuşuyoruz. Gönüllerdeki sevincin ötesinde, geleceğe duyulan özlemler birleştiriyor herkesi.

Telefonun tellerinden bile hissediyorsunuz, Nöbet Çadırı bir bayram yeri. Herkes, oğluna, eşine, babasına, kardeşine, arkadaşına, komutanına kavuştu. Hıdır Hokka ve Zeynep Işık ise, halkın Mustafa Kemal'in askerlerine duyduğu sevgi ve güvenin nöbetçileri oldular. Pazar günü Nöbet Çadırı'ndaki büyük buluşmayı iple çekiyoruz.

HALK ONLARLA BİRLİKTE MUSTAFA KEMAL'İN ASKERİ OLDU

Evet Mustafa Kemal'in askerleri, omuzlarındaki yıldızları kaybettiler, ama göklerde herkesin olan yıldızları kazandılar. Kamunun göklerindeki yıldızlar, artık onların yıldızıdır.

Halk ise, onlarla birlikte "Mustafa Kemal'in askeri" oldu.