28 Mart 2024 Perşembe
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Perakende sektörü tıkanıyor!

Mustafa Pamukoğlu

Mustafa Pamukoğlu

Eski Yazar

2001 krizinden sonra dünyadaki bol likiditeden yararlanan en önemli sektörlerin başında perakende sektörü geliyor. Bu sektör geçtiğimiz yıllarda çok önemli bir gelişme gösterdi. 2015 yılında 16 trilyon dolar olan küresel perakende hacminin 2016’da 22 trilyon dolara çıkması bekleniyor.

Perakende sektörü Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olarak 2015 yılında 663 milyar TL’lik bir büyüklüğe sahipti. 2016’da yüzde 10-11 büyüme beklenirken 2018 hedefi ise 880 milyar TL ciroya ulaşmak.

Toplam perakende satışlarının yüzde 62’sini gıda sektörü yapıyor. Sektörün yüzde 67’si geleneksel yüzde 33’ü organize olmuş durumda. Gıda sektöründe geleneksel pazarın payı yüzde 77.

Türkiye’de perakende sektörü AVM odaklı. 2015’te 358 olan AVM sayısı 2016’da açılan/açılacak 44 yeni AVM ile 402’ye ulaşacak. Türkiye’de il başına 5 AVM düşmektedir, fakat henüz AVM olmayan 30’un üzerinde il bulunmaktadır. 2015 sonu itibarıyla GLA (Toplam Kiralanabilir Alan) ortalama 10,5 milyon metre kare iken, 2016–2017 yılları içinde eklenecek 2,3 milyon metre kare GLA’da yüzde 22’lik bir artış olması ve 2018 yılında Türkiye genelinde AVM sayısının 415’e, toplam kiralanabilir alanın 13 milyon metrekareye çıkacağı beklenmektedir.

2015 yılına baktığımızda AVM sayısına göre 103 AVM ile İstanbul birinci sırada. 100 kişiye 27,7 metrekare kiralanabilir alan düşmektedir. Kişi başı kiralanabilir ortalama alan konusunda Ankara 1.sırada yer alırken; Van bin kişiye 8 metrekare ile son sırada bulunmaktadır.

YARATILAN DEĞER

AVM’lerde metrekare başına aylık ciro 703 lira, ortalama 70 lira KDV yaratılmaktadır.

Kiralar döviz bazlı özellikle dolar bazlı olduğundan yaratılan cirodan ödenen kira bedelleri dolar yükseldikçe artmaktadır. Örneğin 150m2 mağazası olan bir işletme 150*703=105.450 TL aylık ciro yaratırken metrekare kirası 50 dolar ise 2,9 TL kurundan 21.750 TL aylık kira öderken şimdi 23.250 TL kira öder hale gelecektir. Yani dolar artıkça kira bedeli de artacaktır.

AVM’LER BOŞALIYOR!

Bütün iyimser beklentiler, hedeflere karşın AVM’ler boşalıyor. Perakende sektörü temsilcileri sıkıntıda olduklarını haykırıyor.

Son 1 yıldır AVM’ler tatsız. Birçok mağaza boşalıyor. Özellikle düşen cirolar ve yükselen kiralar mağazaların boşalmasına yol açıyor.

Yabancı markalar Türkiye’den çıkıyor. Bu da AVM’lerin canlılığına olumsuz yönde etki ediyor.

Terör olayları, turizmde yaşanan kriz, kredi kartlarındaki limitlerin dolması, herkesin borç batağında olması AVM’leri ve cadde mağazacılığını vurmuş durumda.

Yani perakende sektörünün odağı olan AVM’ler de cirolar oldukça düşmüş durumda. Bu da tüketim odaklı bir ekonomik model benimsemiş AKP iktidarının kabusu olmalı. İç talep ve tüketim canlılığı yaratmak eskisi gibi kolay değil.

ÇÖZÜM

Başkanlık tartışmaları ile ülkeyi oyalamamak. Sağlam bir dış politika ile ekonomiye odaklanmak. OHAL süresini uzatmadan kısa sürede tüm soruşturmaları tamamlamak. Piyasaları kaygı ile beklemekten kurtarmak. Para politikası ile her şeyi halledeceğimizi sanmamak. Maliye ve ekonomik politikalara da sarılmak. Yani bilek güreşini, hamaseti, kişisel ihtirasları bırakıp gerçeklerle yüzleşmek... Zor mu? Biz, bu hükümetin bunu yapacak takatinin kalmadığını ve ülkenin yeni yönetim anlayışına ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz...