20 Nisan 2024 Cumartesi
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Peşaver için yas Suriye için terör

Mehmet Yuva

Mehmet Yuva

Gazete Yazarı

A+ A-

Terörizm ve diktatörlük, elektronik sözlüklerin ve Batı merkezli maarifin iddia ettiği gibi Latince veya Fransızca değildir. Her iki kelime de Aramice-Arapça kökenlidir. Buradaki anahtar kelime “Tor” veya doğru telaffuzuyla Arapçadaki “Thor” dur. Anlamı Boğa’dır. Kudret ve öfkenin sembolüdür. İsyan, Sawra-Devrim, Sara, serseri, kargaşa, Toros Dağı, güç, köpürme gibi kelimeler “Thor-Boğa” sözcüğünden türemedir. “Misli el-Thor-Boğa gibi” tabiri, günlük Arapça’da çok inatçı, anlamamakta ısrar eden veya çok güçlü anlamında kullanılır. Raydan çıkmış tren, freni patlamış kamyon misali, kural ve hukuk tanımaz, hasmını yok etmeye odaklı, çıkarlarını her şeyin üstünde ulvi kabul eden, önüne gelene ayırım yapmadan saldıran ve öfke kusan hedefsiz bütün şiddet eylemlerinin özetidir terörizm... Öfkeli ve çılgın boğa misalidir.

DEVRİM DEĞİL TERÖR

Terör çok farklı araçlarla uygulanabilir. Ekonomik abluka, siyasi baskı, askeri işgal, toplu infaz, şiddet, korku, katliam, psikolojik baskı, tecavüz, taşla recim, açık alanda baş kesme ve idam, kalabalık alanlara ama özellikle çocukları hedef alan medreselere yönelik yapılan intihar saldırıları, elde bıçak, pala veya kılıçlarla önüne gelene şiddet uygulama, elinize düşen hasmınıza her türlü fenalığı yapma, sindirme, yoksul ve muhtaç etme, bir bireyi, toplumu veya devleti terörize ederken kullanılan metotların bazılarıdır. Bu araçların tümü Suriye’de uygulamaya konuldu. Suriye’deki etkin-silahlı “muhalefetin” karakteristik özelliği Dini-Dar ve harami olmasıdır. Bu haliyle Suriye sahasında şahit olduğumuz olayın bir “devrim” olmadığını aksine bir karşı-devrim hareketi olduğunu ortaya koyduk. Suriye’nin güllük gülistanlık olmadığı fikrine amenna dedik, köklü reformlara ihtiyacı olduğunu ifade ettik. BOP’a, BİP’e ve Yeni Osmanlı tehlikesi ve maceraperestliğine dikkat çektik. Piyasaya sürülen çok kimlikli cani ve harami şebekelerin, Suriye ve halkı için bir korkunç facia olduklarını söyledik. Özetle Suriye’deki hadise, başında ABD, İsrail ve Batı merkezli tamahların mevcut olduğu, Suudi, Katar ve kanlı petro-dolar milyarları ile finanse edilen, Türkiye’de özel holdinglerin de içinde yer aldığı NATO-Gladyo yapılanmasının aktif-yüklenici, AKP iktidarının alt-yüklenici olarak kullanıldığı, Dini-Dar ve harami dünya Münafık Kardeşler Örgütleri ve türevleri eliyle uygulanan bir yıkım ve yok etme hareketidir.

PAKİSTAN’DAKİ SALDIRI

Pakistan’ın Peşaver kentinde, özellikle asker ve sivil kurumlarda görevli ailelerin çocuklarının devam ettiği medreseye yönelik Dini-Dar Taliban organizeli intihar saldırıları sonucu 150’ye yakın öğrenci ve öğretmenin hunharca katledilmesi, onlarcasının yaralanması ve 500’e yakın çocuğun halen canilerin elinde rehin olması hadisesini lanetlemeye kelimeler aciz kalır. Sayın Davutoğlu bu olayın ardından Türkiye’nin bir günlük yasını ilan etmiş. Sayın Davutoğlu, Suriye sahasına sürülen toplama kankaları Dini-Darların intihar saldırılarının, rastgele atılan havan toplarının, tüpgazların başlık olarak kullanıldığı cehennem füzelerinin kaç anne ve babayı yok ettiğini, kaç cami, kilise, makam, medrese, üniversite ve pazar yerini kan gölüne çevirdiğini, yüzlerce öğrenci ve onlarca bilim adamını katlettiğini biliyor. Yas ilan edeceğine aksine bu terörü kınayan bir tek ifadesi olmamıştır.

TEPKİLERİN ÖNEMİ YOK

Sayın Esad ve yönetimi sizi rahatsız ediyor, tekerinize çomak sokmuş ve hatta haklı sebepleriniz de olabilir. Suriye devleti ve ordusunun terörle mücadelesini aşırı ve hatta kabul edilemez bulabilirsiniz. Adil, vicdanlı ve dengeli yönetici, Suriye devletini eleştirirken, dini-dar cani ve harami şebekelerin terörünü de kınar, ölen çocukların yasını tutar. Bu sebeple Paşever cinayeti sebebiyle ilan ettiğiniz yasın değeri yoktur. Bu sebepledir ki, İsrail’in Filistin katliamlarına, El-Aksa’ya botlarıyla girmesine karşı ortaya koyduğunuz tepkilerin önemi ve ağırlığı yoktur. Çünkü siz Suriye imtihanında sınıfta kaldınız. Çünkü Siz Suriye’de işlenen cinayeti ve talanı önlemediniz, aksine ateşe benzin döktünüz. Suriyeli, Filistinli, Peşaverli çocukların yasınıza ihtiyaçları yok. Dini-Darlarla olan muhabbetinizi bitirin, daha çok çocuğun canı yanmasın başka ihsan istemezler. Yapmazsanız, bir gün gelir o çocukların ahı arşa ulaşır ve arşa ulaşan talepler muhakkak yerini bulur.