PKK’dan ne bekliyordunuz?

Yirmi yıldan fazladır gazete köşelerinde yazdım; kitaplarımda vurguladım: PKK; 1970’lerde Amerika’ya karşı direnen Türk-Kürt devrimcilerini bölmek için kurdurulmuş bir terör örgütüdür. Temel hedefi de Kürdistan isimli bir devlet kurmaktır. Bölgedeki Kürt gençlerini Kürdistan hayali ile kandırıp dağa çıkarmıştır. Bu hedefe varmadan asla silah bırakmaz... 100 yıl önceki Kürt Teali Cemiyeti’nin devamı olan PKK’nın arkasında sadece komşumuz olan ülkeler değil; baştan başa Avrupa ve ABD bulunmaktadır. Bu yüzden PKK sadece PKK değildir; Batı sömürgeciliğinin silahlı öncü koludur. PKK’nın kurdurduğu partiler adlarını “demokrasi, barış, toplum, halklar” gibi kelimelerle süsleyerek kendini gizlemektedir. Bunları Öcalan İmralı’dan yönetmektedir. PKK sıkışınca bir adım geri atar; siyasetçileri kandırır ve iki adım ileri gider. Bu ayrılıkçı örgütlerin tarihini merak edenler; “Dersim İsyanları ve Seyit Rıza Gerçeği” isimli eserimizin (Kripto Yayınları) Kürtçü Örgütler bölümüne bakabilirler.
ÖZERKLİK: KÜRDİSTANPKK’nın yürüttüğü kanlı terör ortadayken, başını akademisyen unvanlıların çektiği cahil takımı; televizyonlarda PKK sözcüsü gibi konuştular. Bunlar, “Güvenlikçi önlemlerle terör çözülemez!” biçiminde inciler yumurtlayarak kamuoyunu kandırdılar. İktidar partisi de bu yumurtanın üstüne kuluçkaya yatıp terör yumurtasından güvercin doğurmaya kalkıştı.Peki büyük devletler terörle nasıl mücadele ediyor?Hatırlayın... ABD’nin en demokrat başkanı sayılan Obama, 2009 yılında kendisine Nobel Barış Ödülü verildiği yerde, ne demişti:“Hiçbir müzakere, el Kaide’ye silah bıraktırtamaz!”Yani terör örgütü ile konuşarak ona silah bıraktırtamazsın; teröre, anlayacağı dilden karşılık vermek atılacak ilk adımdır.AKP iktidarları ve dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan, Obama’nın yaptığının tersini yaptı. Bu kanlı örgüt barış güvercini gibi gösterilerek halk kandırıldı. Örgüt, AKP’nin 13 yıllık iktidarının zaaflarını kullanarak Güneydoğu’ya el koydu. Devlet; dur deyince de direnmeye başladı... Hedefi de geçen gün bir kez daha açıkladılar:“Özerklik adı altında Kürdistan!”Yani Türkiye topraklarında ayrı bir devlet kurmak peşindeler. Güneydoğu’da hendekler bunun için kazıldı; evlerin içi bu amaçla silah ve bombalarla dolduruldu. Askeri, polisi, sivilleri; hatta çocukları Kürdistan hayaline varmak için öldürüyorlar.Bazıları şaşırmış gibi... “Bu kadarı da fazla!” diye mırıldanmaya başladılar.PKK’dan ne bekliyordunuz?Ebleh profesörler; sözde STK temsilcileri, siyasetçi kırıntıları, sanatçı elbisesi giymiş sirk maymunları; PKK’dan ne bekliyordunuz?Bu kanlı örgüt hakkında gerçekleri söyleyenleri “ırkçı, faşist, inkarcı, asimilasyoncu!” diye taşlamadınız mı? Hatta PKK’nın kanlı hedefini aklayan bildiriler yayınlamadınız mı?Alın işte sizin barış ve demokrasi güvercininiz PKK budur...Başında da, kendisini “Mümin Kardeş” gibi gösteren Öcalan bulunmaktadır. Tarihsel Kürt gericiliği hortlamış ve Türk gericiliğine yapışmıştır...
ACİL İŞLERPKK’nın gizli destekçileri yaşadığımız olayları yorumlarlarken AKP’yi eleştirmekle yetiniyorlar...Elbette ki PKK’nın yeniden canlanmasına yol açan AKP ile hesaplaşmak gerek... Gerek de şu an buna odaklanmak, PKK’ya hizmet olur. Önce el ele verip PKK’nın bu saldırısını durdurmalı ve onu süpürmeliyiz... Verilen mücadelenin Saray savaşı olmadığı ortaya çıkmıştır. Ülkemiz ve Cumhuriyet tehdit altındadır. Bu gelişmelere bakarak Ulusal Kanal’ın internet sitesine geçen hafta yazdığım makalemde, “Güneydoğu’da sıkıyönetim ilan edilmelidir” çağrısı yapmıştım.Acil olarak ne yapılması gerektiğini Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek geçen günkü basın toplantısında ayrıntılı olarak açıkladı. Hükümet, mutlaka ve mutlaka orada dile getirilen 14 şartı hayata geçirecek yasal düzenlemeleri ivedilikle yapmalıdır.
YETTİ ARTIK EY ERDOĞAN!AKP yöneticilerini bir an önce ikircikli tutumdan vazgeçmeye çağırıyorum. Hâlâ bütün bu belaların sebebi olan Abdullah Öcalan’dan medet umanlar var aralarında. Devleti yönetiyorsunuz devlet adamı gibi davranın; davranamıyorsanız da devletin başından çekilin gidin...Bir sözüm de Türkiye’yi Ortadoğu cehenneminin parçası haline getiren Tayyip Erdoğan’a! Sayın Erdoğan; sen Suriye’yi fethetmeye kalkıştın ama Suriye, Türkiye’yi fethediyor. Çünkü Diyarbakır’a kadar uzandı. Yetmezmiş gibi bir de Rus uçağını vurduk... Belalı başımıza başka büyük bir bela daha açtık. Yetmedi şimdi de yobaz ve vahşi Suudlular ile birlikte Sünni ordu kurmak peşindesin...Sen nasıl siyasetçisin?Devlet adamı dediğin düşmanları azaltan, dostları çoğaltan bir politika izler... İhvan-ı Müslimin uğruna dış politikada açtığın gediklerden içeriye PKK ve IŞİD girdi ve girmekte...Titre ve kendine gel!Ve bunları yazdığım için de beni yine mahkemeye vermeye kalkışma...Demiyor musun; “Ben alışıldık cumhurbaşkanlarından değilim!”Olabilir efendim....Büyük devlet adamı ve düşünürlerden Hazreti Ali’nin şu anlamda bir sözü olmalı:“Başkasına olmadık sözler söyleyen halktan da alışılmadık cevaplar alır.”