Rehin alınan pantolon hırsızı!

Emekli Tümgeneral Naci Beştepe 30 Temmuz 2014’te Aydınlık Gazetesindeki sütununda şunları yazmıştı:

“Hikayemiz 1980’li yılların sonlarında İngiltere’de geçer.

Londra/Beaconsfield’de yabancılara eğitim veren bir lisan okulu vardır.

Türkiye’den de bazı görevliler seçilerek gönderilmektedir.

O yıllarda gönderilen görevlilerden biri bir gün meşhur bir mağazaya (HAROLD olabilir) girer.

Beğendiği bir pantolonu giyer.

Üstüne kendi pantolonunu giyerek çıkmak ister.

Plan çıkışta bozulur.

Tespit edilir.

Polis gelir.

Rapor tutulur.

İngiliz yasalarına göre bazı suçların kabulü halinde belirlenen miktarda ödeme yapılarak olayın mahkemeye intikal etmeden kapatılma olanağı vardır.

Durum çok açıktır. İtiraza yer yoktur.

Türk görevli istenen miktarı (beş bin sterlin olabilir) öder.

Olayın tutanakları resmi olarak Türk Büyükelçiliği’ne gönderilir.

Görevlimiz zor durumda kalmıştır.

Olay öğrenilmiştir.

Türkiye’de duyulması durumunda meslekten çıkarılması kesindir.

Ağlayarak elçilikteki meslektaşlarına yalvarır.

Türkiye’ye bildirmemelerini ister. Ülkeye dönüşte üç gün içinde istifa edeceğine yemin eder.

İnanırlar. Öyle yaparlar,

Kursiyerimiz ülkeye dönünce sözünü unutur.

İstifa etmez.

Üç yıl değil yaklaşık 30 yıl geçer.

Unutmak yaramıştır.

Allah “Yürü ya kulum” der.

Basamakları sırayla tırmanarak çoook üst düzeyde bir kamu görevlisi olur.

Halen o görevdedir.

Olayı bilenler içlerine sindiremez ancak açıklama ya da şikayet etmeyi de kendilerine yakıştıramazlar.

Belki de bu düzeye ulaşacağını düşünmemişlerdir.......”

Alıntı yaptığım bu yazı bağlamında soru şudur:

Merak içindeyim; Naci Beştepe’nin afişe ettiği o isim kimdir?

Bu isim hakkında Ankara’da pek çok çevrede yoğun spekülasyonlar yapılıyor ki söylenen o ismin çalıntı pantolonla rehin alındığıdır.

Hiç kuşkunuz olmasın gün gelecek bu iş ortaya çıkacak ve o isim afişe edilecek. En iyisi mi, o isim erkek gibi ‘Bir halt ettim’ deyip istifa etmeli. Zira madalyonun diğer tarafı ülkenin bekasıdır.

ÖNEMLİ NOT: Türkiye Gençlik Birliği 27 Aralık Cumartesi günü saat 14.00’te Ankara Kızılay’da gericiliğe ve bölücülüğe başkaldırıyor... TGB’nin bu demokratik çığlığına katılmak vatan görevi ve hatta milli ibadettir.

MHP-BBP-DP-BTP İTTİFAKI TAMAM!

MHP beraber seçime girmek için sadece BBP ile değil diğer bazı partilerle de anlaştı.

Mesela Demokrat Parti ile mutabakat tamam.

Keza Haydar Baş’ın BTP’si ile el sıkışıldı.

Kısacası MHP bu seçimde, BBP-DP ve BTP ile beraber girecek.

Başka bir anlatımla, MHP o partilerin adaylarını kendi listesinden gösterip güç birliği yapacak.

Kaynağımız; MHP’de milletvekili olan ve Bahçeli’ye yakın bir isim...

Bu ittifakta altı çizilmesi gereken husus F tipi Cemaat iradesinin kontrolüne aldığı BBP’ye, MHP ile işbirliği yapmasına onay vermesi.

Aynı şekilde yine Cemaatin tesirinde olan Demokrat Parti’ye Pensilvanya’dan ‘MHP ile seçime girebilirsin’ tavsiyesi gelmiş.

Sürpriz sadece Haydar Baş’ın partisi ki, malum BTP, F tipi Cemaat’e hasım.

Haydar Baş’ın bütün derdi partisini Meclis’e sokup orada mücadele etmek.

Peki, Bahçeli böyle bir birlikteliğe niçin mi ‘Evet’ dedi?

‘Oyları artırdım’ demek ve ölene kadar MHP’nin başında kalmak için!

NİSAN’DA PKK İSYANI VAR, ÇÜNKÜ...

2015 Haziran’ında genel seçim var.

Öyle ise seçim öncesi PKK’ya genel af olmaz.

Olursa AKP iktidarı kaybeder.

Peki ya özerklik mi?

Adına açıktan özerklik demeyip o yönde bazı adımlar atacaklar.

Ancak göreceksiniz bu gibi adımlar  kendini dışarı atmak isteyen Apo’yu tatmin etse de Kandil’i tatmin etmez ve bahar yani Nisan’la beraber isyan gündemdedir.

Öyle çünkü PKK tarihi bir fırsat yakalamış ve bunu değerlendirecektir.

Polisi bölünen, askeri moralsiz ve jandarması tasfiye bekleyen, halkı inanç ve mezhep ekseninde ayrışan ve ekonomik kriz cenderesinde olan aciz bir Türkiye’yi bir daha hiçbir zaman bulamazlar.

İlaveten ABD ile AB’nin kendilerine olan ilgisi IŞİD sebebiyle doruktadır.

Söylemedi demeyin:

PKK bunu fırsat bilip başkaldıracak.

Devleti tedbir almaya çağırıyoruz!