Savcı Zekeriya Öz’e göre Tayyip katil!

Zekeriya Öz sıradan biri değil...

Tayyip Erdoğan’ın TSK’yı imha operasyonu olan Ergenekon davası sürecinde kendi zırhlı aracını tahsis ettiği bir savcı...

Dahası, onun iddialarına kendini adayıp, “Ben bu davanın savcısıyım” demişti.

İşte 17 ve 25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarına kadar Tayyip Erdoğan’ın böylesine güvenine mazhar olan Zekeriya Öz üç gün önce şöyle bir twet atıyor:

- “Muhsin Yazıcıoğlu’nu AKP’ye alarak gelecekte herhangi bir alternatiflik kaygısı taşımak istemeyen Ampüllerin Efendisi, Muhsin Başkandan gelen red cevabı sonrası adeta çıldırmıştı... Ve Muhsin Başkanın, AKP-İran ilişkileri noktasında edindiği kozmik bilgileri arşivlediği ve bir takım yerlere sızdırabileceği öngörüsü ile AKP’nin sonunu getireceğinden kaygılıydı...”

Zekeriya Öz tweet mesajında, bu iddianın ardından iki F-4 uçağının Yazıcıoğlu’nun helikopterinin çok yakınından geçerek hava basıncı oluşturduğu ve helikopteri türbülansa sokarak düşürüğünü ileri sürdü ve şöyle devam etti:

- “Kendilerine bildirilen rota üzerinden uçarak bilmeden Muhsin Yazıcıoğlu’nun düşmesini sağlayan iki pilot, Suriye ‘de Esad rejiminin vurarak düşürdüğü 2 pilot mu?... Muhsin Başkanın soruşturmasını kapatanların nasıl terfi ettiklerini anlatsalar da millet bu hakikatleri bilse.... Bugüne kadar ki bilgilerden bu olayın temelinin Dolmabahçe görüşmesine, planlayanların da kozmik oda soruşturmasında yer aldığı yönünde bilgiler var...”

Görüldüğü gibi iddialar dehşettir ki tekrar ediyorum bunları dillendiren sıradan biri değil , Tayyip Erdoğan’ın kendi zırhlı aracını tahsis edecek kadar itibar ettiği bir savcıdır.

Ve böyle bir isim örtülü olarak Muhsin Yazıcıoğlu’nun katlini Tayyip Erdoğan’a bağlıyor ve Yaşar Büyükanıt gibi dönemin TSK üst düzeyinin bunu bildiğini ileri sürüyor...

Bu korkunç tablonun yorumlanmasını siz sevgili okurlarıma bırakıyorum...

SİLAHI BIRAKMA NEYİN KARŞILIĞINDA?

PKK silahı bırakabilirmiş!

AKP-PKK güruhu bu aralar bunun propagandasını yapıyor.

Bre utanmazlar barış sürecinin olmazsa olmazı zaten silahların peşinen bırakılması değil miydi?

Öyle ise şimdi bu tantanalar neyin nesidir?

Başbakan Davutoğlu değil midir, PKK silahı bırakma dahil hiçbir sözünü tutmadı diyen?

Kurulan oyun şudur:

APO’nun silahı bırakın çağrısına, istenecek diyetin zemini hazırlanıyor.

Peki ne midir o?

Öcalan’ın affı ve özerkliktir ki göreceksiniz kademeli olarak bunlar olacak!

Kürt mes’elesinde ipler ve insiyatif artık PKK ile APO’dadır.

Tayyip Erdoğan kıyamet günü olarak gördüğü iktidardan düşme ihtimaline karşı PKK ve APO ne isterse verecektir ve PKK bunu biliyor eyvahlar olsun...

DELİKANLILIK DEĞİL, ŞIMARIKLIK!

Küfür elbette kabul edilemez ancak maalesef stadlarımızda küfür onlarca yıldır hep var.

Volkan Demirel profesyonel bir futbolcu ve bu işten yılda on trilyonun üstündü para kazanıyor.

Önceki akşam yaşananları biliyorsunuz, milli maç öncesi ısınma turunda Volkan tribünden kendine küfredildiğini söyleyerek stadı terk etti.

Lafı hiç dolandırımayacağım bu yapılan delikanlılık değil şımarıklıktır.

Öyle çünkü Volkan Efendi küfürü ilk defa milli maç günü mü keşfetti?

Yapması gereken maça çıkıp oynaması ve maç sonrası küfür eden o rezilleri Türk toplumuna şikayet etmekti.

Volkan milli maça çıkmayıp stadı terk etmekle küfürcülerle aynı konuma düştü ve aslında bütün millete hakaret etti... Evet abartısız haklı iken haksız konuma düştü...

Fenerbahçe taraftarı olarak bu Volkan ile Emre’ye artık tahammül edemiyorum....

TRT İLE TOKİ’DEN TRİLYONER OLANLAR!

Bütün kurumlar kirli ama o iki kurum çok farklı.

Biri TOKİ diğeri TRT!

Onlar sayesinde onlarca kişi trilyonerler grubuna dahil oldu.

Hele ve illa da TOKİ!

Bu kurumda yakın zamana kadar çalışan üst düzey bir yöneticiyi günlerdir dinliyorum.

Aman Allahım anlattıkları kitaplar yazılacak içerikte ki notlarımı aldım, belgeleri tasnif ediyorum.

İddiaların yüzde onu doğru olsa bile vah bu ülkenin ahvaline?

Ve TRT?

Kimlere neler peşkeş çekilmiş, kimlere nasıl para aktarılmış dinleseniz dudaklarınız uçuklar!

Bunları önümüzdeki günlerde bir bir yazacağım.

Söylemedi demeyin, gün gelecek bu iki kurumun yöneticileri Yüce Divan’da ilk mahkum olacak isimler olacak!