29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 15°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Siyam üçüzleri!

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

Küresel egemenlerin yayın organı Financial Times'a göre, Türkiye'nin geleceğinde CHP ya da MHP'nin esamesi okunmuyor; tersine yine Erdoğan, yine Gül deniliyor.

Kemal Kılıçdaroğlu, MHP ve İşçi Partisi yerine F Cemaat ve Abdullah Gül ile iktidar seçeneği oluşturmanın çırpınışında ama gidişat Gül ile Erdoğan'ın Putin ve Medvedev misali makamlarını takas edecekleri şeklinde!

Tamam, Tayyip Erdoğan'ın, Gül'ü yönetemeyeceği için arzulamadığı ve onun yerine yönetebileceğini düşündüğü Numan Kurtulmuş'u istediği vakıa; lakin Abdullah Gül, Cumhurbaşkanlığına erişmesi misali Başbakanlık bağlamında da Erdoğan'ı adım adım köşeye sıkıştırmaya başladı.

Aslında Erdoğan, Gül ve F Cemaat ortak organla yaşayan siyam üçüzleri gibidir ve zihinsel ayrılıkları yoktur. Farklılıkları tamamen kişisel, yani geleceğin iktidarında birinci derecede söz sahibi olma adınadır. Dolayısıyla bugün var olan çekişmeleri bu bağlamda okumak gerekiyor ki finale gelindiğinde kolkola girerler; çünkü küresel efendileri, yani bağlı oldukları merkez aynıdır.

Özdil, Tayyip'e neden selam çaktı?

Seçim günü kitlesel gözaltılar olacak!

Başlığa bakıp bu da nereden çıktı demeyin; böyle bir şey artık gündemde!

Nasıl ve niçin mi?

AKP çıkaracağı yeni yasa ile polise böyle bir yetkiyi veriyor da ondan!

Evet, polis istediği herkesi yargı kararı olmaksızın 12 ila 24 saat gözaltına alabilecek!

Hangi gerekçeyle mi?

Eylem yapma olasılığı var diyerek!

Düşünün, seçim günü kritik merkezlerde kitlesel gözaltılar yapılabilecek ve bu durum kamuoyuna sandığın, yani seçimin güvenliği diye sunulacak!

Bazıları bu teşebbüsü polis devletine gidişat diye sunuyor ki doğru değil.

Polis devletlerinde bile şeklen de olsa yasal bir kılıf ya da ambalaj var; AKP onu da kaldırıyor!

Numan Kurtulmuş'un eşini şikâyet eden İslamcılar!

AKP Milletvekili Mustafa Şentop iki gün önce, "Numan Kurtulmuş'un eşi Sevgi Kurtulmuş'a 28 Şubat'ta zulüm yapıldı. Başörtülü olduğu için üniversiteden kovuldu" dedi.

Bu beyan sonrasında Prof. Dr. Recep Seymen'den bir mesaj aldım. Şöyle diyor:

"Sevgi Hanım'ın kovulmasına neden olan yazılı şikâyetlerdir ki o şikâyetleri yapanlar, kadro almak adına sözde İslamcı bilinen şu isimlerdir: Bugün Başbakanlık Etik Kurulu Başkanı olan Prof. Sedat Murat. Bir ay öncesine kadar Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı olan Prof. Yunus Ersöz. AKP milletvekilinin oğlu olan Prof. Süleyman Özdemir ve yine AKP'ye çok yakın olan Prof. Yusuf Balcı... Bu isimlerin Sevgi Kurtulmuş'la alakalı yazılı şikâyetleri arşivde mevcuttur. Bu tablo ise İslamcıların riyakârlığını ve ikiyüzlülüğünü ortaya koyuyor. Ben ülkücü

kimliğimle Sevgi Hanım'a sahiplendim diye sürgün yedim. Ama bugün geriye baktığımda Kemal Alemdaroğlu bu isimlerden bin kere daha yiğit ve onurludur."

YÖK İhvancılara kucak açtı!

Karar sessizce yürürlüğe kondu ve kamoyundan tık yok!

Evet, YÖK; Mısır ve Suriyeli öğrencilere Türk üniversitelerinde okuma imkânı tanındı.

Nasıl mı oldu?

ERASMUS, yani üniversitelerarası değiş-tokuş programına eklenen bir maddeyle savaş ve kargaşa bahane edilerek bu iki ülke öğrencilerinin Türk üniversitelerinde, üstelik sınavsız olarak okutulmasına karar verildi.

Dahası, bu öğrencilerin burs ve barınma ihtiyaçları için öncelik tanındı.

Şuraya bakar mısınız; Türk öğrencilere verilmeyenler, Suriyeli ve Mısırlı rejim muhalifi kaçkınlara veriliyor.

Hayır, gerekçe insani değil, sadece ve sadece İhvan kardeşliğidir!