19 Nisan 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Süleyman Şah havucu mu? Mezar yeniden eski yerine mi taşınıyor?

İsmet Özçelik

İsmet Özçelik

Gazete Yazarı

A+ A-

“Fırat Kalkanı” ve “Zeytin Dalı Harekatı” sonrasında Suriye’de gelişmeler hızlandı. Gelen bilgilere bakılırsa daha önce bulunduğu yerden alınan Süleyman Şah’ın mezarı, yeniden eski yerine taşınacak.

Süleyman Şah’ın eski türbesi ile Türkiye sınırı arasındaki uzaklığın 35 km olduğuna dikkat çeken kaynaklar, “Fırat Kalkanı Harekatı ile şu anda bu mesafenin yaklaşık 22 km’lik kısmı Türk askerinin denetiminde. Geriye az bir bölüm kalıyor” ifadelerini kullanılıyorlar.

Bu arada Ahmet Davutoğlu’na yakın bir gazetede “PKK Süleyman Şah bölgesini de terk etti” şeklinde bir haber yayımlandı.

Bazı hesaplar olduğu anlaşılıyor.

ABD TUZAĞINA DİKKAT!

Bölge PKK/PYD’nin denetiminde. Mezarın bugünkü yerine taşınırken yaşananları, Türkiye ile PKK/PYD’yi yan yana getirme çabalarını hatırlayalım.

Şimdi mezarın eski yerine taşınması için bir koridora ihtiyaç var. Koridoru kim açacak? PKK/PYD. ABD’nin başından beri isteği yeniden gündemde.

ABD’nin uzattığı havuçların Türkiye’ye faturası hep ağır oldu. Umarız yeni bir fatura ile karşı karşıya kalmayız.

ŞAM’LA TEMAS

Son günlerde “kafaya göre takılma” hevesinde olanlar var. Suriye meşru yönetimini hesaba katmadan, Suriye’de at koşturma tekliflerinin bini bir para.

Unutmayalım, Afrin operasyonunda Türk savaş uçaklarına hava sahası Rusya-Suriye tarafından açıldı. Afrin merkezinin kontrol altına alınmasında da benzer bir işbirliği yaşandı.

Şam’la doğrudan işbirliği olursa işler daha da kolaylaşacak. Sadece Fırat’ın batısı değil, Fırat’ın doğusu da PKK/PYD’ye dar edilecek. ABD’nin Suriye’deki varlık nedeni ortadan kalkacak.

İDLİB’DEN ÇIKACAK GRUPLAR

Doğu Guta teröristlerden temizlendi. Sıra İdlib’e geliyor. Ama Halep’ten, Şam’dan, ülkenin diğer bölgelerinden kaçan tüm teröristler orada. Şimdi herkes bu teröristlerin nereye gideceğini tartışıyor.

Aralarında kimler yok ki? El Nusra, El Kaide, Tahriri Şam, Çeçenler, Uygurlar, Afganlar, Avrupalılar, ...

ABD’nin bu grupları Cerablus bölgesine taşıma hesapları yaptığı biliniyor. Türkiye’nin bu tuzağa düşmesi durumunda neler yaşayacağımız belli.

Şimdi her zamankinden daha dikkatli olma zamanı!

ABD’DEKİ ŞAHİNLER

ABD’de “şahinler” ipleri ele aldı. Bölgemizde yeni maceralara atılma çabası içindeler.

ABD ve İsrail, Suudi Arabistan’la birlikte İran’a yönelik bir konumlanma içinde.

Irak seçimlerine müdahale çabaları arttı. Suudi Arabistan’ın yeni veliahdı Bağdat’a gitmeye hazırlanıyor. Ekonomik kriz içindeki Irak halkına Suudi dolarları gösterilerek istenilen adaya oy verdirme hesapları yapılıyor.

Amaç Irak’ı İran’dan koparmak. Türkiye ile gelişen ilişkileri baltalamak.

YANIT BELLİ

Tabii hedefte Türkiye de var.

Türkiye’nin bölge ülkeleri ile arasının bozulması amaçlanıyor. Bunun için her yol deneniyor. Yöneticilerin zaafları “sopa” olarak kullanılırken, “havuç”lar da ihmal edilmiyor.

Bu durumda ABD’ye verilecek yanıt belli. Rusya, Çin, İran, Irak, Suriye, Lübnan... ile safları sıkılaştırmak.

Bıkmadan usanmadan tekrarlıyoruz. Başka yolu da yok!

Umarız Türkiye’yi yönetenler, küçük çıkarlar için Türkiye’yi büyük sıkıntılara sokmazlar.

Yanlış yola girerlerse, Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi Türkiye bir yolunu bulur ve kurtulur. Ama yanlış yolu seçenlerin hiç şansı olmaz.

Umarız bu gerçek, yaşanılarak öğrenilmez!