Susma... Sustukça sıra hilafete gelecek!..

Hep aynı gaflet... Hep aynı zavallılık... AKP ne zaman siyasal İslam'ın propagandasına dayalı bir gerici adım atsa, gaflet içindeki çevreler hep aynı sindirilmiş gerekçeye sığınıyorlar; "AKP'nin ekmeğine yağ sürmeyelim, AKP'nin elindeki enstrümanı alalım..."

İşte bu teslimiyet yaklaşımı AKP'nin hep işine geliyor... Kaçak Kuran kursları affedilirken, Kuran kurslarına yaş düzenlemesi getiren genelge iptal edilirken, imam hatiplere katsayı kıyağı yapılırken, "444" tuzağıyla eğitimin temeline dinamit koyulurken ve "demokratikleşme" zırvasıyla "Andımız" kaldırılırken muhalefet hep aynı gaflete takıldı ve "enstrüman alma" iddiasıyla AKP'nin, iktidar silahını güçlendirdi...

MHP, AKP'nin dümen suyundan ne yazık ki çıkamıyor... Cumhuriyetle kavgası olan BDP, neredeyse şeriatçı partileri kıskandıran bir politika izliyor... Daha düne kadar kızların bacaklarına kezzap atan Hizbullah teröründen yakınan BDP'liler, "özgürlük" iddiasıyla siyasal dinciliğin bayrağını dalgalandırıyor!..

Peki ya laik cumhuriyeti kuran CHP?.. Asıl gaflet ne yazık ki orada... Son yıllardaki tüm ulusal bayramlarda, milyonlarca yurttaş "Mustafa Kemal'in askerleriyiz", "Yaşasan laik cumhuriyet" ve "Atatürk'te birleştik" sloganlarıyla CHP'ye yaşamsal uyarılar yaparken ana muhalefet ne yazık ki "cemaatlerden oy alma düşü"yle hem laikliği hem Atatürk'ü hem de cumhuriyeti geri plana atacak gerici hareketlere eyvallah ediyor...

AKP'nin din sömürüsünde kullandığı türban şovu da CHP yönetiminin gafleti nedeniyle büyüdü... Üniversitelerde türbanı serbest bıraktıran Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis'teki türban şovunun ardından gazetecilere "Bugün çok mutluyum" diyebildi!.. Herhalde bu mutluluğunu ifade ederken, "Laiklik tehlikededir diyemem" şeklindeki eski açıklamasından da cesaret aldı?..

CHP'nin grup başkan vekillerinden Akif Hamzaçebi ise milletvekillerinin başörtülü olarak Meclis'e girmelerinin bir "özgürlük meselesi" olduğunu öne sürerek, "Farklı yaklaşımlar yanlıştır. Türkiye bu sorunu bir uzlaşıyla aşmıştır. Bu, demokrasi adına çok büyük bir kazanımdır" diye konuşabildi!..

İki CHP yöneticisinin bu sözleri gazetelere hangi gün yansıdı biliyor musunuz?.. Dün yani, Saltanat'ın kaldırılması ve Harf Devrimi'nin yıldönümü olan 1 Kasım günü...

Ne demişlerdi o ünlü sloganda; "Susma sustukça sıra sana gelecek..."

BDP, MHP ve özellikle CHP'nin gerici çevrelere cesaret veren bu gafletiyle hiç kuşkunuz olmasın saltanat da geri gelir hilafet de!.. Hem de şimdiye kadar olduğu gibi adım adım, sinsice ve sırasıyla!..

YAZININ TAMAMI BUGÜN AYDINLIK'TA