‘Susma, sustukça sıra sana gelecek’

Hava, su, çevre ve gıda kirliliği tabirlerine bilgi kirliliği de eklendi. Bu terim liste başı yapılmalı. Nitekim bilgi mikroplu ve paslı olunca, yüreğimiz ve beynimiz kirleniyor. Havamız, suyumuz, çevremiz temiz olsa da varlığımızın temel direkleri olan kirlenmiş kalp ve beyin için bir faydası dokunmuyor. Bunu bir misal ile taçlandıralım: Askerlere, siyasilere, gazetecilere ve toplumun her kesiminden maruf isimlere yönelik meşhur kumpaslar kurulduğunda, F-Cemaat medyası ve köşe tutmuş silahşorları, henüz yargı süreci bile başlamamışken, tutuklu insanları suçlu ilan etmiş ve suçlu algısını kamuoyuna enjekte etmek için çok büyük emekler sarf etmişti. Pala ve kılıçlarla can ve ruh doğrayanlar, iğnenin ucu kendilerine değince, “yetişin demokrasi rafa kaldırılıyor” velvelesi ile ortamı yangın yerine çevirdiler.
AYNI KORONUN BAYKUŞLARI“Hukuk bir gün herkes için gerekebilir” diyenlere salyalı saldırılar hırla olmuştu. Hukuksuzluk, kin, nefret, fitne ve fesat yüreklerini, beyinlerini istila etmişti. Kumpaslara destek verenleri alt alta yazın, kullandıkları siyasi kimlik, söylem ve eylemler farklı da olsa istisnasız hepsinin ABD’ci, AB’ci ve İsrail’ci olduklarını görürsünüz. Henüz kumpaslara start verildiğinde, F-solcular, F-cemaat, PKK, HDP, Taraf, Mehmet Barlas’lar, Cengiz Çandarlar, Nazlı Ilıcak’lar, Fatih Tezcan’lar, Hakan Albayrak’lar, Kezban Hatimi’ler, ABD ve AB “merkezi” medyası aynı koronun baykuşları olmuş, “Türkiye’ye demokrasi ve özgürlük geliyor. Türkiye askeri vesayetten kurtuluyor. Türkiye faşist, işkenceci generalleri yargılıyor” nağmesini söyledi.Kumpaslara en hararetli desteği verenlerin başında gelen kalemşor Ergun Babahan, Bugün TV’de Brüksel’i, Washington’u göreve çağırması için CHP’ye emirler yağdırıyor; “Hemen heyetler oluşturun. Brüksel ve Washington’a gönderin. STK’lar hemen harekete geçsin” talebinde bulunuyor. Dün F-cemaatin y-müsveddesi Millet’te kaleme aldığı köşe yazısının başlığında, “Susma. Sustukça sıra sana gelecek” sloganını kullanmış. En nihayet bu sloganı bile kirli amellerine alet ettiler. Ergun efendi, hukuk katledilirken, cumhuriyet yerle yeksan edilirken, Suriye’ye her türlü terör ihraç edilirken, Türkiye ve bölgeye kumpas kurulurken, ABD ve İsrail BOP ve BİP için ülkemiz ve bölgemizde milli olan, devrimci olan her şeyi tahrip ederken, sen ve sizler sustunuz. Bu sebeple sıra size geldi. Biz ise, haksızlığa, zulme, sömürüye, işgale, dini-dar ticarete, BOP’a BİP’e, Brüksel’e, Washington’a karşı hiç susmadık, bu sebeple sıranın bize gelmesine gerek yoktu. Çünkü sıradan hiç çıkarmadılar, sıra her daim bizdeydi. İnsan olan herkes için sırada olmayı gönüllü seçtik. Ancak siz ne yaptınız. Bırakın susmayı çok konuştunuz. Kumpaslara ortak oldunuz. AKP rejimini cilaladınız, parlattınız ve kurtuluş reçetesi olarak sundunuz.
HALKTAN DESTEK YOKBu sebeple Ergun Babahan efendi,, abanın altından gösterdiğiniz PKK sopaları, ekonomik tehditleriniz, Türkiye’nin Batıda tecrit olacağı vurgularınız, basın özgürlüğü için dikkat çektiğiniz tehlikeler, mevcut rejimin varlığını sürdürmek uğruna her şeyi yakmaya hazır bir Y-Hitler sendromu ifadeleriniz ciddiye alınmıyor. Halk size destek vermiyor. Hayır, bu desteği korktuğu için esirgiyor değil... Bu halk mevcut rejimin gazına, copuna, ceberutuna rağmen Silivri duvarlarını yıktı. Bu halk size güvenmiyor. Mevcut AKP rejiminin sizin eseriniz olduğunu, temsil ettiğiniz hedeflerin mevcut düzenden çok daha tehlikeli olduğunu ve halen uşaklık yaptığınız merkezlerin aslında Türkiye’nin altını oyan Brüksel ve Washington olduğunu idrak ettiği için feryatlarınızı duymuyor. İstediğiniz kadar mevcut rejimin IŞİD’e verdiği desteği bugün deşifre edin, istediğiniz kadar MİT TIR’ları üzerinden iktidarın Suriye’deki terörü beslediğini ifşa edin, halk sizin Suriye ve bölge dostu olmadığınızı biliyor.Not: Türkiye-Suriye silahlı kuvvetlerinin Ağustos 2009’da omuz omuza aynı hendekte ortaya koyduğu güç birliğinin yeniden vücuda gelmesi için çaba harcamak ülkemiz ve bölgemizin yaşam sigortası olacaktır. İçinde bulunduğumuz yeni koşullar Hulusi Akar Paşa’ya tarihi bir fırsat sunmaktadır. Bu konuyu pazar günü ayrıntılarıyla işleyeceğiz.