29 Mart 2024 Cuma
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tanıyın bunları

Ufuk Söylemez

Ufuk Söylemez

Eski Yazar

Uluslararası Kriz Grubu (International Crisis Group) 6 Kasım 2014 tarihinde “Türkiye ve PKK-Barış sürecini korumak” başlığı altında 234 nolu bir rapor yayınladı.

Ancak bu rapor, dünyanın gördüğü en kanlı ve vahşi bölücü terör örgütü olan PKK’nın hemen bütün taleplerinin yerine getirilmesini tavsiye eden (talep eden) bir rapor maalesef. Bu rapor bölücü ve emperyalizme ruhunu satmış çıkarcı-gayrı-milli ve yandaş medya tarafından nedense görmezden gelindi ya da geçiştirildi. Yani milletten bir anlamda gizlendi.

Halbuki, kriz grubunun bu raporundan sonra, raporda yer alan öneri-tavsiye görünümündeki talimatlara uygun olarak, AKP iktidarı ile PKK/HDP hemen geri adım attılar. Kayıkçı kavgasından vazgeçtiler. Herhalde raporu emir telakki ettiler. Bu raporda özetle 16 madde halinde sıralanan talep ve tavsiyeler okuyanın şapkasını uçuracak cinsten. Mesela;

- PKK’nın sadece “Türkiye içinde” silahlarını bırakmasını talep ediyorlar.

- Ateşkesin sağlanmasını (sanki savaşan 2 devlet varmış gibi) istiyorlar.

- Akil adamların 2013’te olduğu gibi yeniden vizyona sokulmasını öneriyorlar.

- AKP iktidarı ve PKK/HDP pazarlığında 3ncü bir ülkenin ya da bağımsız bir kuruluşun devreye girmesini istiyorlar (muhtemelen kendilerinin)

- PKK’nın özerklik mi, fedaralizm mi, yoksa bağımsızlık mı istediğini açıklığa kavuşturup netleştirmesini istiyorlar. (seç-beğen)

- Özel sektörün (muhtemelen TÜSİAD ve türevlerinin) devreye sokulmasını talep ediyorlar.

- Özel kanun çıkarılarak, PKK’lı “aktivistlere” karşı işlenen suçların araştırılmasını istiyorlar.

- A. Öcalan’ın PKK - Kandil ve yurtdışındaki diğer uzantılarıyla “özel” olarak görüşmesinin sağlanmasını öneriyorlar.

Daha bitmedi, turbun büyüğü heybede;

- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasındaki etnik temelli ayrımcılığın kaldırılmasını (yani Türk isminin ve kimliğinin yok edilmesini) talep ediyorlar.

Tabii sürecin devamında, terörist başı A. Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşmasını ve PKK’lı “aktivistlerin” sivil siyasete hazırlanmaları için onlara destek verilmesini istiyorlar.

Ne güzel değil mi? 30 bini aşkın insanımızı katleden, 7 bini aşkın asker-polis-korucu ve kamu görevlisini şehit eden, ülkeye 1.2 trilyon dolar mali zarar veren, kanlı-bölücü terör örgütünün tüm talepleri böylece karşılanacak, kriz de bitecek, analar da ağlamayacak, barış süreci de gerçekleşecekmiş!

Tabi bu arada PKK sözcüsü, Türk ve Türkiye Cumhuriyeti düşmanı akla ziyan bu önerilerin sahipleri, destekçileri- sponsorları ve akıl hocaları kim ola ki acaba diye bir soru geliyor akıllara. Hemen söyleyelim, Uluslararası petrol devleri BP-Shell-Chevron’un desteklediği, yönetiminde ve danışmanları arasında renkli darbeci-spekülatör G. Soros’tan-ABD’nin E. Ankara Büyükelçisi M. Abromowitz’e, Nato E. Başkomutanı W. Clark’tan- IMF E. 2’inci Başkanı S. Ficher’e kadar, milletçe-fazlasıyla- “aşina” olduğumuz isimler var. Tabii E. Fransız bir diplomatın başkanlık ettiği grupta Hollanda’nın İsveç’in ve Belçika’nın eski Başbakanları da var.

VE SONUNDA SÜRPRİZ!

Kambersiz düğün olmaz derler. Türkiye’den Ersin Arıoğlu (Yapı Merkezi A.Ş.) ve Güler Sabancı (Sabancı Grubu) da bu müthiş öneri-tavsiye ve talimatların zuhur ettiği bu “masum” grubun üyesi-danışmanı ve destekçileri arasında görülüyor. Mübarekler, sanki bir tek isimlerini yanlış koymuşlar. Uluslararası Kriz Grubu yerine, adlarını PKK’nın “Uluslararası Dostları Grubu” olarak koymuş olsalar yeriymiş yani. Ne diyelim; Ey Türk milleti, bunları gör, oku, anla, tanı ve asla unutma!