24 Nisan 2024 Çarşamba
İstanbul 25°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Tayyiban Yargıtayı!

Sabahattin Önkibar

Sabahattin Önkibar

Eski Yazar

A+ A-

Ülkemiz AKP'ye kadar Atatürk Türkiyesi'ydi, artık Tayyip'in Türkiye'si var.

12 Eylül 2010 sonrasında yargı Tayyibanlaşmıştır.

Ne zamanki 160 blok oy kullanılacak şekilde titizlikle seçilen yargıçlar toplu olarak Yargıtay'a atandı, o gün o kurum temel işlevini yitirmiştir.

Buradan hareketle Balyoz davası bağlamında verilen kararlara şaşırmamak gerekiyor; zira verilen karar, hukuki değil siyasidir.

Balyoz ve Ergenekon davaları Türkiye'yi üniter ve laik yörüngeden çıkarmak adına hedeflenen dönüştürme projesinde hukukla ambalajlanmış sindirme operasyonlarıdır ve yeni Yargıtay bu operasyonların paketçisidir.

Düzmece olduğu tescilli olan dijital veriler ışığında böyle bir kararın verilmesi, TSK'yı teslim alma ve rejimin temel reflekslerini köreltme adınadır ve hadise tamamen zihniyet ya da dönem yargılamasıdır.

Sindirme bitince -ki bitti- bu isimlerin Apo ve PKK katilleri ile takas edileceklerini aylar öncesinden yazmıştık ki Yargıtay'ın bu genel onama kararı ile onun önü açılıyor.

NOT: Muharrem İnce 3 Ekim tarihli yazıma binaen aradı ve Bülent Arınç'ın dillendirdiği kendisi hakkındaki davanın düştüğünü söyledi.

Dindar nesil ve format!

Tayyip Tayyip'i yalanlıyor.

Bir gün çıkıyor ve dindar bir nesil yetiştirmekten söz ediyor.

Ertesi gün şu fetvası ile kendini tekzip ediyor:

"Devlet çocukluktan başlayarak format atamaz. İnanç ve mezhep dayatamaz!"

İki söylem arasında zaman farkı birkaç günle sınırlı.

Söyleyin lütfen, o zaman bu iki beyanı nasıl okumak ve yorumlamak gerekiyor?

Aynı şeyi bir kere yapmadı, nerede ise günaşırı yapıyor.

Hürriyet gazetesine yaptığı "Kürtçe eğitim, özel okullarda da olsa ülkeyi böler" demecinin üzerinden ay geçmeden, özel okullarda Kürtçe eğitime izin veriyor ve dahası bunu topluma müjde diye sunuyor.

Bu açık tezada bile zerre tepki vermeyen bir kamuoyuna saygı duyulur mu?

Haberal, Arınç'la niye buluştu?

Tahliye olur olmaz "Başbakanımız Sayın Tayyip Erdoğan yakın arkadaşımdır" açıklamasını yaptı.

Peşi sıra Fethullah Gülen'in veliahtı kabul edilen Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan'ın ayağına gitti.

Derken iki gün önce Bülent Arınç'la buluştu.

Evet, Ergenekon sanığı Prof. Mehmet Haberal Hoca'dan söz ediyorum.

Kuşkusuz öyle değildir ama böyle bir fotoğraf, "Haberal tahliye olma adına anlaşma mı yaptı" spekülasyonuna sebep oluyor.

Sahibi olduğu televizyon kanalı B TV'nin Tayyip'i zerre üzmeyen yayınları, kaş-göz derken Arınç ile fısıldaşmak neyin nesidir!

"Böyle giderse Haberal AKP'ye katılır, nasıl olsa AKP onun otelinde kuruldu" diyenlerin sayısı artıyor duyuruyorum.

Belediye okulları ile Kürtçe eğitim başlıyor!

Müjdeyi (!) Selahattin Demirtaş verdi.

Şöylediği şu:

"Kendi bölgemizde özel okullar açıp ders kitapları basacağız ve anadilimizle (Kürtçe) eğitim yapacağız."

Kaynağı nereden mi bulacaklar?

76 milyonun verdiği vergiden, yani devletten!

Nasıl mı olacak?

PKK pardon BDP'li Belediyeler değişik ambalajlarla okullar açacak ya da ihale verdiği firma veya şahıslara özel okullar açtıracak.

Olmadı, PKK'nın eroin paraları ne güne duruyor, özel okul yapımına aktarılacak!

Hatırlayın, Yahudiler devlet kurmadan önce Filistin'de toprak satın aldılar ya benzer şekilde PKK kendi eğitim sistemini kendi kuracak ki bunu bizzat Eşbaşkan Selahattin Demirtaş açıklıyor.

Bütün bunlara rağmen hâlâ "Bağımsız Kürdistan" olamaz diyenleri, söyleyin nasıl vasıflandırmak gerekiyor?

Nefret suçlarına yeni bir RTÜK!

Nefret suçlarıyla ilgili olarak bağımsız bir kurul hedefleniyor.

Buna göre, önce o kurul beyanın nefret suçu olup olmadığına karar verecek, sonra konu yargıya gidecek!

Kurul üyelerini ise Tayyip Erdoğan belirleyecek.

Yani neyin nefret suçu olup olmadığını, yargıdan önce Tayyip'in adamları süzgeçten geçirecek ki bu, RTÜK misali yeni bir siyasi yapılanmadır.

Evet, tıpkı RTÜK'ün Ufuk Söylemez'in "badem bıyıklı" ifadesi sebebiyle Ulusal Kanal'a ceza kesmesi misali, Nefret Suçları Komisyonu da "badem bıyıklı" benzeri ifadeleri nefret suçu görecek.

Hedeflenen, yandaşlara sövme özgürlüğü, muhaliflere ise imada bulunma ve benzetme yapma yasağıdır.