Tayyip Erdoğan’a siyaseti bırak teklifi

Tayyip Erdoğan direniyor ama suyu tersine akıtması mümkün değil.

Bu tanıklıklardan sonra Erdoğan artık siyasi müflistir.

Havuz Medyası için salma salınmasından Alo-Fatihlere, Erdoğan Bayraktar’ın “Her şeyin emrini veren o” beyanından Urla’daki villa olayına, Yasin El Kadı ile esrarengiz ilişkilerden son “Bilal paraları sıfırla” telefonuna kadar ortaya çıkanlar belge ve bulgular Tayyip Erdoğan’ın siciline işlenen ürperten gelişmelerdir ki hiçbir şey bunları örtüp unutturamaz.

Olması gereken Tayyip Erdoğan’ın istifa edip aklanmaya hazırım demesidir.

Ama Erdoğan böyle bir meydan okumanın içinde olamaz zira kendi tabiri ile abdestinden emin olma sorunu var.

Mümkün değil ya diyelim ki Erdoğan 30 Mart seçimlerinde yüzde 40 çıtasını aştı!

Emin olun o bile Erdoğan’ı ayağa kaldıramaz zira macun artık tüpten çıktı yani bundan böyle meşruiyeti hep sorgulanacaktır.

Gelinen noktada Erdoğan, toplumun kahir ekseriyetinin gözünde adeta nefret figürüne dönüşmüştür ki böyle bir tablo ile bu ülkede Başbakanlığı sürdürmek zordan ötedir.

KRİPTOLU TELEFONDA 5 İSİM VE DEHŞET ÖRGÜTÜ!

Bakan Fikri Işık TÜBİTAK’ta 5 ismin işine son verildiğini açıkladı.

Gerekçe kriptolu telefonlarının dinlenmesi.

Söyleyin lütfen, bu açıklama ya da tasarruf Başbakan’ın oğlu Bilal ile yaptığı o malum telefon görüşmesini teyit etmiyor mu?

Durum bu ise inkarları niçin?

Bir başka boyut, F tipi örgütün devletin bütün birimlerini nasıl işgal ettiğinin bir kere daha tescilidir.

Görüyorsunuz bu rezil yapı sadece yargı ve poliste değil her yerde var.

Bunları tasfiye Tayyip Erdoğan ya da Kılıçdaroğlu-Bahçeli ikilisi ile mümkün değil!

Çıkış mı?

İskender şöyle demişti:

-Ya bir yol bulmalıyız, ya da bir yol yapmalıyız!

BEKİR COŞKUN’UN CEMAAT PARTİSİ FEVERANI

Bekir Coşkun Türk Medyasının yiğitlerinden biridir.

İnanç ve ilke adamıdır.

Atatürk Alperenidir.

Dün Cumhuriyet Gazetesinden ayrıldığını duyurdu.

Gerekçe açıklamadı ama CHP’nin Cemaat Partisine dönüşmesinden rahatsız olduğu biliniyordu ki zaman zaman bunu sütununda dillendirirdi.

Muhtemeldir ki Coşkun’a seçim süreci diye CHP’ye eleştiri yapmaması istenmedi ve Coşkun da buna itiraz edip ayrıldı.

AKP ile mücadele adına F Tipi örgütle aynı potada erimek hiçbir şartta kabul edilemez ki Bekir Coşkun’un itirazlarından biri sanıyorum buydu.

SON BELGE!

Türk Silahlı Kuvvetlerine kumpas kuruldu diyen kimdi?

Başbakan Erdoğan!

Peki İlker Başbuğ’un tahliyesi bağlamında Anayasa Mahkemesine “tahliye talebi reddedilmeli” diye görüş bildiren kim?

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ!

Rahmetli dedem Kibaroğlu Osman’ın tabiri ile buyurun cenaze namazına!

Söyleyin bu riyakarlığın ya da iki yüzlülüğün belgesi değil mi?

Hem kumpas var diyeceksin hem de tahliyeye hayır diye görüş bildireceksin!

Tam bu noktada bir bilgi:

İlker Başbuğ’u Apo’yu affetmek için takas diye saklıyorlar.

LEJYONERLER PANİKTE!

ROK’undan, Nagihan’ına, Selvi’sinden Albayrak’ına bilumum medya lejyoneri panikte!

Dile kolay işin ucunda mama var ve Erdoğan giderse gelirleri kesilecek.

AKP iktidarı olmasaydı Rasim diye bir çocuk medya aleminde var olabilir miydi?

Nagihan gibi biri CNN Türk’te program yapabilir ve 10 trilyonluk yalıları satın alabilir miydi?

Mehmet Ocaktan gibi biri Akşam’a genel yayın müdürü olabilir miydi?

Kemal Öztürk gibi biri Anadolu Ajansı’nın tepesine oturabilir miydi?

İbrahim Şahin gibi biri TRT’nin başında olabilir miydi?

Olamayacaklarını göre bunların destek için yırtınmaları normal!