Tayyip mi büyük tehdit Fethullah mı?

Başlıktaki soru yanlıştır zira ikisi de hem Türkiye’nin bekası hem de inancımız adına sorunludur ve ikisiyle kurallar içinde mücadele edilmelidir.

İlla da ikisinden birine öncelik vermek gerekir ise hükmümüz şudur:

Tayyip Erdoğan öyle ya da böyle sandıkla gelen ve sandıkla gidecek olan siyasi figürdür ve bir ölçüde olsa da milli irade demektir. İlaveten insanları gözü kapalı ölüme gönderebilecek vasıfta bir inanç önderi değil daha ziyade iktidar imkan ve gücüyle hükümran olan sultan gibidir. İktidarı yitirdiği dakika ise yok olup gidecektir. Başka bir anlatımla Tayyip Erdoğan cemaat önderi değil ve intihar komandolarını çağrıştıran mürit ordusuna sahip değildir. Gelinen noktada çok çok yıpranmış ve artık geri sayım sürecindedir.

Fethullah Gülen ise daha iki gün önce bile siyonist lobinin güdümünde olan, 89 ABD Temsilciler Meclisi üyesi tarafından sahiplenilen ve MOSSAD ile CIA tarafından kullanıldığı bizzat Türkiye Cumhurbaşkanı tarafından ifade edilen bir inanç figürüdür. Taraftarları tarafından Allah ile her gün konuştuğuna inanılan Gülen’in Hasan Sabbah misali müritlerini ölmeye gönderebilecek gücü olduğu vakıadır. Dolayısıyla Erdoğan ile Fethullah’ı tehdit bağlamında kıyaslamak abesle iştigaldir zira Erdoğan gücünü devletten, Fethullah ise inançtan ya da inanç ile afyonlanmış devlete sızmış yüz binlerce  kesin inançlı  müridinden almaktadır.

Bu olguyu resmettikten sonra kimin daha büyük tehdit olduğu ortada değil midir?

Tayyip her an silinebilir lâkin aynı şey cesur bir şekilde üstüne gidilmez ve kazınmazlarsa Fethullah’ın haşhaşileri için geçerli değildir ve onlar Türkiye’nin başına bela olmaya devam edecektir. Buradan hareketle Tayyip ile mücadele için Fethullah’tan yararlanalım ve ona destek olalım demek Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Hazreti Muhammed’in İslamına ihanet etmek demektir...

NOT: YARIN 8 ŞUBAT PAZAR GÜNÜ SAAT 15.00 İLE 18.00 ARASI SUADİYE BAĞDAT CADDESİ 452 NUMARADAKİ REMZİ KİTABEVİ’NDE SON KİTABIMIZ “İŞTE İSLAM’IN VE TÜRKLÜĞÜN  KATİLLERİ”Nİ İMZALAYACAĞIM. OKURLARIMI BEKLİYORUM...

2 MİLYAR DOLARLIK VURGUN!

Birkaç gün önce elime bir dosya geçti ki ancak okuyabildim.

Belgelere göre, TKİ Soma Maden Sahasında İmbat AŞ ve SOMA AŞ’ye işler verilmiş ama bunlar kurallar içinde.

Sorun 2013’te başlamış.

Soma AŞ’ye 10 yıl, İmbat AŞ’ye 13 yıl yeni ihale yapmaksızın ve Yönetim Kurulu kararı olmaksızın süre uzatımına gidilmiş ki, bu uygulama yüzde 100 kanunsuz.

Peki ihalesiz peşkeşin miktarı mı?

Tamı tamına 2 milyar dolar!

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu’nun Enerji Bakanı hakkında gensoru konusu yaptığı bu olay Türkiye’nin açıktan soyulduğu iddiasının net resmi değil mi?

TAYYİP, ABDULLAH’A ‘BOŞALT’ DİYOR!

Takriben üç buçuk ay önceydi.

Abdullah Gül’ün emekli olduktan sonra Huber Köşkü’nde kalmasının ahlak ve adap ile uyuşmadığını bu sütunda yazıp eleştirdim.

Sevgili Mustafa Mutlu aslanlar gibi tam üç ay bu işgalin takipçisi oldu.

Anlaşılıyor ki artık yolun sonuna gelindi ve Abbas pardon Abdullah Gül yolcudur.

Nereden mi çıkardım?

Sabah gazetesinden!

Tayyip Erdoğan’ın özel bülteni olan bu gazetede yönetimin adamım dediği bir yazar Gül için yetti artık diye yazıyor ise bu kendiliğinden olmaz. Belli ki mesaj iletiliyor.

Göreceksiniz; çok sürmez, mesajı alan Gül odasını toplayacak!

BELEŞ GAZETELER

1) Zaman Gazetesi

2) Sabah Gazetesi.

3) Türkiye Gazetesi.

4) Star Gazetesi.

5) Yenişafak Gazetesi.

6) Bugün Gazetesi.

7) Akit Gazetesi.

Peki bu gazeteler nasıl mı beleş?

Zaman, Türkiye, Akit ve Yenişafak’ın tamamının bayi satışı 50 binin altında ama abone hikayesi ile bedava dağıtılıyor ve parayı himmet adı ile birileri ödüyor.

Sabah, Bugün, Star ve Akşam ise pek çok yerde bedava dağıtılıyor ki, geçen gün Adana’da kaldığım otelde de buna bire bir tanıklık ettim. Bu 4 gazetenin gerçek tirajı ise emin olun iddia edildiği gibi 700 bin üstü değil, 200 binin altıdır.